Basın konseyi; uluslararası düşünce kuruluşu “Freedom House”nin, Cumhurbaşkanlığı devir teslim töreni sürecinde internet özgürlükleri uyarısı yaptığını şöyle açıkladı:

Amerikan düşünce kuruluşu Freedom House bu sabah Washington’da yayımladığı “İnternet Düzenlemelerinde Kilit Ülke Türkiye” başlıklı raporunda, Türk hükümetinin internet konusunda getirdiği kısıtlamalar ile Rusya’nın izinde olduğu uyarısı yaptı.

Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Utku Çakırözer’in haberine göre, Nate Schenkan, Prof. Aslı Tunç ve eski milletvekiliOsman Coşkunoğlu tarafından kaleme alınan raporda öne çıkan vurgular şunlar:

İnternet denetiminde kilit ülke: Eylül 2014’te İnternet Yönetimi-Denetimi Forumu’na (Internet Governance Forum) İstanbul’da ev sahipliği yapacak olan Türkiye, internet denetimi tartışmasında Uluslararası alanda büyük etki gücüne sahip “salıncak ülke” ya da “kilit ülke” konumundadır. 2012 yılında, Rusya ve Çin’in desteklediği ve bölgenin internet denetimindeki rolünün arttırılmasını savunan bir dizi yeni Uluslararası Telekomünikasyon Düzenlemelesi’nde evet oyu kullanan yalnızca üç OECD ülkesinden biri Türkiye’ydi. Aynı Türkiye Haziran 2014’te BM İnsan Hakları Konseyi’nde, kişinin çevrimdışı sahip olduğu hakların kişiye çevrimiçi de tanınmasını sağlayan kararı destekleyen çekirdek grupta Abd ve İsveç ile birlikte yer aldı.
Gezi sonrası kontroller tavan yaptı: Yerel düzeyde ise Türkiye’nin politikaları daha çok tek taraflı oldu. 2013 yılından önce Türkiye, kapsamlı ve şeffaf olmayan web sitesi engelleme sistemini yürürlüğe koymuştu. Gezi Parkı protestoları sonrasındaki 15 ay içinde, hükümetin ifade özgürlüğünü kısıtlayan geleneksel çevrimdışı cezai önlemlerini gittikçe çevrimiçi alana yöneltmesi ve yeni mevzuatın hükümetin içerik düzenleme yetkisini arttırması ile Türkiye çevrimiçi alan kontrolünde son noktaya geldi. Hükümet çevrim için konuşmaları engelleme, veri izleme ve alıkoyma becerilerinin gelişmesini artırdı.

Rusya kanunlarına benziyor: Şu an mecliste komitede bulunan, 1 Ağustos tarihinde Rusya’da yürürlüğe giren kanunu çağrıştıran yeni bir Basın Kanunu, “İnternet haber siteleri” tanımlı sitelerin kayıt olmalarını, sahiplerini ve yazarlarını belirtmelerini mecburi kılacak.

İçerik kaldırtma kararlarında artış: Mart ayında Twitter’ın acemice kapatılmasından sonra, hükümet şimdi de sosyal medya şirketine karşı mahkeme kararları kullanımını arttırdı ve Twitter’a içerik kaldırtma konusunda giderek başarılı hale geliyor.

Düzenleyiciler ‘sözde’ bağımsız: Bağımsız davranması gereken düzenleyici otorite üzerindeki siyasi etki ve hükümet ve ülkenin baskın telekomünikasyon sağlayıcısı arasındaki yakın ilişkin, talebi karşılamak için artan altyapı geliştirmeyi engellemekte.

Hangi yol: Özgürlük mü, baskı mı?: 
İnternet denetimi için Türkiye kilit bir ülke: genç bir nüfus, gelişen teknoloji ve uluslararası bağlantıların bütün dünyanın gıpta edeceği özgür bir internetle sonuçlanacağı veya hükümet taktiklerinin etkin bir çevrimiçi alanı kapatmak için bir model oluşturabileceği bir yer. OECD, G-20 ve NATO üyesi olan, AB’ye de aday ülke konumudaki Türkiye çevrimiçi konuşma konusunda benzer zorluklar yaşayan diğer ülkelere örnek olmakta.
Uluslararası normlar manipüle ediliyor: Şu anda, Türkiye’nin BM’deki beyanları ve yurtiçindeki eylemleri arasındaki tezatlık yalnızca, gerektiğinde yurtiçindeki özgürlükleri azaltmak için uluslararası normların manipüle edilebileceği inancını güçlendirmeye yarıyor.

Güvence: Anayasa Mahkemesi: Türkiye’nin internet üzerinde Rusya ve Azerbaycan gibi katı bir şekilde kontrol sağlayamayacağını umut etmek için yapısal nedenler var. Türkiye’de Anayasa Mahkemesi ve anayasanın kendisinin de dahil olduğu ulusal kurumlar, konsolide otokrasilerde olduğundan daha güçlü. Sivil toplum daha çeşitli; sesini çıkarmaktan çekinmiyor ve ulusötesi çevreler ile bağlantılı. Devlet henüz mutlak güce sahip bir yöneticinin boyunduruğu altında değil.

Batı’dan baskı gelir: Ülkenin ekonomisi ciddi ölçüde batılı yatırım ve ticarete, özellikle AB ile gümrük birliğine dayanıyor. AB Türkiye’nin bir numaralı ithalat ve ihracat ortağı olup Türkiye’ye büyük oranda doğrudan yabancı yatırımcı sağlamakta. Türkiye’nin Avrupalı ekonomik ortaklarının kendi yatırımları için telekomünikasyon altyapı gelişimini eksik bulmaları ve çevrimiçi sansürün sorun yaratması halinde, Türkiye çevrimiçi alana yönelik yaklaşımını geliştirmesi gerektiği konusunda baskıyla karşılaşacak. 
İnternet kullanımında rekortmeniz: Raporda Türikye’de internet kullanımı hakkında da bazı ilginç rakamlar paylaşılıyor: “İnternet ve özellikle sosyal medya Türkiye’de sosyal hayatın önemli bir parçası haline geldi. Aralık 2012’den itibaren, Birleşik Krallık’tan sonra Avrupa’da kişi başına ikinci en çok online vakit geçiren Türk kullanıcılar oldu. 15-64 yaş aralığındaki nüfusun %90’dan fazlası Facebook hesabına sahip ve %70’ten fazlasının Twitter hesabı var. Türkiye ayrıca genç nüfusun haber takibi için internet kullanımı ile dikkate çekiyor. Yakın zamanda gerçekleştirilen bir Gallup/BBG anketine göre 15-24 yaş aralığındaki kişiler arasında internet neredeyse haber kaynağı olarak televizyon ile eş (%71 İnternet, %75 Televizyon)            

 

(Haber Merkezi)