Şikâyetçilere cevap hakkı tanınmaması etik açıdan sorun teşkil etmektedir. Şikâyetçilerin noterden gönderdiği cevap ve düzeltme yazısı yayınlanmamış, şikayet edilen buna haklı bir gerekçe de göstermemiştir.

*

Basın Konseyi Yüksel Kurulu “Yayınlarda hiç kimse; ırkı, cinsiyeti, yaşı, sağlığı, bedensel ve zihinsel engeli, sosyal düzeyi ve dini inançları nedeniyle kınanamaz, aşağılanamaz” ilkesini çiğneyen yayın kuruluşu hakkında  “kınama” verdi.

Olayla ilgili süreç şöyle açıklandı:

ŞİKAYET EDEN : Süheyla Doğan ÜNAL (Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı)

VEKİLİ : Av. Cem ALTIPARMAK
Mucibur Rahman Sokak 17 / 11 KONAK- İZMİR

ŞİKAYET EDİLEN : Doğan DOĞAN (Ses Yayın Grubu Yönetim Kurulu Başkanı)
Gazi Caddesi No:28/A EDREMİT / BALIKESİR

ŞİKÂYETİN  KONUSU :

Balıkesir’in Edremit İlçesi merkezli yerel Ses Yayın Grubu’na ait Körfezin Sesi gazetesi web sitesi ile Sondakika Edremit ve Doğan Doğan Facebook sayfalarında 28.12.2021 tarihinde yayınlanan ‘Çevremizden Uzak Durun 1’ başlıklı haberde Basın Meslek İlkeleri’nin ihlal edildiği iddiasıyla şikâyette bulunulmuştur.

Şikâyetçi Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ile Dernek Başkanı Süheyla Doğan Ünal’ın avukatı Cem Altıparmak, Basın Konseyi’ne 23.02.2022 tarihinde yaptığı başvuruda özetle şu ifadelere yer verilmiştir:

Şikâyetçi Süheyla Doğan ve derneğin avukatı Cem Altıparmak, tarafından Basın Konseyi’ne 23.02.2022 tarihinde yapılan başvuruda gazeteci Doğan Doğan’ın Basın Meslek İlkeleri’ni ihlal ettiğini savunarak özetle şu ifadelere yer verilmiştir:

Söz konusu haberde dernek ve dernek yöneticileri hakkında, Alman İstihbarat Örgütü ve vakıfları ile ilişki içinde bulundukları öne sürülerek, dernek ve dernek yöneticileri hedef gösterilmiştir.

Ayrıca Alevi vatandaşlar da dernek, platform ve konsey başkanlıklarını üstlendikleri ve çevresel eylemlerin başını çektikleri iddiası ile hedef gösterilmiş, suçlanmış ve söz konusu yayın kuruluşu tarafından Basın Meslek İlkeleri çiğnenmiştir.

Bu haber üzerine müvekkillerimiz tarafından 21 Ocak 2022 tarihinde kuruluşa gönderilen düzeltme ve tekzip metni yayınlanmamış, iddialara cevap hakkı engellenmiştir. Müvekkillerimizin Anayasal hakları zedelenmiş ve kişilik hakları ihlal edilmiştir.”

Başvuruda şikâyet edilen hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin 1, 2, 3, 4, 5, 6, 12, 13 ve 16’ncı maddelerini ihlalden işlem yapılması talep edilmiştir.

UZLAŞMA ÖNERİSİ :

Şikâyet başvurusu, şikâyet edilen Ses Yayın Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Doğan’a 25.02.2022 tarihinde PTT aracılığı ile gönderilmiş ve posta ‘alındı’ belgesi gelmiştir.

Şikâyet edilen, 03.02.2022 tarihinde teslim aldığı bildirime 09.03.2022 tarihinde gönderdiği yanıtta başvurudaki iddiaları reddetmiştir. Taraflar arasında uzlaşma sağlanamamıştır.

ŞİKÂYET EDİLENİN YANITI :

Ses Yayın Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Doğan verdiği yanıta şikâyet edilen haberle birlikte 02.02.2022 tarihinde yayınladığı “Dertleri Altın madenleri” başlıklı haberi; derneğin 2017- 2018- 2019 yıllarında üye aidatı ve yurt dışından aldığı bağışlarla ilgili belgeyi, dernek eylemlerinin yer aldığı videoyu ve yine derneğin 01.02.2022 tarihinde yayınladığı “Basına ve Kamuoyuna” başlıklı bildiriyi de göndermiştir.

Haberde şikâyet edilenler için “Altın madenleriyle yatıp, altın madenleriyle kalkıyorlar” ifadesi kullanılmış ve derneğe vergi incelemesinde 51.730 TL idari para cezası kesildiği belirtilmiştir. Dernek tarafından yayınlanan bildiride ise haklarında karalama kampanyasının yürütüldüğü; vergi denetimi gerekçe gösterilerek idari para cezası verildiği; yoksul köy çocuklarına bot alınması ‘tüzüğe aykırı faaliyet’ görülerek yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulunması eleştirilmektedir.

Şikâyet edilen, başında bulunduğu Ses Yayın Grubu’nun yolsuzluk olaylarıyla ilgili kamuoyunda itibar gördüğünü; şikâyetçi derneğin çevrenin korunmasını ciddiye almayıp sadece altın madenlerine karşı aktif çalışmalar yaptığı bilgisine ulaşınca söz konusu haberleri yayınladığını savunmuştur. Şikâyetçilerin, Altınoluk bölgesinde zeytin ağaçlarının kesilip yok edilmesine ses çıkarmadığı, sadece altın madenlerine karşı çıktığı ileri sürülen yanıtta, “Yayın kuruluşumuz bu derneğin gerçek yüzünü, niyetini ortaya çıkarmaktadır. Dernek yönetimi sansürcü zihniyet ile kamuoyunu bilgilendirme görevimizi engellemek istemektedir. Gerçekler kamuoyu ile paylaşılmaya devam edilecektir” denilmiştir.

GENEL SEKRETER GÖRÜŞÜ :

Şikâyet konusu haber, Balıkesir Edremit merkezli Ses Yayın Grubu’na ait Körfezin Sesi gazetesinin internet sitesi korfezinsesi.com’da “Çevremizden Uzak Durun! Çevremizi savunmak ‘Alman Vatandaşlarına” mı kaldı?” manşetiyle yayınlanmıştır. 28.12.2021 tarihinde yayınlanan bu haber, aynı yayın grubuna ait Sondakika Edremit ve Doğan Doğan Facebook sayfalarında “Çevremizden Uzak Durun! ÖZEL HABER 1” başlığı ile yer almıştır.

Haberde, Türkiye’nin yeraltı kaynaklarının ekonomiye kazandırılıp güçlü bir ülke olmasını engellemek isteyenlerin, bu sinsi amaca ulaşmak için sivil toplum kuruluşları ve çevre platformlarını sahneye çıkardığı ileri sürülmüştür. Altın madenlerinin işletmesini engellemek için Alman vakıfları kılıfında Alman İstihbarat Örgütü BND’nin çalışmalarını hızlandırdığı, Alman çevrecilerin bölgede yeni eylem peşinde koştukları iddia edilmiştir.

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin son dönemde yoğunlaşan eylemlerde başrolü oynadığı; yurt dışından bağış aldığı; yönetiminde Almanların bulunduğu; yaptığı eylemlerin arkasında Alman İstihbarat Örgütü’nün olduğu iddia edilen haberde, şikâyetçilere yönelik şu ifadeler yer almıştır:

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanlığını yürüten Süheyla Doğan ve aynı dernekte lider kadroda bulunan Zeynep İlhan’ın, Alman vatandaşı oldukları iddia edildi. Aynı derneğin yurt dışı bağışlarında 2017 yılında 58 bin, 2018 yılında 112 bin, 2019 yılında 138 bin lira yardım aldığı ortaya çıktı. Yurt dışından gelen paralar her yıl artış gösterirken, söz konusu derneğin altın madenlerine karşı eylemleri de o kadar artış gösterdi, Söz konusu derneği finanse eden Alman vakıflarının açıklanması isteniyor.

Bölgemizde başlayan çevre eylemlerinin başlarına bakıldığında bazı Alevi vatandaşların dernek, platform ve konsey başkanlıklarını üstlendikleri ve çevresel eylemlerin başını çektikleri tespit edildi.

Uyanık olun! Çakma çevrecilerin piyon olarak kullanıldığını, esas amaçlarının Türkiye’ye diz çöktürmek olduğunu unutmayın!”

Haberde, 2002 yılında Ankara’da uğradığı suikastta yaşamını yitiren yazar Necip Hablemitoğlu’nun kitabından bir bölüm aktarılmıştır. Bu alıntıda, Türkiye’de ses getiren çevre eylemlerinden biri olan Bergama’daki altın madenine karşı 3 köy halkının yaptığı eylemin Almanya’da planlandığı ve eylemlerde Alman istihbarat elemanlarının görev aldığı iddiasında bulunulmuştur.

Haberde eleştirel üslupla şikâyetçilere yönelik iddialar dile getirilmiştir. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin, Alman vakıflarından bağış alması; Dernek Başkanı Süheyla Doğan Ünal ile bir yönetim kurulu üyesinin çifte vatandaş olması bu iddialara kanıt gösterilmiştir. Haber her ne kadar objektiflikten uzak kurgu ve üslupla yayınlanmış olsa da şikâyetçiler hakkındaki suçlamalar tamamen iddia olduğu belirtilmiştir.

Şikâyetçi dernek ve yöneticileri, bölgede maden şirketlerinin doğa tahribatına karşı gerçekleştirdiği eylemleri nedeniyle toplum tarafından yakından tanınmaktadır. Tanınmış kişiler, haklarındaki ağır ve sarsıcı eleştirilere tahammül göstermek durumundadır. Şikâyetçiler hakkında iddiaların dile getirildiği haberin eleştiri ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerekir.

Ancak, şikâyetçilere cevap hakkı tanınmaması etik açıdan sorun teşkil etmektedir. Şikâyetçilerin noterden gönderdiği cevap ve düzeltme yazısı yayınlanmamış, şikayet edilen buna haklı bir gerekçe de göstermemiştir. Haklarında ‘Alman İstihbarat Örgütü BND ile ilişkili oldukları’,Türkiye’ye diz çöktürmek isteyenlere piyonluk yaptıkları’ yazılan; çifte vatandaşlığı gizlenip ‘yabancı’ gösterilen şikâyetçilere, cevap hakkı tanınması gerektiği gibi, okurun da şikâyetçilerin bu iddialara vereceği yanıtı öğrenme hakkı vardır. Şikâyet edilenin, haklarında ciddi iddialarda bulunduğu kişilere haklı bir nedene dayanmadan cevap hakkı tanımaması etik ihlali olarakdeğerlendirilmelidir.

Açıklanan bu nedenle şikâyet edilenin Basın Meslek İlkeleri’nin “Basın organları yanlış yayınlardan kaynaklanan cevap ve tekzip hakkına saygı duyarlar” şeklindeki 16’ncı maddesini ihlal ettiği kanaatindeyiz. Şikayet edilen hakkında UYARI kararı alınmasını öneririz.

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ :

Basın Konseyi Yüksek Kurulu, salgın önlemleri nedeniyle 30.03.2022 tarihinde video konferansla yaptığı toplantıda şikâyet başvurusunu görüşmüştür.

Genel Sekreterlik tarafından hazırlanan raporun okunmasının ardından dosyanın müzakeresine geçilmiş ve söz alan üyelerin tamamı, şikâyet konusu haberde Basın Meslek İlkeleri’nin ihlali edildiği görüşünde birleşmiştir. İhlal edilen maddeler ve alınacak kararla ilgili farklı görüş savunan üyelerinin büyük çoğunluğu, Genel Sekreterlik raporunda ihlalin cevap hakkı ile sınırlı tutulmasını yetersiz; ‘uyarı’ kararı önerisini de isabetsiz bulduklarını dile getirmiştir.

Haberde gerçeğin çarpıtıldığını ve suçlayıcı üslup kullanıldığını vurgulayan üyeler, yasal hak olan ‘çifte vatandaşlık’ ve ‘yurt dışından bağış kabulü’ konularının suç kanıtı gibi gösterildiğine dikkat çekmiştir. Bu görüşteki üyeler, şikâyetçinin çifte vatandaş olmasının ve başkanlığını yaptığı derneğin Alman vakıflarından bağış kabul etmesinin eleştirilebileceğini, ancak buradan hareketle ‘Ajan’ suçlamasında bulunulamayacağını, dolayısıyla eleştiri ve ifade özgürlüğü sınırlarının aşıldığını söylemiştir. Haberde ayrıca, bölgedeki çevrecilerin yaptığı eylemlerde ‘Alevi- Tahtacı- Çepni köylerinin merkez üssü olarak kullanıldığı’ ve ‘Alevi vatandaşların dernek, platform ve konsey başkanlıklarını üstlenerek çevresel eylemlerin başını çektiği’ ifadeleri de üyeler tarafından ayrımcılık ve nefret söylemi olduğu gerekçesiyle etik ihlali olarak değerlendirilmiştir.

Söz alan bir üye ise haberde şikâyetçi ve başında bulunduğu derneğin madenlerin işletilmesini engellemeye dönük faaliyetleri ve yabancı vakıflardan bağış almasına karşı çıkıldığını, bunun da eleştiri ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunmuştur. Bu üye, ihlalin şikâyetçiye cevap hakkı tanınmamasıyla sınırlı tutan ve ‘uyarı’ kararı alınması yönündeki Genel Sekreterlik önerisine katıldığını dile getirmiştir.

Yüksek Kurul, müzakerenin tamamlanmasının ardından yaptığı oylamada, şikâyet konusu haberlerde Basın Meslek İlkeleri’nin, “Basın organları, yanlış yayınlardan kaynaklanan cevap ve tekzip hakkına saygı duyarlar” başlıklı 16’ıncı maddesinin ihlal edildiğini OY BİRLİĞİ ile;

Yayınlarda hiç kimse; ırkı, cinsiyeti, yaşı, sağlığı, bedensel ve zihinsel engeli, sosyal düzeyi ve dini inançları nedeniyle kınanamaz, aşağılanamaz” şeklindeki 1’inci,

Kişileri ve kuruluşları, eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez” şeklindeki 4’üncü;

Yasaların suç saydığı eylemler, gerçek olduğuna inandırıcı makul nedenler bulunmadıkça kimseye atfedilemez” şeklindeki 10’uncu maddelerinin ise ihlal edildiğini OY ÇOKLUĞU ile saptamış ve şikâyet edilen hakkında OY ÇOKLUĞU ile KINAMA kararı almıştır.

SONUÇ: Şikâyet edilen Ses Yayın Grubu Yönetim Kurulu Başkanı gazeteci Doğan Doğan hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin 1, 4, 10 ve 16’ncı maddelerini ihlalden OY ÇOKLUĞU ile ‘KINAMA’ kararı verilmiştir.