Türkiye Kamu-Sen Zonguldak İl Temsilciliği üyeleri, teneke çalarak isteklerini sıraladı. Cumartesi günü Madenci Anıtı önünde gerçekleştirilen eyleme, Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi Salih Alemdar ve sendika üyeleri katıldı. Sivil toplum örgütlerinin, demokrasinin vazgeçilmez kurumları olduğunu söyleyen Salih Alemdar, Türkiye’nin daha fazla demokratikleşmesi için başta sendikalar olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşlarının etkinliğinin arttırılması ve karar alma sürecine dahil edilmesinin çağın yönetim anlayışı gereği olarak gündeme geldiğini söyledi.

Kamu görevlilerinin emekli olduklarında maaşlarında ortaya çıkan düşüş nedeniyle mağdur olduğunu ifade eden Alemdar, şunları söyledi:

 

“STK’LER DEMOKRASİNİN VAZGEÇİLMEZ KURUMLARI”

“Ülkemizin daha fazla demokratikleşmesi için başta sendikalar olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşlarının etkinliğinin artırılması ve karar alma sürecine dâhil edilmesi, çağımız yönetişim anlayışının bir gereği olarak karşımıza çıkıyor. Ancak, özellikle son yıllarda siyasi iradenin örgütlenme özgürlüğünün önünü açacak düzenlemeler konusundaki isteksiz, tutarsız ve olumsuz tavrı arzu edilen gelişmenin sağlanmasına engel oluyor. Ülkeyi sivil toplum örgütleri ile ‘ortak akıl’ çerçevesinde idare edeceğini söyleyenler bu gün iktidardalar. Bugün iktidarda olan AKP, dün verdiği sözleri tutmak istiyorsa; katılımcı demokrasinin gereğini yerine getirerek, sivil toplumun gelişimine katkı sağlamalı. Her fırsatta demokrasiden, eşitlikten ve adaletten bahsedenlerin bu ülkeyi diktatör mantığıyla yönetmeye çalışmasını, milletimizi kamplara bölerek, sivil toplum örgütleri içinde bile yandaş ve öteki kavramını yerleştirmesini şiddet ve nefretle kınıyor ve siyasi iradeyi uyarıyoruz!”

 

“GREV VE TOPLU SÖZLEŞME HAKKININ ÖNÜNDEKİ TEK ENGEL SİYASİ İRADE”

“Siyasi iradenin bu konudaki isteksiz ve vurdumduymaz tavrı, ülkemizi bu yıl ILO’nun en ağır yaptırımlarından biri olan ‘teknik yardım dayatılan ülke’ konumuna soktu. Bu tavır, AB müzakerelerinin ‘Sosyal Politika ve İstihdam’ başlıklı 19. Faslının hala açılamamasına neden oldu. Kamu görevlileri emekli olduklarında maaşlarında ortaya çıkan düşüş nedeniyle mağdur olmakta, bu nedenle emekli olmaktan kaçınıyorlar. Kamu görevlilerinin emekliliklerinde de mevcut ekonomik statülerini korumak için kamu görevlilerinin maaşlarının ve ek ödemelerinin tamamının emekli keseneğine dâhil edilerek, emekli maaşı hesaplamasına katılması için gerekli yasal düzenlemenin yapılması gerekiyor. Bu güne kadar ihmal edilen, dışlanan ve açlık sınırında yaşamaya mahkûm edilen emeklilerimizin de gelir dağılımdan adil bir pay almasını sağlayacak uygulamalara geçilmeli. Bu bağlamda kamu çalışanlarına uygulanan ekonomik, sosyal ve demokratik haklar ile sağlık güvencesi hakları emeklilere de aynı şekilde uygulanmalı.”

 

“MEMUR VE EMEKLİLERİ İNSANCA YAŞAYACAK BİR ÜCRET İSTİYOR”

“Buna rağmen bizler yetkililerden kabul edilemez bir ücret değil, insanca bir yaşama yetecek adil bir ücret istedik. Amacımız kamu çalışanlarını açlık sınırından kurtarıp, insanca yaşayabileceği bir ücrete kavuşturmaktır. Nasıl ki, kamu görevlileri son 7 yıldır yaşanan büyümeden pay alamadıysa, yaşanan daralmanın bedeli de ödetilmemeli. Türkiye Kamu-Sen, 15 Ağustos 2009 tarihinde toplu görüşme masasına otururken kısa ve öz olarak şu taleplerle bulunmuştu. 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasası’nda gerekli yasal düzenlemeler en kısa zamanda yapılarak İLO normlarına uygun ‘Grevli, Toplu Sözleşmeli, Yönetime Katılma ve Siyaset Yapma’ haklarını sağlar hale getirilmeli. 2009’un 1. ayından itibaren tüm kamu görevlilerin maaşlarına 200 TL net seyyanen zam yapılmalı. Hatta bu 200 TL’lik seyyanen zammın tüm emekli maaşlarına da ayrıdan yansıtılmalı. Sendika üyesi kamu görevlilerine her ay ödenen 10 TL’lik Toplu Görüşme Priminin en az 50 TL çıkartılmalı. Eşit işe eşit ücret uygulaması anlayışıyla ödenen ek ödemelerin günün şartlarına uygun hale getirilmesi için; ek ödemelerin ortalama 110 TL artırılmalı. Son derece makul ve mantıklı olan isteklerimiz toplu görüşme masasından geri döndü.”

 

“ÜLKENİN İSTEDİĞİ MİLLİ BİRLİK VE DAYANIŞMA RUHU”

“Daha önceki yaptığımız basın açıklamasında; milli birlik ve dayanışma ruhu içinde toplumsal bütünlüğü sağlayacak, siyasi iradenin atacağı her türlü olumlu adım konfederasyonumuzca anında olumlu karşılık bulacak ve desteklenecek demiştik. 4688 sayılı yasaya göre 8.yapılan toplu görüşmeler hayal kırıklığıyla sona erdi. Merkez Bankası’nın 2009’un enflasyon hedefi yüzde 6,79 olmasına rağmen; kamu işveren kurulunun 2010 yılı için yüzde 2,5+yüzde 2,5 onur kırıcı ve kabul edilemez ‘patavatsız’ bir tekliftir. Hükümet her konuda açıklama yaparken,  konuşurken ‘bonkör’ rolünü, memurun bütün ekonomik, demokratik ve sendikal hak isteklerine ‘Züğürt Ağa’ rolünü oynuyor. Türkiye Kamu-Sen’in makul ve mantıklı istekleri kabul olmadıkça eylemlerimiz bir tarihe bağlanıp yıl boyu sürecektir.”

Alemdar’ın açıklamasının ardından grup, teneke çaldıktan sonra dağıldı.