• Kestaneci Köyü'nden Uzun Mehmet'in Köseağzı'ndaki değirmende un öğütürken Neyrendere yatağında bulduğu siyah taş parçalarını değirmendeki ocağa  attığında yandığını görmesi ile keşfedilen taşkömürü bölgeye hayat verdi. Zonguldak bu taşkömürü ile var oldu. Öyle ki, taşkömürü üretimi sayesinde sanayi ile tanışan Zonguldak'ta lojmanlar, sosyal tesisler, özel okullar kuruldu. Kandilli ilk taşkömürü üretiminin yapıldığı belde olarak, Kdz. Ereğli ve çevresinin tek geçim kaynağı olurken, bu kentte yaşayanlar da aile olmanın kavramı içinde dayanışma kültürünü sürekli geliştirdiler. Kandilli Kültürü olarak öne çıkan bu anlayış, Kandilli'den ayrılmış olanları da hep bir arada tuttu. İşte bu kültür ki, özlem denen duyguyla birbirine bağlanan Kandillilileri her platformda buluşturdu. Daha önce İstanbul'da biraraya gelen Kandillililer bu kez Ankara'da buluşup eski Kandilli'deki anılarını paylaştılar. Kandilliller Derneği'nin öncülüğünde buluşan Kandillililer eski yeni ayrımı yapmadan tek yürek olabilmenin farkıllığını bir kez daha gösterdiler. Dernek Başkanı Korhan Us'un büyük özverisiyle gerçekleyen 'Anıları da al gel' toplantısına katılanlardan tespit edebildiklerimizin isimleri şunlar:
Tarık Öncel, Cemalettin Sağtekin, Fatih sağlam, Salih Sağlam, Mustafa Üçpınar, Füsun (Vurgun) Esin, Sevda (Bakan) Bayrısal, Namık Anıl, Okan Aydın, Levent Aktepe, Levent Tekin, Selahattin Boran,  Tuvana Naz Ketene, Sevil (Gür) Balıkçıoğlu, Hande Balıkçıoğlu, Yavuz Hodancı, Oğuz Hodancı, Seyhan Güner, Tarık Anıl, Aybars Güner, Adil Kocaman, Sinan Candemir, Neylan Us Yurdakul, H.Banu Seyrek, R. Nejat Vurgun, Asım Eryiğit, Selçuk Özen, Sebahattin Alkan, Hurşit Atamer ve Emine Güler Eryiğit.