KESK'e bağlı Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Zonguldak Şube Başkanı Orhan Yılmaz, YÖK'ün 2009-2010 eğitim-öğretim yılında üniversite harçlarına yüzde 8 zam yapılmasını kararlaştırdığını belirtti. Başkan Yılmaz, asgari ücretle çalışan bir ailenin bu şartlarda çocuğunu üniversitede okutamayacağını öne sürerek, "Sembolik rakamlarla başlayan üniversitelerde har(a)ç uygulaması, bugün önemli büyüklükte rakamlara ulaştı. Tıp fakültesinde çocuğu okuyan bir aile, çocuğu için 591 TL harç ödeyecek" dedi.
Şube Başkanı Yılmaz'ın yazılı açıklaması şöyle;

"ASGARİ ÜCRET 527 TL,
TIP FAKÜLTESİ HARCI 591 TL"
"Türkiye'de üniversite eğitiminin ticarileştirilmesinin ilk adımı, öğrencilerden 'eğitim maliyetlerine katılmak' adı altında harçların alınmasıyla başladı. Harçlar, üniversitelere kayıt yaptırabilmenin ve üniversite eğitimine devam edebilmenin ön koşulu haline getirildi, harcını yatıramayanlar kayıtlarının yapılmamasıyla eğitim süreci dışına itildi. Üniversite eğitimi alabilmek karşılığında öğrencilerden öğrenim bedeli istenmesi, üniversite eğitimini bir hak olmaktan çıkarılıyor, karşılığı peşin ödenen özel bir hizmet haline getiriliyor. YÖK, 2009-2010 eğitim öğretim yılında üniversite harçlarına yüzde 8 zam yapılmasını kararlaştırdı. Sembolik rakamlarla başlayan üniversitelerde har(a)ç uygulaması, bugün önemli büyüklükte rakamlara ulaştı. Tıp fakültesinde çocuğu okuyan bir aile, çocuğu için 591 TL harç ödeyecek. Asgari ücretin 527 TL olduğu, işçi ve kamu emekçilerinin ay sonunu getirmekte zorlandığı bir dönemde harçların yükseltilmesi dikkat çekici. Bugün asgari ücretle çalışmak zorunda olan milyonlarca aile, mevcut gelirleriyle çocuklarının eğitim harcamalarını bile karşılamakta zorlanırken, harç uygulaması ile veliler, içinde bulunulan kriz ortamında büsbütün çaresizliğe itiliyor. Üniversitelerde harç alımlarıyla başlayan piyasalaştırma süreci, üniversite eğitiminin ticarileştirilmesi ile sonuçlandı. Bu anlayışın sonucu olarak oluşturulan 'ikinci öğretim'de harçların yüzde 100 arttırılmış olması, neredeyse ikinci öğretim ücretlerinin özel üniversite ücretleri seviyesine yükselmesine neden oldu. Bugün böylesine yüksek rakamların ortaya çıkıyor olması, yükseköğretimin ticarileştirilmesi uygulamalarında ne kadar çok yol alındığının görülmesi açısından önemli."

"KAMUSAL NİTELİK YIKILMAK İSTENİYOR"
"Üniversitelerde harç uygulamaları ile yüksek öğrenimin kamusal niteliği adım adım yıkılmak isteniyor. Ekonomik ve demokratik sorunlarla kuşatılan üniversitelerimiz ve yükseköğretim sistemi piyasa ilişkileri ile kuşatılmakta ve bilim üretmesi gereken kurumlar, bu özelliklerinden hızla uzaklaşıyor. Eğitimin tüm aşamalarında öğrencilerin eğitim giderleri genel bütçeden karşılanmalı, 'katkı payı' ya da 'harç' adı altında öğrencilerden hiçbir şekilde para alınmamalı. Üniversiteler piyasanın ihtiyaçlarına göre değil, toplumun ve bilimin gereksinimlerine göre faaliyet gösteren kurumlar haline getirilmeli."