Zonguldak Teknik Elemanlar Derneği Yöneticisi İnşaat Mühendisi Ali Kethüda, Zonguldak ve çevresinin bölgesel kalkınması ile ilgili çarpıcı detaylara dikkati çekti. Yeraltı ve yerüstü maden ocaklarının önemini anlayarak gerektiği gibi çalıştırılması durumunda Zonguldak ve ülke için faydalı olacağını, Zonguldak'ta halkın tarım ve hayvancılığa yönlendirilmesi gerektiğini belirtti.

NAKLİYE VE ARSA SORUNU: İstanbul ve Ankara'ya mesafe olması malzeme nakliyeleri pahalı olmakta. Zonguldak'a gelen nakliyeci dönüşte yük bulamamakta, Zonguldak'ta yapılmış ve yapılacak yatırımları da nakliye fiyatlarının yüksek olması birinci derecede etkilemekte. İl'in en büyük sanayi sorunlarından biri de yatırımlar için arsa temin edilememesi. Arsa temini konusunda Zonguldak Milli Emlak Müdürlüğü, Orman İşletmeleri Müdürlüğü, TTK Genel Müdürlüğü ve Özel İdare Müdürlüğü gibi kuruluşlarımız gereken önemi ve değeri göstermemektedirler.

GÜVENSİZLİK VAR: Zonguldak'ta halkımızın çoğunluğu kozmopolit bir halk topluluğudur. Ülkemizin çeşitli şehir ve yörelerinden gelmiş, genellikle işçi olarak TTK bünyesinde çalışan ve çalışarak emekli olmuş bir halk kitlesidir.
Her değişik bölge insanının örf, adet ve ananeleri farklıdır. Bu nedenle insanlar arasındaki birlik ve beraberlik, itimat ve güven ortamı layıkıyla sağlanamamıştır.

YATIRIMLAR ÖLÜ DOĞUYOR: En yakın görüşen 5-6 arkadaş ''bir araya gelelim bir şirket kuralım; hem kendimiz, hem çocuklarımız, hem de bölge halkımız çalışarak bir üretim içerisine girelim'' dediğimiz zaman daha teklifin başında itiraz edilmekte ve yapılacak çalışmalar devamlı olarak ölü doğmaktadır.

Zonguldak Teknik Elemanlar Dernek Başkan Yardımcısı İnşaat Mühendisi Ali Kethüda'dan Zonguldak bölgesini ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan ele aldı eksikliklere dikkati çekip neler yapılabileceği konusunda açıklamalarda bulundu. Zonguldak Ereğli ve Çevresini Kalkındırma Derneği'nin 2011 yılı raporu-na açıklamada bulunan Kethüda, bölgede şirketleşmeye uygun ortam yaratılmasını, yeni fabrika ve işyerleri için uygun arsa temini ve şirketleşme için itimat ve güven ortamının yaratılmasını istedi. Bölgede turizm ağırlıklı yerler ve alt yapı çalışmalarının değerlendirilmesi, Zonguldak ve çevresi kalkınmada öncelikli iller arasına alınması, Zonguldak ve çevresinde tarım arazilerinin uygun yerlerinde seracılık, meyvecilik ve diğer üretimlerin yapılması, kırsal bölgeler ve dağlık alanlardaki köy ve yerleşim yerlerinde hayvancılık ile ilgili çalışmalar yapılması ve özel sektör olarak çalıştırılmakta olan yer altı ve yerüstü kömür işletmeleri ile maden ocaklarının çalıştırılmalıdır diyen Kethüda şu bilgileri aktardı.
Zonguldak ilimiz ve çevresi, Batı Karadeniz bölümünde bulunduğu için İstanbul'a 350, Ankara'ya 250 kilometre mesafede olması sebebi ile İl'ler arası malzeme nakliyeleri pahalı olmaktadır. Çünkü ülkemizin diğer İl'lerinden gelen yük kamyonları Zonguldak İl'ine geldikten sonra genelde dönüş yükü bulamamaları sebebi ile boş dönmektedirler. İlimizde yapılmış ve yapılacak yatırımları da, nakliye fiyatlarının yüksek olması 1. derecede etkilemektedir. Zonguldak ilimizin en büyük sanayi sorunlarından birisi de, yapılacak yatırımlar için müsait arsa temin edilememesidir. Bu arsa temini konusunda Zonguldak ili Milli Emlak Müdürlüğü, Orman İşletmeleri Müdürlüğü, TTK Genel Müdürlüğü ve Özel İdare Müdürlüğü gibi kuruluşlarımız gereken önemi ve değeri göstermemektedirler. Dolayısıyla işyeri kurmak isteyen kişi ve kuruluşlar birinci dereceden bu sorun ile karşılaşınca daha işe başlayamadan, yapılacak olan yatırımın önü kesilmektedir. Zonguldak'ta halkımızın çoğunluğu kozmopolit bir halk topluluğudur. Ülkemizin çeşitli şehir ve yörelerinden gelmiş, genellikle işçi olarak TTK bünyesinde çalışan ve çalışarak emekli olmuş bir halk kitlesidir.

ANANELERİ FARKLI
Her değişik bölge insanının örf, adet ve ananeleri farklıdır. Bu nedenle insanlar arasındaki birlik ve beraberlik, itimat ve güven ortamı layıkıyla sağlanamamıştır. TTK bünyesinden genç yaşlarda emekli olmuş 10 binlerce insanımız vardır. Bu insanlar tam çalışma çağında ve tecrübe kazanmış kişiler olarak, boş oturmakta ve boş zaman geçirmektedirler. Bunu şunun için yazıyorum; eğer bu genç ve emekli işçilerimiz çevremizde güven ve itimat ortamı sağlayarak bir araya gelseler ve ellerindeki birikimlerini ve emekli ikramiyelerini birleştirerek çeşitli şirketler kursalar ve bu şirketlerde kendileri ve çocukları da çalışsalar, hem ilimizin kalkınmasına hem de kendi aile ve etraflarına faydalı olmuş olurlar.

USULSÜZ HARCAMALAR
İLE İFLAS ETTİLER…
Fakat her nedense 1970'li yıllarda ilimizin merkezinde ve civarında kurulmuş olan şirketler örneği Bartın'da Işıklar Tuğla Fabrikası, Devrek'te Devrektaş Sunta Fabrikası, Devrek'te Pınartaş Kireç Fabrikası, Mengen'de Verzalit Masa Sandalye Fabrikaları, Yenice'de Orman Ürünleri Fabrikaları vs. gibi halka açılarak anonim şirket olmuş, 15-20 sene içerisinde hissedarlarına hiçbir kar payı vermemiş, en sonunda da başlarındaki profesyonel idareci ve yöneticilerin yaptığı usulsüzlük ve harcamalar ile iflas etmiş, dolayısıyla halkın şirket kuruluşunda vermiş olduğu nakit sermaye miktarları ve sonraki değerleri kaybolmuştur. Bu nedenlerden dolayı Zonguldak ili ve çevresinde ikamet eden halkımız ve yine bu bölgenin insanları olarak yurt dışına giderek Avrupa'da çalışan işçi kardeşlerimizin birikimleri sıfıra çıkmış ve alacakları da verilmemiştir. Şunu belirtmek istiyorum: Bu gibi benzer olayların çokça yaşanması ve insanlarımızın devamlı zarar görmesi neticesinde, insanların birbirlerine itimatları ve güvenleri kalmamıştır. En yakın görüşen 5-6 arkadaş ''bir araya gelelim bir şirket kuralım; hem kendimiz, hem çocuklarımız, hem de bölge halkımız çalışarak bir üretim içerisine girelim'' dediğimiz zaman daha teklifin başında itiraz edilmekte ve yapılacak çalışmalar devamlı olarak ölü doğmaktadır. Devletimizin yetkili makamları ve kuruluşları bu şekilde yapılacak çalışmaları ve organizasyonları çok sıkı ve devamlı bir kontrol etmeli ve yönlendirmeli, bu gibi firma ve şirketlerimizin yolsuzluklardan ve kötü niyetli kişilerin amellerinden kurtarmalıdır.

UYGUN YERLERİMİZ VAR!..
Türkiye'de Batı Karadeniz Bölgesi ve Zonguldak ili çevresinde turizm ile ilgili çok uygun mekânlar mevcuttur. Fakat yazın deniz mevsimi sezonunun Temmuz ve Ağustos ayları olarak 2 ay gibi kısa bir sezon olması nedeniyle turizm yatırımları istenilen seviyede ve miktarda almamıştır. Batı Karadeniz bölgesinde Akçakoca, Alaplı, Ereğli, Kozlu, Türkali, Filyos, Mogada, Bartın İnkumu, Amasra, Bozköy altı ve Kurucaşile, Cide sahil bandında yaz ve deniz amaçlı olarak kullanılmaya çok uygun yerlerimiz vardır. Fakat buralarda çok iyi mekânlarımız ve imkânlarımız yoktur. Yine turizm açısından Batı Karadeniz ve Zonguldak bölgelerinde orman ve tabi güzellikler çok fazladır. Piknik ve gezinti yerleri olarak Dirgine, Yedi Göller Milli Parkı, Yenice Göktepe Yaylası; Yenice'de acı su, tarla ve Doksan bölgeleri; Yenice'de Şimşirdere Orman Denizi, Elvanpazarcık'ta Kent Ormanı vs. gibi mesire ve piknik yerleri bulunmaktadır. Yine dağa yürüyüşleri için uygun ve tabi güzellikleri bulunan Dirgine Kanyonu, Yenice Şeker Kanyonu ve Karabük Keltepe Kanyonu mevcuttur. Ayrıca Zonguldak ilinin arazi yapısından dolayı oluşmuş birçok tabii mağaraları da mevcuttur. Ereğli Cehennemağzı Mağarası, Zonguldak Gökgöl Mağarası, Türkali ve Göbü Mağaraları gibi çok özellikte mağaralarımız mevcuttur. Bu yerlerin ulaşım yollarının ve çeşitli sanat yapılarının neticesinde turizm açısından çok iyi neticeler alınacağına eminim. Yine deniz ulaşımı açısından; Zonguldak-Ereğli arasına, Zonguldak-Filyos-Bartın arasına deniz otobüsü işletmeciliğinin de çok faydalı olacağına inancım tamdır.

ÇALIŞMALARIN SONU GELMEMEKTE
Zonguldak ili ve çevresi daha önceki yıllarda kalkınma öncelikli iller arasına alınmış idi, fakat sonradan çıkarıldı. Zonguldak ilinde kişi ve kuruluşların iş yapma konusunda yeterli sermaye ve maddi güçleri bulunmadığı için kuruluşlar, ilk anlardan itibaren sıkıntıya girmekte ve yapılacak çalışmaların sonu iyi gelmemektedir. Bu nedenle devlet, gerekli yatırım ve teşvikleri vermeli, firmaların ve şirketlerin kuruluşlarını tamamlayarak üretime geçmelerini sağlamalı ve daha sonraki yıllarda da gelir vergilerinden muafiyetlik yapmalı, çalışan işçilerin SSK primlerini ödemekte kolaylık sağlayarak onların güçlü ve güvenilir firma ve şirketler olarak devamlılıklarını sağlamalıdır. Çünkü gerçek manada yeni bir işyeri kurmak ve o işletmeyi çalışır vaziyette ve hatta önümüzdeki yıllarda ülkemizin ileri gelen şirketleri arasında tutmak çok kolay ve basit bir işlem değildir.

TAŞKÖMÜRÜ
Zonguldak ilimiz merkezi ve çevresinde taş kömürü çıkarma görevi Türkiye Taş Kömürü Kurumuna aittir. Zonguldak merkezde, Kozlu, Kilimli, Çatalağzı, Üzülmez, Ereğli'de Kandilli ve Bartın Amasra bölgelerinde TTK ağırlıklı taş kömürü çıkarma işlemleri devam etmektedir. Yine aynı yerlerde ve bölgelerde özel sektör ağırlıklı taş kömürü çıkartma işlemleri devam etmektedir. Ancak özel sektör çalışmaları yeterli miktarda sermaye ve malzeme gereği gibi kullanılmadığı için hem yeraltı derinliklerine fazlaca inilemiyor, hem de sermaye ve kazanç miktarları az olduğu için yapılamıyor.  Buna rağmen özel kömür işletmelerinde yer altı ve yer üstü kapasiteleri olarak 3.000 kişi civarında insanımız çalışmakta ve kendilerine kazanç sağlamaktadırlar. Kömüre bağlı olarak TTK bünyesinde 2 adet özel lavvar işletmeciliği ve özel sektör bünyesinde 4 adet özel lavvar işletmeciliği faaliyet göstermektedir. Özel ocaklarda en önemli konulardan birisi, iş yerlerinde iş güvenliği konularına gereken önem verilmediği için can ve mal kaybı fazla olmaktadır. Bir de ilimiz hudutları içerisinde Kırat mevkiinde bakır madeni ocakları vardır. Zaman zaman işletilmiştir ve fakat uzun yıllardan bu yana da çalıştırılmamaktadır. Yine Zonguldak merkez, Bartın, Eflani, Yenice taraflarında mermer ocakları keşfedilmiş; burası da uzun zamandan beri çalıştırılmamıştır. Yeraltı ve yer üstü maden ocaklarının önemini anlayarak gerektiği gibi çalıştırılmaları, ilimiz ve ülkemiz için çok faydalı olacaktır. Bu konular üzerine gerekli ve planlı çalışmalar yapılarak başarı elde etmek mümkün müdür? Bu saydığım işlemler devamlı ve sürekli olması için kontrol mekanizmasının iyi çalışması, kişi ve kuruluşların yapmış oldukları çalışmaların ve üretimlerinden kâr etmeleri halinde sürekli ve devamlı olacaktır.