Birleşik Kamu-İş'e bağlı Eğitim-İş Sendikası Çaycuma Temsilciliği tarafından 4+4+4 eğitim sistemine karşı imza standı açılarak, vatandaşlara broşür dağıtıldı.
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'i eleştiren sendika üyeleri, yaptıkları açıklamada şunları söyledi:
Milli Eğitim Bakanı, yeni eğitim sistemine karşı çıkanlara yönelik suçlayıcı ve hedef gösterici açıklamalarda bulunmuştur. Eleştirilerin büyük bir kısmının 'PKK yanlıları' ve 'laikçilerden' geldiğini, normal vatandaşın ise kendilerini desteklediğini söyleyen Dinçer, ya hayal görüyor ya da eğitim sistemimizde yarattıkları kaosu ve beceriksizliklerini örtbas etmek için asılsız suçlamalarda bulunuyor. Sayın Bakan, sizin ne yapmaya çalıştığınızı, amacınızın cumhuriyetle hesaplaşmak, ulusal düzeydeki eğitimi tamamen cemaatlerin kontrolüne ve piyasa koşullarına sunmak olduğunu eğitim uzmanları çok iyi anlamıştır. Milli Eğitim Bakanı'nın ciddi problem olarak görmediği sorunlar şunlardır; 5, 6, 7 yaşlarında öz bakım ihtiyaçlarını gideremeyen çocuklarımızın aynı sınıfta toplanmış olması,1. sınıfların 70-80 öğrenciden oluşması, çocuklarımızın öğretmenlerinden ve okullarından uzaklaştırılmış olması, bütün okulların imam-hatip okullarına dönüştürülmüş olması, çocuklarına rapor almak için velilerimizin yolsuzluk yapmaya zorlanmış olması, okullarımızın hiçbirinin fiziki koşullarının sağlanmamış olması, okul öncesi eğitimin bitirilmiş olması, Türkiye genelinde 50 bine yakın öğretmenin norm fazlası durumuna düşmüş olması, Sayın Bakan, gözünüzün önünde daha dün Mamak'ta yüzlerce öğretmeni toplayarak zorla yerlerini değiştirmeye kalktınız. Bu sizce bir sorun değil mi? Uydurma rakamlarla kamuoyunu yanlış bilgilendiren Bakan, bu konudaki bilimsel verilere dayanan uyarılarımız nedeniyle bizleri yani eğitim uzmanlarını, sendikaları, demokratik kitle örgütlerini kargaşa yaratmakla suçlamaktadır. Gelmiş geçmiş Milli Eğitim Bakanları içinde öğretmen düşmanlığında, öğretmeni mağdur etmede, en öne çıkan Ömer Dinçer, öğretmenlerin atama problemlerine de işletmeci zihniyetiyle yaklaşmış ve 'Bir öğretmenin aylık maliyeti 3 bin lira, yıllık 36 bin lira. 33 bin öğretmenin yıllık maliyeti 1,1 milyar TL. Şimdi soruyorum Türkiye bu kadar zengin mi?' demiştir. Peki, Sayın Bakan, Türkiye yandaşları zengin etme projeniz olan 'Fatih' projesinin maliyetini karşılayacak kadar zengin midir? Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'e sesleniyoruz; halkın dini duygularını suiistimal ederek, çocuklarımızın geleceği üzerinden kendi ideolojik hedeflerinizi gerçekleştirme amacınızdan vazgeçin. 4+4+4 eğitim sistemine yönelik haklı eleştiri ve önerileri dikkate alın. Eğitim-İş, öğretim birliğine son vererek, medrese-mektep ikilemini günümüze taşımak isteyen bu anlayışa karşı eylem ve etkinliklerini kararlılıkla sürdürecektir.