Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğünde 30 madencinin öldüğü grizu faciasıyla ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı'nın hazırladığı raporda, Merkezi Gaz İzleme İstasyonu'ndaki 2 kişiden maden teknikerinin kaza sırasında izinsiz olarak puantajına bakmak için görev yerini terk ettiği, maden mühendisi Taşkın Oruç'un ise ocaktaki gaz değerlerinin yükseldiğini gördüğü halde kazadan kısa süre önce tuvalete gittiği belirtildi. Raporda ayrıca, gaz oranının yükselmesiyle ilgili, ölen maden mühendisi Ramazan Yavuz'u patlamadan önce saat 13.08'de telefonla arayarak bilgilendirdiğini ileri süren Taşkın Oruç'un, bu telefon görüşmesini, gaz izleme rapor defterine saat 13.27'de meydana gelen patlamanın belirtildiği maddeden sonra yazdığına dikkat çekildi.
Geçen 17 Mayıs'ta TTK Karadon Müessese Müdürlüğü'ne ait Karadon Yeni Servis Kuyusu'nda meydana gelen ve 2'si maden mühendisi 30 madencinin ölümüyle sonuçlanan grizu patlamasıyla ilgili İş Teftiş Kurulu Başkanlığı müfettişlerinin hazırladığı raporda ilginç ayrıntılar yer alıyor. Kazayla ilgili asıl işveren TTK'nın yüzde 30, alt işveren Yapı-Tek İnşaat Sanayi Ticaret A.Ş.'nin yüzde 70 kusurlu bulunduğu raporun 22 ve 23'üncü sayfalarında yer alan Merkezi Gaz İzleme İstasyonu ile ilgili tespitler dikkat çekiyor.
İZİNSİZ GÖREV YERLERİNİ TERKTEMİŞLER!
Kaza tarihinde 08.00-16.00 vardiyasında Merkezi Gaz İzleme İstasyonu'nda maden mühendisi Taşkın Oruç ile birlikte görevli olan maden teknikeri Özcan Güneyoğlu'nun, kaza sırasında kendisinin ve Taşkın Oruç'un Müessese Müdürlüğündeki özel puantajlarına bakmak için izinsiz görev yerinden ayrıldığı belirtildi. Raporda, Taşkın Oruç'un, patlamanın meydana geldiği ocağın 540 kodunda bulunan CO38 sensöründe gaz oranının yükseldiğini fark ettiği, ancak sensörün bulunduğu bölümde lağım atılacağını bildiği için bunu olumsuz bir durum olarak değerlendirmediği, ölçüm sonuçlarını gaz izleme rapor defterine kaydettikten sonra da rahatsızlığı nedeniyle 3-4 dakikalığına tuvalete gittiği bilgisine yer verildi. Taşkın Oruç'un bundan sonraki ifadesi raporda şöyle yer aldı:
"Tuvaletten döndüğümde 'CH32' ve 'CO38' numaralı sensörlerdeki yükselmeyi görünce, bu bölümün kontrol ve denetiminden sorumlu Yapı Denetim Grubu'nu aradım. Ancak kimseye ulaşamadım. Bu arada lavabodayken kaçırmış olabileceğim alarmları kontrol ederken, kazada ölen maden mühendisi Ramazan Yavuz beni aradı ve gaz durumunu sordu. Ben de sensörlerin ölçtüğü yüksek gaz değerlerini söyledim ve bu durumun ne olduğunu sordum. Ramazan Yavuz'un ise lağım attıklarını ve durumun kontrolleri altında olduğunu söyledi."
GAZ İZLEME RAPOR DEFTERİNDEKİ ÇELİŞKİ
Taşkın Oruç'un, Ramazan Yavuz ile saat 13.08'de yaptığını iddia ettiği telefon görüşmesini, gaz izleme rapor defterinin vardiya raporu bölümüne saat 13.27'de meydana gelen patlamanın belirtildiği maddeden sonra yazdığına dikkat çekilen raporda, "Oysa bu görüşmenin patlamayı rapor eden kısımdan önce yazılması gerekirdi. Bu durum, gaz yükselmesi ile ilgili Ramazan Yavuz'un saat 13.08'de bilgilendirildiği konusundaki ifade ile çelişmektedir" denildi.
SESLİ İKAZ DEVREDEN ÇIKARILMIŞ
Raporda ayrıca şu tespitlere de yer verildi:
"Gaz izleme sisteminin sesli alarm sistemi devreden çıkarılmıştır. Merkezi Gaz İzleme ve Kontrol Yönergesi işyerinde kullanılabilir durumda olmayıp, çalışanlara tebliğ edilmemiştir. Gaz İzleme İstasyonu'nda çalışanlar yeterli eğitim almamıştır. Gaz alarm durumunda aranması gereken kişilerin listesi yönergeye uygun hazırlanmamıştır. Görevlilerin çalışma yerini terk etmemeleri, sesli ikazı iptal etmemeleri ile ilgili uyarı yazısı bulunmamıştır. Gaz yükselmesinin uzun süre seyretmesi nedeniyle bu durumun diğer yetkililere de bildirilmesi gerekirdi. Ayrıca yönerge içerisinde ve işyerindeki uygulamasında ocağın tahliye edilmesi konusunda yetkili kişi belirlenmemiştir."
