Ankara`da Kandilli Termik Santraline Hayır Girişim Temsilcileri adına Av. Yılmaz Efe basın açıklaması yapan Av. Yılmaz Efe`nin konuşmasının tam metni: Karadeniz Ereğli ilçesi Köseağzı mevkiinde, kentimizin bu güne kadar korunabilmiş tek doğal plajının bulunduğu bir alanda planlanan bir termik santral projesi nedeni ile bu gün Ereğliler olarak Ankara`ya, çevrenin ve ormanın bakanlığı önüne gelmiş bulunmaktayız. Sevginin, barışın, dostluğun kentinden geliyoruz ve yine sevgi ile, barış ile, dostluk duyguları ile bakanlıktaki toplantı bittiğinde Ankara`dan ayılmayı umuyoruz. Şu an temsilcilerimiz ilgili kamu kurum ve kuruluş temsilcileri ile birlikte söz konusu Kandilli termik santralinin ÇED raporunun nasıl olması gerektiğini belirleyecek olan ÇED kapsam belirleme toplantısına girmişlerdir. Ereğli halkı 100 bin nüfusunun temsilcileri ile daha çed sürecin başında iken uyarılarda bulunmak amacı ile 300 kişi ile 7 otobüs olarak buradadır. Şehrimiz ülkenin en büyük demir çelik tesislerinin ve bundan mütevellit yan sanayinin yoğunlaştığı bir sanayi kentidir. Sanayi kenti olması nedeni ile de yeterince kirlenmiş bir kenttir. Mevcut kirliliğine eklenecek ikinci bir kirletici kaynağa ise tahammülümüz kalmadığını temsilcilerimiz toplantıda dile getirecekler. Kandilli termik santrali`nin kurulmasının planlandığı Köseağzı mevkii Ereğlililerin kadimden beri kullandıkları doğal bir plajdır. Bozulmamış doğası ile korunması gereken, bizlerin piknik yaptığı, rüzgâr sörfü yaptığı, plaj olarak kullandığımız bir doğal koydur. Diğer yandan Köseağzı üç tarafı dik dağ ve tepelerle çevrili kapalı bir alandır. Bu tepelerin oluşturduğu yamaçlarda ise Ereğlimizin balı mahallesi ile keşkek köyü bulunmaktadır. Santralin 100 metrelik bacası ile bu yerleşim yerleri arasında sadece ve sadece 300-400 metre mesafe vardır. Kurulacak olan bir termik santral olup, bu santralin bacasından çıkacak olan karbondioksit, kükürt dioksit ve diğer gazlar coğrafi yapı sebebi ile ilk önce bu alanları etkileyecektir. Bu mahalle ve köylerimizden insanlarımız işte burada hazırdır ve astım, bronşit ve akciğer kanseri olmak istemediklerini, asidik yağmurlar altında kalan sebzeler yetiştirmek istemediklerini, bağ ve bahçeleri ile hiçbir bozulmaya maruz kalmamış yaşam alanlarının kirletilmemesini, anayasanın 56.maddesinin kendilerine tanıdığı sağlıklı ve dengeli bir yaşam haklarının korunmasını talep etmektedirler. Bizler hep beraber yaşamı savunmak için buraya geldik. Santralin kurulacağı Köseağzı plajı ile Ereğli ilçe merkezi`nin arası sadece 6,5 kmdir. Kandilli beldesi ise 3 km mesafededir. Santralin etkileri ise kendi açıklamalarına göre en az 40 kilometrekaredir. Santral bu etki alanı ile hemen dibinde Ereğli ilçesini ve Kandilli beldesini kirletecektir. Ama etki alanı bunla sınırlı da değildir. Alaplı, Akçakoca ve hatta Karasu ilçesi`de bu santralin etki alanı içerisinde kalmaktadır. Denizden alınacak soğutma suyu olası kimyasal işlemler nedeni ile ve ısınmış bir su olarak tekrar denize verilmesi sonucu, deniz ekosistemi, akıntılarla beraber Ereğli`den Karasu`ya kadar etkilenmiş olacaktır. Ülkemiz bilindiği üzere Kyoto protokolü`nü 2009 yılı başında kabul ederek iç hukuku haline getirmiştir. Türkiye Kyoto`yu kabul etmeyen bir kaç ülkeden biri olarak tüm dünyadan eleştiri alırken, nihayet 2009 yılı başında bu utancımız ortadan kaldırıldı. Ülkemiz Kyoto Protokolü`nü kabul etti diye biz sevinirken; havamız artık daha az kirlenecek, ülkemizde de artık daha temiz enerji üretme yöntemleri hakim olacak derken, sanayi kenti olan ve bu sebeple kirlilikten zaten yeterince nasibini almış ve almaya devam eden kentimiz, yeni bir kirleticinin riskleri ile karşı karşıya bırakılmıştır. Ereğli halkı kalkınma adına, Ereğli halkı refah adına bu güne kadar sesini yükseltmemiştir. Ereğli halkı kirlilikten yeterince nasibini almıştır, yeterince fedakarlık yapmıştır, yapmaya devam etmektedir. Ama artık ikinci bir kirlilik kaynağına da katlanın denmesini kabul etmeyeceğiz. Kentimize termik santral kurulmasına asla izin vermeyeceğiz. İnceledik, 2008 yılının başından 2009 yılının mart ayına kadar yaklaşık 225 adet termik santral için elektrik üretim lisansı verilmiş. Tüm kıyılarımız, termik santrallerle çevrilmek üzeredir. 15 ay içinde Kyoto protokolünden kurtarmak için 225 termik santrale lisans verip, arakasından Kyoto Protokolü`nü imzalamak çağdaş dünyanın bir üyesi olmaya aday ülkemizin yüzünü her uluslararası platformda kızartmasına neden olacaktır. Birileri para kazanacak diye sağlımızdan fedakarlık yapmayı biz Ereğliler red ediyoruz. Gelişigüzel yer seçimleri ile ülkenin doğal kültürel değerlerinin adeta peşkeş çekilmesine biz Ereğliler itiraz ediyoruz. Ülkenin neresinde olursa olsun kirli enerji üretim modellerine biz ereğliler itiraz ediyoruz. "hiçbir zarar olmayacak", "en son teknoloji kullanılacak","zararı en aza indirdik", "termik santral şarttır" söylemleri ile insanlarımızın aldatılmasına, insanlarımızın sağlıklı yaşama haklarına saygı gösterilmemesine, itiraz ediyoruz. Ereğli Köseağzı`nda yetiştirdiğimiz meşhur marullarımızı, maydanozlarımızı, lahanalarımızı da aldık geldik. Getirdiğimiz maydanozlarımızı, marullarımızı, lahanalarımızı akıl tutulmaları varsa açılsın diye, vicdanları varsa acıtsın diye Çevre ve Ormanın Bakanlığına huzurlarınızda sunuyoruz.