Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebru Kafkas, yeni üretilen çilek türlerine Osmanlı çileğinin aroması ve kokusunu ekleyebilmek için proje yürütüldüğünü söyledi.
Kafkas, Osmanlı Çileğini Yaygınlaştırma ve Üreticileri Koruma Derneği'nin davetlisi olarak geldiği Ereğli ilçesinde kurum ve kuruluşların desteği ile 5 dönüm alan üzerine kurulan ve güvenlik kameraları ile takip edilen Osmanlı çileği fide üretim merkezinde incelemelerde bulundu.
Aralarında Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere'nin de bulunduğu 8 ülkenin Avrupa Birliği Projesi doğrultusunda iri ve dayanıklı çilek üretmek için çalışma sürdürdüğünü anlatan Kafkas, "Ebru, Sevgi ve Kaşka ismini verdiğimiz 3 tür çilek çeşidi geliştirdik. Osmanlı çileğinden daha iri türler. Kokusu Osmanlı çileğine yakın ancak meyve eti çok yumuşak. Ticari boyutunu da düşünerek bu türlerin daha iri ve sert olmasını istedik. Osmanlı çileğinin gerek aromasını gerekse kokusunu tüm dünya biliyor. Avrupa Birliği projesi doğrultusunda da bu türlere Osmanlı çileğinin aroması ile kokusunu aktarmak hedefindeyiz." dedi.
Osmanlı çileğinin gen incelemesinin yapıldığını, getirdikleri çilek türlerini fide üretim merkezinde toprakla buluşturarak süreci yakından takip edeceklerine değinen Kafkas, projenin başarıya ulaşacağını umut ettiklerini söyledi.
"KANSERİ ÖNLÜYOR, KALP VE DAMAR HASTALIKLARINA İYİ GELİYOR"
Mayıs ayının ilk haftası İtalya'da yapılan, Uluslararası Çilek Sempozyumu'nun bilim komitesinde yer aldığını, toplantıdan çileğin insan sağlığı ve beslenmesi açısından son derece önemli olduğunun bir kez daha kanıtlandığına değinen Kafkas, şunları söyledi:
"Çilek sempozyumuna yaklaşık bin kişi katıldı. Bilim Komitesi'nde görev aldığım sempozyumda çileğin insan sağlığında ve beslenmesinde ne kadar büyük bir öneme sahip olduğu bir kez daha tekrarlandı. Yapılan çalışmaların büyük bir kısmında çileğin antikanserojen özelliğe sahip olduğu saptandı. Çilek, kanseri önlüyor, kalp ve damar hastalıklarına iyi geliyor. Ellajik asit içeriği çok yüksek bir meyve. Bu özelliği ile kanser ilaçlarında da kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalarda çilek tüketen kişilerde kanserin az olduğu ortaya çıkmıştır. Tabi bu bir kere çilek yemekle olmuyor. Yapılan çalışmalarda 6 ay sürekli çilek tüketen kişilerde tespit edilmiştir"
Kafkas, beraberinde araştırma görevlileri Şule Hilal Attar, Ömer Faruk Bilgin, Uzman Biyoteknolog Duygu Ayvaz Sönmez ile birlikte Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Osman Günaydın, Osmanlı Çileğini Yaygınlaştırma ve Üreticileri Koruma Derneği Başkanı Şaban Çetinkaya ile getirdikleri çilek fidelerini toprakla buluşturdu.
