Türk Eğitim Sen Kdz. Ereğli Şubesi, eğitim emekçilerinin sorunlarını dile getirdiği eyleminde, eşit işe eşit ücret uygulaması ile yeni eşitsizliklerin meydana çıktığını öne sürdü.

Biz öğretmenler ne istiyoruz?

 

*Lisans mezunu eğitim uzmanlarıyız. Hakkımız olan ücret artışlarını istiyoruz.

*Toplu sözleşme kanunu hatta grev hakkı istiyoruz.

*Atanamayan öğretmenlerimizin atanmasını istiyoruz.

*KDZ Ereğli'de öğretmen açığının kapatılmasını istiyoruz.

*KDZ Ereğli Milli Eğitim Müdürlüğü'nün asli vazifelerini yapmasını, ek ders ücretlerimizin zamanında ödenmemesiyle ilgili kusurlarını ortadan kaldırmasını istiyoruz.

*Bizler öğretmenevimizi istiyoruz.

 

Türk Eğitim Sen'in Kdz. Ereğli Şube yönetimi ve üyeleri Atatürk Anıtı önünde toplanarak bildiri okudular. Şube Başkanı Tayfun Öztürk'ü okuduğu 'kamuoyuna' başlıklı bildiri de, 'Türkiye Kamu Sen olarak bizler kamu çalışanları arasında adaletsizlik olduğunu, bu adaletsizliğin giderilmesi gerektiğini Türkiye gündemine sokmuştuk. 2008 yılında hükümet ile sendikalar arasında imzalanan mutabakat metnine göre bu doğrultuda düzenlemeler yapılması kararlaştırılmıştı. Üzülerek belirtmek gerekiyor ki Türkiye'de bedelli askerlik gibi şahsi veya birtakım zümre menfaatlerinin gerçekleşmesi çabuk olurken milyonları ilgilendiren menfaatlerin gerçekleşmesi pek mümkün olmuyor' dedi.

GEBE VURGULAMASI

Öztürk, 666 Sayılı KHK ile güya eşit işe eşit ücret adını taşıyan fakat esasında yeni eşitsizliklere gebe olmuş bir düzenleme yapıldığını, bu düzenlemede var olan birçok eşitsizliğin yanında öğretmenlerin unutulması ya da hatıra bile gelmemesi üzerine yüz binlerce eğitim çalışanının çok üzüldüğünü belirterek sözlerine şöyle devam etti:

İKTİDAR ÖĞRETMENLERE ŞAŞI

'Cumhuriyet kurulduğu yıllarda bir milletvekili ile denk ücret alan öğretmenlerimiz bugün diğer meslek gruplarıyla karşılaştırıldığında cumhuriyet tarihimizin en düşük seviyedeki öğretmen ücretini alır duruma düşmüşlerdir. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı teslim ettiğimiz öğretmenlerimize, öğretim görevlilerine yapılan bu muamele siyasi iradenin eğitimcilere şaşı baktığının kanıtı olmuştur.

Dünyanın hiçbir ülkesinde öğretmenler bizim ülkemizdeki kadar sevilmez. Milletin gönlünde öğretmenlerimizin yeri bu kadar yüksek iken hükümet nezdinde öğretmenlerimize şaşı bakılması kabul edilemez.

Öğretmen maaşlarında herhangi bir düzenleme yıllardır yapılmamıştır. Ek ders göstergelerinde artış sağlanmamıştır. Öğretmenin sadece dört kalemlik ödemesi olan kira, elektrik, su ve doğalgaz ödemesine yılda 150 TL zam gelirken öğretmen maaşının 6 ayda bir 50-60 TL'lik zamma mahkûm edilmesi üstüne bir de unutulması asla kabul edilemez. Üst düzey yöneticilere 759 TL ek ödeme kıyağına karşılık öğretmenlerimizin maaşlarının yerinde saymasını, yüzde 2-3 zam oranlarına mahkûm edilmesini protesto ediyoruz.

ARINÇ'A AYIP AYIP!

Bakanların kendileriyle ilgili olmasa da diğer bakanların hatalarını örtbas etmek istemelerine, yanlış yapılan uygulamaları millete doğruymuş gibi kabul ettirme gayretlerine alışmıştık da Bülent Arınç'ın gaflarına nasıl alışalım! Atama bekleyen öğretmenlerle ilgili Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'e yönelik eleştiri ve soruları  cevaplayan Arınç ağzından kaçırıyor ve diyor ki Ama kendisi ilkeli, öğretmenlere şahsiyet kazandırmak isteyen bir insandır… Vay vay vay… Bak hele bak. Hangi öğretmen şahsiyetsiz, hangi öğretmen kişiliksiz ey Arınç! Ağzından çıkanı kulakların duyuyor mu? Ayıp ayıp, seni okutanlara da mı saygın yok!

Bir çift lafımız da AKP Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş'a: Mustafa Elitaş'ın incilerine bakar mısınız, ne diyor Elitaş: öğretmenler ne iş yapıyorlar ki… git git gel…beğenmeyen başka iş yapsın…

Bütün bunlar öğretmene bakışın hükümet iradesi nezdinde şaşı olduğunun kanıtıdır. Bizler öğretmenlerimizin milletin vicdanındaki yerinin yüce olduğunu biliyor ve buna güvenerek gerek Arınç'ı gerekse Elitaş'ı milli vicdana havale ediyoruz.

MERKEZ OKULLARINDA AÇIK VAR

Aramızda atanamamış öğretmenler, eğitim fakültesinde okuyan öğretmen adaylarımız var. Zonguldak'ta 2000, Türkiye'de yüz otuz bin öğretmen açığı varken, KDZ Ereğli'de merkez ilköğretim okullarında bile açık varken bunca gencimizi niçin üzüyorsunuz? Genç öğretmenlerimizi niçin atamıyorsunuz? Yandaşlara milyonlarca dolarlık ihaleleri bir kalemde verirken yüz binlerce gencimizin ve onların ailelerinin emeklerini niçin yok sayıyorsunuz?

EK DERS ÜCRETLERİ 10 YIL ÖNCE DÜZENLİ ÖDENİYORDU

24 Kasım Öğretmenler Günü'nü geçireli bir ay bile olmadı. O kadar doluyuz ki. Bizleri üzen birçok hadise var. Bunlardan bir tanesi de ek ders ücretlerimizin zamanında ödenmemesi. 10 yıl önce KDZ Ereğli'de ek ders ücretleri her ayın 1'inde ödeniyordu. Bugünlerde ise bir bakıyorsunuz 7'sinde bir bakıyorsunuz 12'sinde ek ders ödemesi yapılıyor. Ek ders ücretlerini 10 gün geciktirmeye hiç kimsenin hakkı yoktur.  Ve bu konuda sorumsuzluğun adresi bellidir: KDZ Ereğli Milli Eğitim Müdürlüğü. Eğitim çalışanlarının ek ders ücretlerinin zamanında ödenmesi KDZ Ereğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün en önemli vazifelerindendir. Bu vazife zamanında yapılmıyor, elimizde belgelerimiz var. Milli Eğitim Müdürlüğü asli vazifesini yerine getirmiyor. Bu konuda son uyarımızı da bugün yapıyoruz. 15 Aralık Perşembe günü bana söz verdiniz. Ek derslerle ilgili tarih verdiniz. Bu tarih aksamayacak dediniz. Özellikle takip edeceğiz. Artık idari girişimlerimizi tamamladık. Hukuki girişimin ilk adımını attık. Önümüzdeki aydan itibaren eğitim çalışanlarının ek derslerinin gecikmesi halinde soluğu idari mahkemede alacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.

ÖĞRETMENEVİ TESLİMİNDE İKİ YIL GECİKME

Öğretmenevi meselesi sadece eğitim çalışanlarının değil, Ereğli'nin bir sorunudur. Öğretmenevi sözde 2010 Ocak ayında binasından yatağına yorganına kadar tamamlanmış olarak teslim edilecekti. 2 yıl geçti. Hani Öğretmenevi nerede? Türkiye'nin 12000 kişilik ilçelerinde bile öğretmenevi bulunuyorken 100 000 nüfusa sahip KDZ Ereğli'de Öğretmenevi niçin yok? Buradan Sayın Valimize sesleniyorum: Öğretmenevi, sadece KDZ Ereğli'de görev yapan öğretmenler için değil aynı zamanda KDZ Ereğli halkı hatta Zonguldak Vilayeti için de büyük bir kazanımdır. Bu kazanımın faaliyete geçirilmesi Zonguldak için bir onur meselesidir.  Eğitim çalışanlarının gücü arkanızdadır. Ne gerekiyorsa yapınız. Ne gerekiyorsa yapmaya hazırız.

Muhterem halkımız, biz öğretmenler ne istiyoruz?

         Lisans mezunu eğitim uzmanlarıyız. Hakkımız olan ücret artışlarını istiyoruz.

         Toplu sözleşme kanunu hatta grev hakkı istiyoruz.

Atanamayan öğretmenlerimizin atanmasını istiyoruz.

KDZ Ereğli'de öğretmen açığının kapatılmasını istiyoruz.

         KDZ Ereğli Milli Eğitim Müdürlüğü'nün asli vazifelerini yapmasını, ek ders ücretlerimizin zamanında ödenmemesiyle ilgili kusurlarını ortadan kaldırmasını istiyoruz.

Bizler öğretmenevimizi istiyoruz.

 

HER AKŞAM ÖLÜYORUZ

 

Bülent Arınç'a inat, Mustafa Elitaş'a inat, Ömer Dinçer'e inat diyoruz ki: Biz öğretmenler her gün şafak vaktinde doğuyoruz. Vatanımız için, milletimiz için, devletimiz için, evlatlarımız ve geleceğimiz için çalışıyoruz. Her akşam ölüyoruz. Ertesi şafak vaktinde yeniden doğuyor, yeniden çalışıyor ve yeniden ölüyoruz.'