Kdz.Ereğli Belediye Başkanı Opr.Dr.Hüseyin Uysal, ilçede yapılan ve yapılması planlanan projelere ilişkin açıklamalarda bulundu, pek çok konuda samimi yanıtlar verdi. İlçede tek bir Osmanlı Çileği festivali yapılarak ilçenin kültürel değerlerinin ön plana yeniden çıkarılacağına dikkati çeken Uysal, seçim öncesi verilen vaatlerin daha da üzerine koyarak halka hizmet ulaştıracaklarını belirtti.

 

YÖNETİM ZAAFİYETİ YOK: Karadeniz Ereğli en şanslı ilçe. Belediye başkanı ve milletvekilimiz ile birlikte uyumlu ve koordineli çalışıyoruz. İlçenin belki yıllardır süren unutulmuş gözden kaçmış tüm sorunlarını tek tek planladık ve çözümü noktasındayız. Ereğli Belediyesi’nde bir yönetim zafiyeti yok sadece algılama ve bakış arasındaki fark var.

 

ERDEMİR SIRTINI DÖNMEDİ: Erdemir hiçbir zaman Karadeniz Ereğli’ye sırtını dönmüyor, dönmedi, dönmemiştir. Döndü de orada 12 bin insan yemek yiyor o insanlar uzaydan mı geldi? Bunlar bizim insanımız. Peki biz bir gün Erdemir’e gidip de ‘Genel Müdürümüz sayın yöneticilerimiz bizlerin şöyle bir sosyal projesi var şunu yaparsak insanımız mutlu olacak’ diyerek kapıyı çaldık mı acaba? Erdemir’den isteyeceğimiz projeler var ve her zaman da destek veriyorlar.

 

7 AYDA NE YAPTIK: Belki diyeceksiniz ki 6-7 ay ne yaptınız? İnanın plan proje yapmak kolay iş değil. Bu işten anlayan birisine sorarsanız bir proje çizmek bile aylar sürüyor. Biz bu kısa süre içerisinde diğer gezdiğimiz tüm ilçelerden çok daha fazla hizmet ettik.

 

BAŞKAN OTURUYORSA HATA YAPIYOR: Diyorsunuz ki belediye başkanı sürekli şehir dışında yurt dışında. Bir belediye başkanı koltuğunda oturuyorsa hele hele Karadeniz Ereğli Belediyesi gibi iktidar partisinin belediye başkanı oturuyorsa hata yapıyordur, hatadır. Eğer ben buradan çıkmıyorsam hatta haftada bir çıkmıyorsam benim eksikliğimdir. Çıkacağım ki hizmet alacağım.

 

NEDEN RAHATSIZ OLUYORLAR?: Prof.Dr.Ercan Candan, Ak Parti’nin milletvekilidir, Cumhurbaşkanı ve Başbakanımızın çalışma arkadaşı olmuştur. Milletvekilimiz ile birlikte yan yana gerekirse tartışarak karar vererek veyahut ta yan yana yürüyerek gitmemiz neden rahatsızlık veriyor? Zaten yıllardır bizi geriye koyan veya insanların alıştığı hep siyasiler arasında kavgalar oldu.

 

 

Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Opr.Dr.Hüseyin Uysal, ilçede görev yapan yerel ve ulusal basın kuruluşlarının temsilcileri ile Kdz.Ereğli Belediyesi tarafından halkın kullanımına açılan Bozhane’deki sosyal tesislerde verilen sabah kahvaltısında bir araya geldi, soruları yanıtladı, ilçede yapılan ve yapılması hedeflenen çalışmalara ilişkin samimi açıklamalarda bulundu.  Sözlerine, “Gazetecilere tek tek teşekkür ediyorum sizlerin sayesinde evlere, işyerlerine giriyoruz” diyerek başlayan Belediye Başkanı Uysal, tüm sorulara da açık yüreklilik ile yanıt vereceğini belirtti. Kahvaltının ardından ise Uysal kendisine yöneltilen sorulara tek tek yanıt verdi. İşte Uysal'ın başlıklar halinde verdiği açıklamalar şu şekilde:

 

“OSMANLI ÇİLEĞİ FESTİVALİ YAPACAĞIZ”

Festivali biliyorsunuz doğal afetlerimiz vardı ve artı maden kazalarımız vardı, üçüncü sebep ise Ramazan ayına giriyorduk zaman gereği o aylarda yapmak mümkün değildi. Festival yapacağız, Osmanlı Çileği festivali dolu doluya 3 gün sürecek. Çok büyük harcamaların yapıldığı bir festivali kimse beklemesin, bizlerin döneminde öyle bir şey olmayacak. Halkımızın, esnafımızın mutlu olacağı bir festival yapacağız. Osmanlı Çileği Festivali’nin tarihini çilek yetiştiricileri ile konuştuk, Mayıs ayının son haftalarında gerçekleştireceğiz. İsimler birileri tarafından değiştirilebilir ama kültürünüzü değiştiremezsiniz. Karadeniz Ereğli’de Osmanlı çileği var başka yerde yok.

 

“7’DEN 70’E HERKESİN MUTLU OLACAĞI FESTİVAL”

Kimse bunu değiştirmez ve sahiplenir ayrıca marka değerimiz olur. Şehirler objeleri, tarihi eserleri ile anılır. Bizim anılmamızın kültürümüzün devam ettirmemizin marka değer kazandıracak ilçe olmamızın en önemli figürü Osmanlı çileğidir. Festival denilince sanatçı gelsin, müzik dinlensin amacımız yok. Festivali çeşitlendirerek yarışmalar yaparak halkın da katılımını sağlayarak, tüm halkın keyif alacağı, 7’den 70’e mutlu olacak bir festival olacak. Bu festival dediğimiz sanatsal faaliyetler yıl boyu devam edecek. Şehrimize tiyatro gelsin, film festivalleri olsun, ressamların, sanatçıların yarışmalar yaptığı veya onların ilçeyi anlattığı festivaller istiyoruz. Bizler değerlerimize sahip çıkacağız, taklit etmeyeceğiz. Bizim genetik şifremiz bu, bunların üzerine yoğunlaşıyoruz.

 

HAMSİ FESTİVALİ İPTAL EDİLDİ

Hamsi Festivali de olmayacak onu da söyleyeyim. Ne yaparsak yapalım hamsi denilince Türkiye’de 81 İl’e gidelim Ereğli’de hamsi festivali nerede ne zaman yapıldı diye sorsak kimse Ereğli demez. Bizler daha yeni göreve geldik bunları çeşitlendireceğiz ama bizler hamsiyi halk ile yiyebiliriz, eğlenebiliriz ama rekorlar kırmak için sahili bir boydan bir boya gibi etkinlik olmayacak.

 

YENİ BALIK LOKANTALARI YAPILACAK

Karadeniz Ereğli’de halkımızın gelen insanlarımızın deniz kenarında balık yiyebileceği bir yer bulduk. Buraya gelen insanımız Karadeniz’i görünce rahat bir ortamda balık yemek istiyor. En kısa sürede bu konuda attığımız adımı göreceksiniz.

 

“VAATLERİMİZİ YERİNE GETİRECEĞİZ”

Söz verdiğimiz vaatlerin hepsi yerine gelecek çünkü biz halka aslında şu sözü verdik dikkat ederseniz şunu yapacağız bunu yapacağız diye ziyade ‘laf üretmeyecek hizmet üreteceğiz’ dedik. Buradaki vermiş olduğumuz vaatlerden daha fazlasını yapacağız. Çünkü Karadeniz Ereğli en şanslı ilçe. Neden en şanslı bir belediye başkanı ve milletvekilimiz ile birlikte uyumlu ve koordineli çalışıyoruz. Beraberce Ereğli’nin belki yıllardır süren unutulmuş gözden kaçmış tüm sorunlarını tek tek planladık ve çözüm noktasındayız. Bu vaatlerimiz ile de yetinmeyeceğiz, söz vermediğimiz projeleri de yapacağız.

 

GAZETECİLERE SORUMLULUK DÜŞÜYOR

Ereğli’yi hakettiği noktaya taşıyalım bu yürüyüşte herkese ihtiyacımız var. Başarılı olursak bunlarda gazetecilerin de katkısı olacak. Hep birlikte el ele vererek başaracağız. Gazeteciler ile sık sık bir araya gelmeye çalışacağız. Basına bir ambargo yok.

 

GÜLÜÇ-KEPEZ ARASINDAKİ YOL GÜZERGAHI

Biliyorsunuz karayollarının bir anlaşması bir projesi var. Proje bitiminde belediyeye teslim edildikten sonra bizler daha rahat işlemleri yapacağız. Esnafa ulaşmak arka bölümde kalan bir işyeri olabilir, bir ambulansın bir itfaiyenin girmesine ihtiyaç olabilir bunların hepsini düşünüyoruz ve yerine getireceğiz.

 

AK PARTİ KDZ.EREĞLİ İLÇE ADAYININ BELİRLENMESİ

Genel Merkezin tavsiye ettiği aday belirlendi hayırlı uğurlu olsun deriz başka da bu konuda diyecek bir şey yok. Bu teşkilat meselesi, partiyi ilgilendiren aile içi bir mesele. Genel merkezin takdiri deriz.

 

BASINA GÖNDERİLEN E-MAİLLERE YANIT

Gazetelere bir e-mail gönderildi bir daire müdürü ile ilgili iddialar. Ancak biz dedikodu varsayımlar üzerine birşeyler üzerine hakikaten bir kamusal kurum olamayız. Örneğin hepiniz hakkında da birisi bir e-mail atabilir peki o zaman burada çalışan arkadaşımızın veya her insanı bu şekilde mi sorgulayalım. Herhangi birisi olabilir, bir e-mail attın haydi üzerine gidelim, karalayalım, işlem yapalım. Benim şahsi anlayışım facebook veya twitter veya başka yerde bir mesajı herkes yayınlayabilir.

 

“DEDİKODUYA PRİM VERİLİYOR”

Dedikoduya şehrimiz fazla prim veriyor. Ben de basına bir soru soracağım, tek soruluk hakkım olsun. Başkan hasta, bu nasıl yayıldı? Ben bunu merak ediyorum. Örneğin belediye başkanlığını bırakacak başhekim olacak, sizler atanmış olmayı mı seçilmiş olmayı mı tercih edersiniz? Bütün insanların hangi aşama olursa olsun nerede görevli olursa olsun ilkokuldaki öğrenci bile olsa seçilmiş olmayı tercih eder.

 

“ŞEHİR GÜVENLİ Mİ, TRAFİĞİ RAHAT MI?”

Bana teşekkür etmelerini değil de şükran duymalarını isterim. Başkanlığı döneminde Ereğli toplumu bilgi toplumu oldu burada katkıları fazla oldu diye anılmak isterim. Bir de herşey yapılabilir inşaatlar, binalar yaparsın ama gönülleri yapmak isterim. Bilgi toplumu olması bunların da bir kongre merkezinden geçtiğini belki bir gün Karadeniz Ereğli’de her hafta bir kongre oluyor, muhteşem olur. Onu yaptığın zaman aşağı yukarı diğer figürler yerine konuldu demektir. Dünya insanının kendisine sorduğu şu soru var, güvenli şehir mi trafiği nasıldır. İnanın insanlar 2 soruyu sorarak sizin şehrinize geliyorlar.

 

YÖNETİM ZAAFİYETİ

Takım daha önce başkası tarafından yönetildi, ben göreve gelmişim, bakıyorum futbol takımı sahada top oynuyor. 20 Yıldır birinin bir yerde olduğunu düşün, hazırlık kampında transferinden tut herşeyini birileri yapmıştır. Sen geliyorsun kulübeye oturuyorsun, bakıyorsun, bilgilisin, donanımlısın. Sağ bekin sağından atıp solundan geçiliyor, ofsaytı bozuyor, adama tekme atıyor, kırmızı kart yiyecek takımını 10 kişi bırakacak, benim bu maçı 11 kişi tamam lazım. 5 Dakika olmuş maçın başlayalı sürekli sağdan saldırıyorlar niçin sol bek teneke, futbol tabirinde maden derdik. Bu adamı çıkartırsın, bu adam için futbolu bilmen de gerek yok. Koşmuyor, çalışmıyor, elleri belinde oynuyor. Ben hayatta elimi belime koyarak top oynamadım, top bende olmadığı zaman bile koştum. Demek ki yönetim zaafiyeti yok, sadece algılama ve bakış arasında fark var.

 

“ERDEMİR SIRTINI DÖNMEMİŞTİR”

Erdemir hiçbir zaman Karadeniz Ereğli’ye sırtını dönmüyor, dönmedi, dönmemiştir. Döndü de orada 12 bin insan yemek yiyor o insanlar uzaydan mı geldi? Bunlar bizim insanımız. 12 Bin insan çalışıyorsa buna nasıl sırtını döndü diyebilirsin? O insanlara yemek veriyor aş veriyor. Erdemir bizlere her zaman destek olmuştur. Festivallere destek olmadı mı, olmuştur. Peki biz bir gün Erdemir’e gidip de ‘Genel Müdürümüz sayın yöneticilerimiz bizlerin şöyle bir sosyal projesi var şunu yaparsak insanımız mutlu olacak’ diyerek kapıyı çaldık mı acaba? Erdemir’den isteyeceğimiz projeler var ve her zaman da destek veriyorlar.

 

‘6-7 AYDA NE YAPTINIZ DİYECEKSİNİZ?’

Belki diyeceksiniz ki 6-7 ay ne yaptınız? İnanın plan proje yapmak kolay iş değil. Bu işten anlayan birisine sorarsanız bir proje çizmek bile aylar sürüyor. Biz bu kısa süre içerisinde diğer gezdiğimiz tüm ilçelerden çok daha fazla hizmet ettik. Fark etmediğiniz bir şey var aslında biz bir tohum attık inanın bu tohum yeşerecek büyüyecek.

 

“TSO İLE NEDEN BOZUK OLALIM?”

Kent Konseyi seçildi, Ticaret Odası çekildi, buradaki arkadaşlar hepimiz bizim kardeşimiz arkadaşımız. Beraberce Ereğli’ye hizmet etmek istiyorlar. Çekildi derken yeterli zamanı ayıramayacağı için bilemiyorum bizim Ticaret Odası ile ilişkilerimiz bozuk olduğu anlamına gelmez. Biz neden TSO ile bozuk olalım. Onlar bizim en değer verdiğimiz en üste koyduğumuz topluluktur. Benim aday adayı iken bile şehrin geleceği hakkında şunu söylemiştim, ‘Belediye, Üniversite, Ticaret Odası bu bir şemsiyedir. Hepsi bizim için küçük olur büyük olur hepsi bizim için bir değerdir. Hepsi Karadeniz Ereğli halkının daha iyi yaşayabilmesi için çaba göstermektedir.

 

“O ARKADAŞLARLA İLİŞKİMİ PAT DİYE KESEYİM Mİ?”

İnsan bir grup arkadaşlardan biri göreve gelir herkesin birbirleri ile bir sohbeti var, çay içmişliği var. Akrabalıkları olabilir yan yana gezebilirler, çocukları aynı okula gidebilir, dostlukları devam edecektir. Benim de bir sürü dostlarım var arkadaşlarım var, ben belediye başkanı olduktan sonra da o arkadaşlarla ilişkimi pat diye keseyim mi? Kesmeyeceğime göre, biri göreve geliyor yok o ailenin etkisi oldu yok bu ailenin etkisi oldu, böyle bir şey mümkün değil.

 

ŞEHİR DIŞINA ÇIKIYOR ELEŞTİRİLERİNE YANIT

Diyorsunuz ki belediye başkanı sürekli şehir dışında yurt dışında. Bir belediye başkanı koltuğunda oturuyorsa hele hele Karadeniz Ereğli Belediyesi gibi iktidar partisinin belediye başkanı oturuyorsa hata yapıyordur, hatadır. Eğer ben buradan çıkmıyorsam hatta haftada bir çıkmıyorsam benim eksikliğimdir. Çıkacağım ki hizmet alacağım. Çıktığım zaman ben Ankara dışında veya görevim dışında bu hafta sonu gezmeye veya Maldiv adalarına denize gitmeye mi gidiyorum. Yurt dışına gidiyorum programlara saniye saniye katılıyorum. Şunu mu yapsaydım Almanya’dan davet geldi, Almanya Zonguldaklılar Derneği’nin gecesine gittim, oradaki işçi arkadaşlarımıza, ‘Arkanızdayız, vatanınızla milletinizle Zonguldak ile Ereğli ile gurur duyuyorsunuz demek’ suç mu? Ereğli’yi tanımayan, hissetmeyen, ruhunu kapmayan insan Ereğli’de bu görev nasip olmaz. Demek ki ben seviyorum ki, halkımızı düşünüyorum ki tanıyorum ki bu Ereğli halkı yüce Rabbim bana bu görevi nasip etti.

 

HÜSEYİN UYSAL-ERCAN CANDAN NEDEN RAHATSIZ EDİYOR?

Ak Parti Zonguldak Milletvekili Prof.Dr.Ercan Candan kendisi milletvekilimizdir. Ak Parti’nin milletvekilidir, Cumhurbaşkanı ve Başbakanımızın çalışma arkadaşı olmuştur. Milletvekilimiz ile birlikte yan yana gerekirse tartışarak karar vererek veyahut ta yan yana yürüyerek gitmemiz neden rahatsızlık veriyor? Zaten yıllardır bizi geriye koyan veya insanların alıştığı hep siyasiler arasında kavga olsun. İnsanlar hiçbir zaman huzur, barış sevmezler. Hepimizin ilgisini kavga ve karışıklık çeker. İnanın güzel haberleri okumayı dahi sevmeyiz. Milletvekilimiz ile birlikte bunlara takılmıyoruz. Milletvekilimiz Cumhurbaşkanı, Başbakan ile çalışıyor, Ak Parti Genel Merkezinde çalışıyor. Niçin çalışıyor Ereğli’ye unutulmuş hatırlanmamış coğrafyayı hatırlatmak için çalışıyor, ne yapıyor, yol, köprü yapma gayretinde çocuklarımızın 100 kişilik sınıflardan 15-20 kişilik sınıflarda olsun diyor, Adliye binası, kent meydanı, hastane kampüs yeri olsun diyor, Spor Bakanlığı ile görüşmelerde 20 bin kişilik stad projemizi takip ediyor.

 

“BÜTÜN İLÇE VE İL’LER İMRENEREK BAKIYOR”

Ben hakikaten anlamıyorum ne günahı var, bunları konuşurken belediye başkanı ile milletvekilinin yan yana omuz omuza gitmesi niçin rahatsız ediyor. Hayal edemediğimiz, bütün ilçeler, il’ler imrenerek bakarken bu hizmetleri alırsanız siz uçarsınız derken niçin acaba ne yapalım araya bir çomak mı sokalım neden? İnanın bunu anlamıyorum. Ben Milletvekilimiz ile birlikte çalışmaktan son derece huzurlu ve mutluyum, rahatım. Her zaman da böyle devam edecektir, bitti.

 

FESTİVALLER VE ŞEFFAFLIK

Festivaller konusunda gelir ve giderler hiçbir zaman açıklanmadı bunları o tasvip ediyor bu tasvip ediyor ben bilmem. Bizim en büyük harcamamız emin olun Ramazan ayındadır, çok sayıda vatandaşımız ile iftar açıldı. Bunun zaten istediğiniz anda görebilirsiniz . İşadamlarımız kazandıkça, Ereğli büyüdükçe işadamları gelecekler Ereğli Belediyesi’ne, ‘Başkanım yapabileceğimiz bir şey var mı?’ diyecekler. Biz de onlara bir şey talep etmeden kendilerine göstereceğiz. İnşallah yarın veya önümüzdeki gülerde eski hastanenin olduğu yer üniversite kampüsü olur oralarda yurtlara ihtiyacımız var oradaki öğrencilerin bir sürü şeye ihtiyacı olacak, hayır severlere diyecek bize yardım etmeyin o bina size aittir. Kiminin çimentocusu, kiminin haritacısı, damperli kamyonu var belki bizim 50 liraya yaptıracağımız şeyi diğerleri 5 kuruşa yani daha düşük maliyete yaptırabilirler. Biz şeffafız, açığız bundan şüphesi olan var mı, onu bilmiyorum. Şeffaf olmasak basının önüne de çıkmayız. Dikkat ederseniz yeni belediye binamızda da camları kapatmadık, çünkü arkadaşlar görsünler mesaiye geç kalan var mı yok mu, hep bilgisayar karşısında mı, kaytarıyor mu? Hesap verebilen kendine güvenen insan şeffaf olur.

 

BURAYI Tİ’YE ALDILAR

Ben bir şehre baktığım zaman hastane arayabilirim doktor isem, şoför isem trafiğin rahatlığına, çocuğum varsa park alanlarına bakarım, yaşlı isem evimdeki kadar sıcak davranılıyor muyum diye bakarım. Bana göre şuana kadar yaptıklarımız yeterli. Şu oturduğumuz mekan (Bozhane’de belediye tarafından halkın kullanımına açılan çay bahçesi) bir çok insanın ti’ye aldığı bir yer, burayı ti’ye aldılar kimse inkar etmesin. Bütün insanlar burayı istediği halde bizim burada çocuklarımız kardeşlerimiz yemek yiyecekler halka açık hale gelecekler. Burayı biz 5 liraya kiraya versek çıkacak birileri 10 lira ederdi, 10 liraya versek 20 ederdi diyeceklerdir. Ereğli’nin en güzel yerini halk ile buluşturduk. Bozhane giriş bölümündeki park, Akbank yokuşunun bulunduğu alan, ne olur şunu anlamayın bunları hizmet ettim çalıştım ettim diye algılamayın. Burada bir tohum var buna dikkatinizi çekmek istiyorum. O yokuşta yıllardır ne oldu kaldırımı daralttık modern bir hale geldi, dünya standartlarında bir hale geldi. Önümüzdeki günlerde başka figürleri ortaya koyacağız. Biz araçların değil yayanın rahat edebileceği, insanın içini daraltan değil ferahlık, huzur veren yerler yapacağız. Engellilerimize ait çalışmalarımız var, her alanda insanımıza kıymet veriyoruz. Bu kardeşlerimiz insan odaklı çalışıyor, insan merkezli çalışıyorlar ama bu bakış açısından da bakılmayabilir, her insan farklı açıdan bakabilir.

 

“ALLAH BİZE OSMANLI ÇİLEĞİNİ VERMİŞ”

Potbaşı’ndaki çilek heykeli kalktı. Tabiki kalkması gerekiyordu karayolu yolumuzu yapamıyordu, yolun yapılması için çileğin kalkması gerekiyordu. Yakında göreceksiniz Osmanlı Çileği figürleri olacaktır, dünyada bu figürleri yapan ülkeler var. Allah bizi o kadar güzel bir miras vermiş ki aslında Osmanlı Çileği. Hollanda’ya gidiyorsunuz lale. Allah bize vermiş biz kullanmamışız. Bir Osmanlı Çileğini led ile ışıklandıralım, biz değerlerimizin farkında değiliz.

 

PAZARYERİ PROJESİ

Önümüzdeki yılın başında terminali teslim alıyoruz. Pazar yerindeki arkadaşlarımız biz şu sözü verdik, Pazar yeri pazaryerinde kalmamalı. Burası Ereğli’nin bir değeridir, bu değer ve kültür yaşamalıdır. Oraya Pazar yerini yapacağız ancak biliyorsunuz trafik sorunu had safhada, her yaptığımız yerde de bu otopark var. Zemin etüdü yapan arkadaşlar ölçtüler 1 kat inebiliyoruz, bir kat alta inilecek üzerine de Pazar yeri olacak. Açık yarı açık ve kapalı Pazar yeri olmak şartı ile. İnsanlarımız huzur içerisinde alışveriş yapacağı bir yer haline geleceğiz.

 

BAŞKANLIĞA VEKALET SORUSU

Bunu nasıl algılarsanız algılayın. Son yaşananları da biliyorsunuz. Toplantılarda ve sohbet içerisinde 5-6 ay içerisinde tavsiye olarak, ‘Başkanım biz sizin yaptığınız gibi hepimiz bu şekilde yaptık fakat hep bu şekilde olduğu için sizin gittiğiniz zaman bir vekil bırakacağınız sürekli bir başkan yardımcısı olması lazım. Etraftaki bütün belediye başkanlarına ama ciddi yerlere bakın, belediyeler birliğindeki arkadaşlarımız ile de görüşüyoruz bir tane başkan vekilinin olması gerekiyor. Çalışma şekli başka olabilir, senin bir tane başkan vekili olacak 2 ve 3’ncüsü olmayacak. Biz buna erken karar vermiş olduk. Belki de biz 5 sene sonra öğrenecektik bunu”

 

(Haber: Mustafa Kemal Bektaş)