Grup Sözcüsü İsmail Demirel, “Denetlenmeyen kurum demek, çocuklarımızın yangın, deprem gibi tehlikelere  karşı önlem alınmamış binalarda bulunması, hijyenik olmayan ortamlarda oynaması ve uyuması, sağlık yönünden riskli yemekler  yemesi, çocuk eğitimi konusunda uzman olmayan kişilere teslim edilmesi demektir” sözlerle velileri uyardı.

  

Kdz. Ereğli’de resmi olarak çalışan Özel Anaokulları ve Özel Kreş yöneticileri bir araya gelerek sektörün sorunlarını ve çözüm yolları konusunda değerlendirmeler yaptıklarını ve görüşlerini de ifade etmek üzere İsmail Demirel’e sözcü seçtiklerini açıkladılar. Öncelikle velileri ve kamu kurum ve kuruluş yöneticilerini, yasadışı çalışanlarla ilgili uyaran Demirel, okul öncesi eğitimin bilimsel ve yasal temellere dayalı olması gerçeğinin atını çizdi.

Kamu kurumları dışında kalan Özel Okul ve Kreş yöneticilerinin bulunduğu basın toplantısında konuşan Platform Sözcüsü Demirel , Okul öncesi eğitim 0-6 yaş grubunu kapsadığını ve bu yaş döneminde  uzman öğretmen ve çocuk gelişimcilere  emanet edilmesi gerektiğini, ve ilgili bakanlıklardan izin alınarak açıldığını kaydederek “İzin almadan faaliyet gösteren değişim isim adı altındaki evler ise yasa dışı kurumlardır. Denetlenmeyen kurumlara gönderilen çocukların ruhsa, psikolojik ve fiziksel gelişimleri risk altında olup ileriki yıllarda telafisi mümkün olmayan yaralar açabilmektedir” dedi.

Demirel sözlerine şöyle devam etti:

ÇOCUKLAR KİME EMANET?

“Denetlenmeyen kurum demek; çocuklarımızın yangın, deprem gibi tehlikelere karşı önlem alınmamış binalarda bulunması, hijyenik olmayan ortamlarda oynaması ve uyuması, sağlık yönünden riskli yemekler  yemesi, çocuk eğitimi konusunda uzman olmayan kişilere teslim edilmesi demektir.

Yasalara uygun açılmış Anaokulları ve Kreşler dışındaki kurumlar çocuklarımıza fayda yerine zarar verebilmektedir. Bu kurumlar denetimden uzaktır. Çocuklarımızın kime emanet ettiği bilinmemektedir.

Okul öncesinin amaç ve görevleri;

1-Çocukların beden , zihin ve duygu gelişimini ve iyi alışkanlıklar kazanmasını sağlamak,

2-Onları ilkokula hazırlamak,

3- Şartları elverişsiz çevrelerden ve ailelerden gelen çocuklar için ortak bir yetiştirme ortamı yaratmak,

4-Çocukların Türkçeyi doğru ve güzel konuşmalarını sağlamaktır.”




RASTGELE İNSANLARIN İNİSİYATİFİ

Sempati 2. Kreşi Kurucularından olan Ahmet Hasan Eroğlu’da görüşlerini şöyle ifade etti:

“Okul öncesi eğitim çok önemli. Bizim Milli Eğitim Bakanlığının temel prensipleri doğrultusunda hatta velilere bile bırakılmayacak kadar önemli. Rastgele insanların inisiyatifine bıraktığımız zaman çocuklarımız geleceğimiz mahvoluyor. O yüzden bilimsel temelli Atatürk İlke ve İnkılaplarına bağlı insanlar yetiştirmek aklıselim insanlar yetiştirmek bizim temel felsefemiz. Kişilik yapıları 0-6 yaş da atılıyor biliyorsunuz. Daha sonra çok zor onarılıyor. O yüzden çocuklarımızın ehliyetsiz ellere bırakılmaması çok önemlidir. O anlamda ben tüm kamuoyunun bu konuda hassas olmasını diliyorum. Yani sadece bizler anaokulunun veya velilerin müşteri kaybetmesi gibi değil. Geleceğimizi kaybediyoruz aslında. O çok önemli. “

Demirel ve Eroğlu yöneltilen soruları yanıtlarken, bundan sonraki süreçte Vali ve Kaymakam başta olmak üzere her mercie giderek yasa dışı kurumlarla mücadele konusunda girişimlerde bulunacaklarını da vurguladılar.