- Anne Er:  "Biz evimizi otel gibi, yeme içme ve barınma yeri olarak kullandık. Mutlu'yu her türlü sosyal faaliyete yetiştirebilmek için elimden geleni yaptım. Çok ağır durumdan bu hale geldik. Mutlu'nun bağımsız bir birey olabilmesi için çok gayret ediyorum"


- "Pazara, manava, bakkala, bankaya hiç usanmadan Mutlu ile gittim. Ruhsal durumlar geçirdik ama hepsini arkamıza attık"

 

Kdz. Ereğli’de yaşayan Aydan Er, otizmli oğlunun kişisel gelişimi ve sosyalleşmesi için mücadele ediyor. 

Oğlu Mutlu'ya 2 yaşındayken otizm teşhisi konulmasının ardından 10 yıllık çalışma hayatını noktalayan Aydan Er (48), yaklaşık 19 yıldır yaşamını oğluna göre planlıyor. 




Aydan Er, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 21 yaşındaki oğlunun gelişimi ve sosyalleşmesi için 19 yıldır büyük emek harcadığını söyledi.

"Otizmli annesi demek mücadelenin en doruk noktası demek." diyen anne Er, "Biz 19 yıl yastığa başımızı koymadık ve uyumadık. Davranışsal sorunlar, öfkeler, nöbetler hat safhadaydı. Bunların izahı mümkün değil, yaşamak lazım. Bu faaliyetleri aksatmayarak üstüne giderek, 'Biz de bu toplumda varız' diyerek yaptık. Pazara, manava, bakkala, bankaya hiç usanmadan Mutlu ile gittim. Ruhsal durumlar geçirdik ama hepsini arkamıza attık." ifadelerini kullandı.




Oğlu Mutlu'ya otizm teşhisi konulmasının ardından evlerini otel gibi kullandıklarını anlatan Er, şöyle konuştu:

"Mutlu'yu her türlü sosyal faaliyete yetiştirebilmek için elimden geleni yaptım. Çok ağır durumdan bu hale geldik. Mutlu'nun bağımsız bir birey olabilmesi için çok gayret ediyorum. Benden sonraki yaşamında kendisini idame ettirebilirse benden bahtiyarı olmaz. Bunu da yapabilirim diye düşünüyorum. Mutlu adı ile müsterih bir çocuk. Çok aşamalardan geçtik. Şimdi daha da sakin. İyi bir birey olması her annenin istediği en temel hakkı."




 - Çalamaz denilen elektro piyanoyu çalıyor

Otizm nedeniyle konuşamayan oğlunu elektro piyano ile Halk Eğitim Merkezi Öğretmeni İrem Erdoğan'ın tanıştırdığını anlatan Er, "Bu kadar ilerleyeceğini bilmiyorduk. İrem öğretmenimiz bizi keşfetti. Kendisine ve bize bu imkanı sunanlara teşekkür ediyorum." dedi.

Mutlu'nun algılama yeteneğinin yüksek olduğunu anlatan İrem Erdoğan da Ereğli Belediyesine ait Cumhuriyet Halk Evlerinde otizmli çocuklara yönelik çeşitli etkinlikler düzenlediklerini ve kursiyerlerin sosyalleşmesine katkı sağlamaya çalıştıklarını belirtti.




Mutlu'nun elektro piyano çalmasında ailesinin önemli bir etken olduğunu ifade eden Erdoğan, "Benim otizmli çocuklarda fark ettiğim konu ailelerin etkisidir. Aile o kadar büyük destek olmuş ki ben burada ne gösterirsem akşamları evlerinde tekrarlarını yapmışlar. Yapılan bu tekrarlar ile çok iyi noktalara ulaştılar. Mutlu ilk geldiğinde hiperaktif olduğu için piyanoya oturtamayacağımı sandım ama öyle olmadı. Ben sadece renkleri, notayı, parmakları gösterdim, o da kendi yeteneğini kendisi çıkardı." şeklinde konuştu. 

Otizmli çocuklara ailelerin destek vermesi durumunda pek çok başarıyı yakalayabileceklerini dile getiren Erdoğan, "Bu çocuklarımız kenara atılmasın, içlerinde güzel duygular ve algılar var. Bunların ortaya çıkmasını istiyoruz." ifadesini kullandı. 



(Haber Mustafa Kemal Bektaş)