PROJENİN DOĞUŞU: Tarih Doğa Derne­ği’nden Haluk Hançer’in derneklerin­de Alemdar’ın bir projesi olduğunu belirtmesi üzerine ondan projeyi mutlaka bulmasını istedim. Ertesi gün Haluk Bey, iki adet A4 ebadındaki proje fotokopisini getirdi. Bu projeyi derneğimiz üyesi gemi inşa mühendisi Tuncay Öztürk’e göstererek yardımcı olmasını istedim.

 

İLK HEYECANLAR: 2001 yılının nisan ayında Erdemir sinemasında Zonguldak Valisi, Ereğli protokolü, Karadeniz Bölge Komutanlığı, belediye başkanlığı ve davetlilerin de katıldığı bir geceyle görücüye çıktı. Alemdar olayının Ereğli halkına anlatıldığı bir gece sahnelendi ve büyük beğeni kazandı.

 

RESMİ HAREKET BAŞLADI: Alemdar Gemisini yeniden yapma işi­ni başarabileceğimizi Sayın Posbıyık’a anlattık. Bizi dinledi ve kendisinin de geminin yapılması fikrine katıldığı­nı belirterek bu işi resmiyete dökme zamanının geldiğini söyleyip kay­makamlığa bu konuyla ilgili bir yazı yazdı.

 

SACINI ERDEMİR VERDİ: Bu fikirlerden biri geminin betondan yapılması diğeri ise gerçek boyutu olan 50 metre değil 25 metre yapma fikri idi. Bu fikre en çok karşı çıkan Erdemir Genel Müdürü Sayın Fadıl Demirel oldu. Geminin gerçek bo­yutları ne ise onu yapalım isterse 250 metre olsun kullanılacak gemi sacı ve çelik malzeme benden diyerek bu kısır düşüncelere son verdi.

 

ASKERİYE DESTEĞİ ÖNEMLİYDİ: Proje ve malzeme hazırdı. O tarihlerde tüm tersanelerin işi son derece çoktu. Ancak 3-4 sene sonraya sipariş alabiliyorlardı. Bizim de imalatı normal koşullarda yaptıracak paramız yoktu.  Karadeniz Bölge Komutanlığı bün­yesinde Ereğli’de 2006-2008 dönemin­de görev yapan Sayın Türker Ertürk, Ereğli’de görev yapan her komutan gibi Alemdar yapım çalışmaları ile çok ilgilendi ve işin içine girdi.

 

EREĞLİ TERSANELERİNDE YAPILDI: Tersaneler­deki tekne yapım işlerinin 2008 yılının mart ayında tamamlanmasıyla 4 ayrı tersanede yapılan parçaların denizden Alemdar’ın kurulacağı alana taşınması­na başlanıldı.

Geminin güverte kısımlarını oluş­turan baş kısım Ereğli Tersanesi’nde, kıç kısım Ustaoğlu Tersanesi’nde, orta bölüm Ali Arıkan Tersanesi’nde, kaptan köşkü, kamaralar, direkler ve diğer bölümler Madenci Tersanesi’nde imal edildi.

 

SİTEM:  Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Müzik Bölümü Başkanı Aydın İlik, Alemdar Marşı’nı besteleyen ve törende diğer marşlarla icra edecek Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Bandosu da hazırdı. Komşu vilayetlerin valileri ve vilayet protokolleri de hazırdı. Ama bu işe gönül vermiş, emek vermiş , para vermiş, zaman vermiş kişiler ve kuru­luşlar yoktu.

 

Kdz. Ereğli’de Mayıs 2013 sayısı ile yayın yaşamına ‘merhaba’  diyen Alemdar Gazetesi’nde  Alemdar Gemisi’nin yapım öyküsü yayımlandı. Refikimiz gazetede bu öyküyü kaleme alan da, geminin yapımı için başından sonuna kadar olayın içinde yer alan ve bu tarihi olayın gerçekleşmesinin meşalesi Durmaz Demiroğlu’ydu. Demiroğlu’nun bu öyküsünü Alemdar kaynaklı olarak yayımlıyoruz.

 

GAZİ ALEMDAR’IN YAPIM ÖYKÜSÜ

 

Alemdar gemisinin gerçek proje­sine uygun olarak yeniden yapılması fikri Ereğli tarihini bilen araştıran kişilerin ve derneklerin aklına zaman zaman gelmiş ve bu konuda fikir tartışmaları yapmışlardır. Bu konuda dernek olarak ilk büyük çabayı da Ereğli Tarih Doğa Derneği göstermiş­tir. Saygı değer arkadaşımız Kutsal Kıvrak, Alemdar olayını anlatan gençlere ve talebelere hitaben bir kitap hazırlamış ve dernek olarak kitabın dağıtımını yapmışlardır. Bizler de sanat kurumu olarak bu çalışmalara katıldık. İlk olarak Alemdar olayını anlatan Alemdar Destanı adlı uzun şi­irimi yazdım. Bu şiir, Karadeniz Bölge Komutanlığı’nın beğenisini kazanmış ve 5 Nisan Deniz Şehitleri Anma Töreninin etkinliği olarak şiirin bazı bölümleri iki öğrenci tarafından tören etkinliği çerçevesinde 1995 yılında okundu. Bu yıldan itibaren de etkin­liklerde okunarak izleyicilere Alemdar Olayı anlatılmaya çalışılmıştır. Bu olay ayrı ayrı yapılmakta olan Deniz ,Kara ve Hava Şehitleri günlerinin iptal edilerek tek günde birleştirilmesi kararına kadar sürmüştür.(2002)

 

Cumhuriyet’in 75’inci yılı etkin­likleri çerçevesinden Sanat Kurumu olarak içinde Alemdar Destanı’nın da olduğu “iki destan” adlı kitabımı yayımladım. Kitap beğeni topladı. İlerleyen zaman içinde Alemdar’ı hep yaşatmaya ve hatıralarda taze tutmaya çalıştık. Abdi İpekçi Sergi Salonu’nda Niyazi Karakuş’a bir gemi maketle­ri sergisi açtık ve Niyazi Karakuş’a Alemdar’ın maketini yaptırarak sergiledik. Aynı sergide Alemdar’ın bulabildiğimiz tüm fotoğraflarını da sergileyerek Ereğlilerin ilgisini çekme­ye çalıştık. Bu arada sergiyi izlerken konuştuğum Tarih Doğa Derne­ği’nden Haluk Hançer’in derneklerin­de Alemdar’ın bir projesi olduğunu belirtmesi üzerine ondan projeyi mutlaka bulmasını istedim. Ertesi gün Haluk Bey, iki adet A4 ebadındaki proje fotokopisini getirdi. Bu projeyi derneğimiz üyesi gemi inşa mühendisi Tuncay Öztürk’e göstererek yardımcı olmasını istedim. Tuncay bu proje­yi baz alarak yaklaşık maliyetlerini çıkardı ve hakiki projenin de çizim maliyetlerinin 30 bin dolar civarında olduğunu belirtti.

 

Ben de bir taraftan boş durmuyor, Alemdar Destanı’nı senaryolaştırmaya ve bir tiyatro oyunu haline getirmeye çalışıyordum. O yıllarda görevde olan Kaymakam Mustafa İngenç’in desteği ve Anadolu Lisesi Müdürü Sayın Suat Yazıcı’nın da gayretleri ile Ankara Üniversitesi’nden Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Sayın Ömer Adıgüzel ve öğretim üyesi Sayın Yrd. Doç.Dr. Ali Öztürk ile tanışarak Alemdar senaryosunun oyunlaş­tırma çabalarına başladık. Öğretim üyesi arkadaşlar üniversitede öğren­cilerden on dört kişilik grup kurarak çalışmalarına başladı. Zaman zaman Kaymakam Mustafa İngenç baş­kanlığında bir heyet ile Ankara’ya giderek üniversitede çalışmaları izleyerek bazı yerlerde gerekli katkıları verdim. Sonunda oyun 2001 yılının nisan ayında Erdemir sinemasında Zonguldak Valisi, Ereğli protokolü, Karadeniz Bölge Komutanlığı, belediye başkanlığı ve davetlilerin de katıldığı bir geceyle görücüye çıktı. Alemdar olayının Ereğli halkına anlatıldığı bir gece sahnelendi ve büyük beğeni kazandı. Ertesi yıl İstanbul’da yapılan üniversiteler arası tiyatro festivalinde en beğenilen oyun seçilerek Viyana’da sahnelenme hakkını kazandı. Ereğli­mizde 2002 yılında tekrar sahnelenen oyun gündüz seansında öğrencilere, akşam seansında protokol ve halka oy­nanarak yine büyük bir başarı kazandı, büyük alkışlar aldı.

 

Alemdar Gemisinin yapımı için en büyük adım ve bu adımın peşinden gelen çalışmalar şu şekilde gelişti: Kdz. Ereğli Kaymakamı Aziz İnci, cumhu­riyetin kuruluşunun 80. yılı kutlama etkinliklerini çok geniş bir şekilde yapabilmek için bazı derneklerin, oda başkanlarının, bürokratların ve büyük sanayi kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan bir kutlama komitesi kurdu. Biz de dernek olarak Alemdarın proje ve maliyet hesaplamalarını hazırlamış­tık. Hazırladığımız çalışmalar ile sanat kurumu başkanı olarak ben, ikinci baş­kan olarak da emekli Deniz Alb. Yalçın Akun, Ereğli ve halkının temsilcisi olarak gördüğümüz Belediye Başkanı Sayın Halil Posbıyık’tan randevu alarak görüşmeye gittik. Görüşmede halktan ve sanayicilerimizden destek alırsak Alemdar Gemisini yeniden yapma işi­ni başarabileceğimizi Sayın Posbıyık’a anlattık. Bizi dinledi ve kendisinin de geminin yapılması fikrine katıldığı­nı belirterek bu işi resmiyete dökme zamanının geldiğini söyleyip kay­makamlığa bu konuyla ilgili bir yazı yazdı. Sanat kurumunun hazırlayıp getirdiği Gazi Alemdar Gemisi yapım projesinin cumhuriyetin 80. yıl kutla­ma komitesinin çalışma programına alınması isteğiyle yazılan Posbıyık imzalı bu resmi yazının ardından Sayın Kaymakam Aziz İnci hemen kutlama komitesinden ayrı çalışarak iki ayrı komite kurdu. Birinci komite Alemdar Tarih Komitesi, ikinci komite ise tek­nik bireylerden oluşan Alemdar Gemi Yapım Komitesi idi. Biz dernek olarak Yalçın Akın ile beraber her iki komite­ye seçildik ve çalışmalara başladık.

 

Sayın Posbıyık’ın yazısı ile Alemdar Gemisinin yapım işi resmiyete binmiş ve bir daha çıkmayacak şekilde akıllara kazınmış oldu. Posbıyık, bize deseydi ki arkadaşlar şimdilik duralım bu bü­yük iş sonra gündeme alırız inanın bu iş olmazdı. Posbıyık bu yazının ardın­dan geminin konulacağı yerin tespitini yapıp deniz doldurma çalışmaları projesini ve yapımını hemen başlattı.

 

Fakat gemi yapım komitesi çalışma­ları çok akamete uğruyor hiç öyle hoş olmayan fikirlerle iş savsaklanıyordu. Bu fikirlerden biri geminin betondan yapılması diğeri ise gerçek boyutu olan 50 metre değil 25 metre yapma fikri idi. Bu fikre en çok karşı çıkan Erdemir Genel Müdürü Sayın Fadıl Demirel oldu. Geminin gerçek bo­yutları ne ise onu yapalım isterse 250 metre olsun kullanılacak gemi sacı ve çelik malzeme benden diyerek bu kısır düşüncelere son verdi. Ve o zamanın komitede olan tersane sahiplerine de geminin yapımı için enerji bile vere­bileceğini söyleyerek onları yüreklen­dirdi. Tersane sahipleri iş çokluğundan ve tersanelerde yer olmadığından dem vurmaya başlayınca, tersane sahibi Sayın Ali Arıkan bu düşüncelere karşı çıkarak ben tersanemi tahsis ederim diye sorunu kaldırmaya çalıştıysa da yine önümüze bazı engeller çıkıyordu.

 

Halktan ve sanayi kuruluşların­dan maddi ve ayni yardım almak ne kaymakamlığın ne de belediyenin yetkileri dahilinde değildi. Bunun için tek yol bir dernek kurmaktı. Hemen çalışmalara başlayıp, bir dernek tüzüğü hazırlanıp 10 Kasım 2004’te kuruluş dilekçesiyle gerekli evrakları kayma­kamlığa teslim edildi ve resmen Gazi Alemdar gemisi yapma ve yaşatma derneğini kurduk. Bundan sonra nakdi ve ayni yardım alabilecek duruma gelmiştik.

 

Geminin yapımını cumhuriyetin 80. yılı kutlamaları etkinliğine yetiştirme­miz mümkün değildi ama Cumhu­riyetin 80.yılı etkinliği için geminin kızağa konması ve ilk kaynak töreni düzenlenecekti. Törene Kaymakam Aziz İnci’nin büyük gayretleri ile çok geniş katılım sağlandı. Mülki ve askeri zevatın, civar illerden valilerin, İstan­bul’dan da Kuzey Deniz Saha Komu­tanlığının bulunduğu töreni 28 Ekim 2003 tarihinde Sayın Ali Arıkan’ın yeni tersanesinde gerçekleştirdik. Tören Alemdar’ın adına yakışır şekilde muh­teşem olmuştu. Geminin yapımının tamamlanması için herkeste umutlar yükselmiş moraller yerine gelmişti.

 

Karadeniz Bölge Komutanı Tu­ğamiral İbrahim Akın’ın gayretleri, sanat kurumu olarak bizlerin sunduğu ve bize de Haluk Hançer’in verdiği proje, Haliç Tersanesinin Mühen­dislerince gemiden çıkarılan 1951 yılında Alemdar’ın büyük onarım ve bakımdan geçtiği proje baz alınarak İstanbul Askeri tersanelerince yeniden çizilerek projelendirildi. Yeni projeler tamamlandıktan sonra lazım olan 165 ton 3701 kalite 6x1500x6000 sac levha Erdemir Genel Müdürü Sayın Fadıl Demirel tarafından özel imalat olarak ürettirilerek Gazi Alemdar Gemisi Yaptırma Ve Yaşatma Derneği’ne hibe yoluyla verildi. Biz de bu malzemeleri Esat Koç’un şirketine ait tırlar ile Sayın Ali Arıkan’ın tersanesine taşıyarak orada stokladık. Gemi yapımı için en önemli birkaç aşama halledilmişti. Bundan sonra yapım işinin başlaması geliyordu. Proje ve malzeme hazırdı. O tarihlerde tüm tersanelerin işi son derece çoktu. Ancak 3-4 sene sonraya sipariş alabiliyorlardı. Bizim de imalatı normal koşullarda yaptıracak paramız yoktu.

Karadeniz Bölge Komutanlığı bün­yesinde Ereğli’de 2006-2008 dönemin­de görev yapan Sayın Türker Ertürk, Ereğli’de görev yapan her komutan gibi Alemdar yapım çalışmaları ile çok ilgilendi ve işin içine girdi. Dernek yönetimi, belediye başkanı, komutanlık ve tersanelerin yetkilileriyle yaptığımız toplantılarda zor olmasına rağmen işin 4 tersaneye dağıtılması 4 ayrı tersanede yapılan bölümlerin denizden taşınarak sahil bandında Alemdar’a ayrılan bölü­me getirilmesi ve bu parçaların yerinde birleştirilmesi fikri benimsendi. Bu fikir tamamen Türker Paşaya aitti. Ter­sane sahiplerini ikna etmek ve çok olan işlerinin yanında geminin bir bölümü­nü her tersaneye yaptırma konusunda Türker Paşanın büyük emekleri ve katkıları vardır.

 

İş bu aşamaya gelince tersaneciler nesting planları istediler. Bu planlar gemi projelerine uygun olarak yapılan kesim projeleriydi. Bu projeler kullanı­larak sac levhalar hatasız kesiliyordu. Sayın Türker Ertürk, bu projeleri de deniz kuvvetlerinin İstanbul tersa­nelerine yaptırtarak tersanelerde işi başlattı. Zaman zaman kontrol ederek işin hızlanmasını temin etti. O zaman­lar, Deniz Kuvvetleri Komutanı olan Orgeneral Metin Ataç Paşa da işin üzerinde duruyor, Türker Paşayla irti­batta bulunuyordu. Sonunda bir hedef konuldu ve bu geminin müze gemi olarak yapımı bitecek ve açılış 8 ağustos 2008 tarihinde yapılacaktı. Tersaneler­deki tekne yapım işlerinin 2008 yılının mart ayında tamamlanmasıyla 4 ayrı tersanede yapılan parçaların denizden Alemdar’ın kurulacağı alana taşınması­na başlanıldı.

Geminin güverte kısımlarını oluş­turan baş kısım Ereğli Tersanesi’nde, kıç kısım Ustaoğlu Tersanesi’nde, orta bölüm Ali Arıkan Tersanesi’nde, kaptan köşkü, kamaralar, direkler ve diğer bölümler Madenci Tersanesi’nde imal edildi. Madenci Tersanesi’nde imal edi­len bölümler karadan tırlarla taşındı. Diğer tersanelerde imal edilen bölüm­ler Ereğli Gemi Tershanesi’ne ait vinçli maçula ile deniz yoluyla taşındı ve ma­çuladaki vinç malzemeyi hemen kıyıya bıraktı. Sahildeki mobil vinçle kıyıya bırakılan parçalar, gemi için hazırlanan kuru havuzun içine bırakıldı.

 

Bundan sonra geminin karada birleştirme işi başladı. Bu işler, dernek tarafından yaptırıldı en uygun fiyat veren firmaya iş yaptırıldı. Geminin iç bölümlerinin ve kamaraların düzenlen­mesi, gerekli aksesuarların yapılması ve Erdemir’in de yaptığı tüm işler hibe yoluyla yapıldı. Gölcük ve İstanbul Tersaneleri’nin yaptığı işler ise onların döner sermayesi tarafından belirlenen fiyatlarla yaptırıldı ve yine dernek tarafından ödendi. İşler Gemi Sanayi sahibi Vedat İşler ve Murat İşler ekip­lerini geminin montaj işlerinde aylarca çalıştırarak işleri tamamladı ve bunun için ücret talep etmediler. Emeğini hibe ettiler. Onlara teşekkür etmek yeterli değil, çok daha fazlasını hak ettiler. Ana imalatı yapan dört tersanemiz gibi bu dört tersane de yaptığı tüm işleri hibe yoluyla yaptı. Piyasaya yaptırılan panolar, tablolar, biblolar hep dernek tarafından karşılandı.

 

Müzede sergilenen Alemdar Süvarisi Mustafa Nail Ercivelek’e ait aksesuar ve tarihi eserler ise torunu Sayın Elif Sun­gur tarafından hibe edildi. Bu hediyeler içinde gemide sergilenen ve o yıllarda gemide kullanılmış Türk Bayrağı da vardır. Geminin içindeki bazı malze­meler ve aksesuarlar derneğimize Ereğ­lili kişilerce hibe edildi. Hepsi geçmişi günümüze taşıması ve tarih adına çok önemli bir iş yapmış oldular. Hepsini canı gönülden kutlarım. Tarihler 8 ağustos 2008’e yaklaştıkça Erdemir ve belediyenin ekipleri çift vardiya çalı­şıyor, diğer ekipler de günde en az 12 saat görev yapıyordu. Geminin yaz-kış ziyarete açık olabilmesi için gerekli tüm izolasyonlar ve klima tesisatları yapıldı. Klimaları HSCB Bankası Müdürü Tol­ga Çam Bey hibe etti. Üst güvertede bir gemide ne varsa ne olması isteniyorsa hepsi yapılmaya çalışıldı ve yerlerine konuldu. Kamara bölümleri devrine uygun kıyafetler giydirilmiş mankenler kullanılarak zenginleştirildi. Mankenle­ri Sayın Esat Koç aldı. Geminin mutfak bölümündeki aşçının kullandığı tüm malzemeler koleksiyoner Sayın Suat Önder tarafından verildi. En sonra da geminin dış boyası Ereğli Gemi Sanayi tarafından yaptırılarak derneğimize hibe edildi.

 

Gemi ziyarete hazır hale gelmiş, açılış günü için geri sayım başlamıştı.

 

Davet edilecekleri çağırma ve davet programını hazırlama işini Bölge Ko­mutanı Sayın Türker Ertürk üstlendi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı açılışta en üst düzeyde yer aldı. Vilayet ve ilçe protokolü de davetliydi.

 

Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Müzik Bölümü Başkanı Aydın İlik, Alemdar Marşı’nı besteleyen ve törende diğer marşlarla icra edecek Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Bandosu da hazırdı. Komşu vilayetlerin valileri ve vilayet protokolleri de hazırdı. Ama bu işe gönül vermiş, emek vermiş , para vermiş, zaman vermiş kişiler ve kuru­luşlar yoktu.

 

En başta dört büyük tersane yetkili­leri ve diğer bağışçı kişi ve kuruluşlar onlara yer B protokolü diye caddeye yerleştirilen plastik sandalyelerdi. Zaten onlardan önce gelen halk otur­muştu elbette oturacaklardı. Protokol denilince isimleriyle yer belirlenir ve ayrılırdı. Alemdar Gemisi’ne 1959 ve 1964’de devletimizin yaptığı kadir bilmezlik bir daha yapılmıştı. 1959’da Alemdar Gemisi hizmet dışı bırakılarak büyük derede tanker dubası olarak kul­lanılmış, 1964’de de hurdaya çıkarılarak satılmıştı. Bu tarihten itibaren onu hur­da olarak satın alanlar 1982’de sökülüp hurdaya gidinceye kadar kullandılar.

 

Tören tüm görkemiyle yapıldı. Fakat geride birçok gönlü ve hevesi kırılmış sanayici, iş adamı, karınca kararınca bağışçı ve yeni Alemdar için ter döküp zaman harcamış kişiler bırakarak…

 

Alemdar Gemisi Yapma ve Yaşatma Derneğinin ilk yönetim kurulu şu isimlerden oluştu:

 

Başkan Aziz İnci (Kaymakam), İkinci Başkan Halil Posbıyık (Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı),

Sayman üye Yalçın Muharrem Akın, Yazman üye Durmaz Demiroğlu,

 

Diğer üyeler Mehmet Tevfik Hatipoğlu, Fadıl Demirel ile Dr. Can Caver.

 

Kurucu üyelerimiz ise şu 18 isimdi:

1.Aziz İnci, 2.Halil Posbıyık, 3.Nurdan Oğuz, 4.İrfan Erdem, 5.Oktay Demiroğlu, 6.Yalçın M.Akın, 7.Durmaz Demiroğlu, 8.Can Canver, 9.Cevat Aydın, 10.Tahsin Güner, 11.Remzi Karakuş, 12.Tan Okay, 13.Tufan Küllü, 14.Esat Koç, 15.Şemsi Durdu, 16.Eyüp Bektaş, 17.Birol Karadeniz, 18.Harun Kaçmaz