Kaçak kömür ocakların denetlenmesi gerektiğini vurgulayan Genel Maden İşçileri Sendikası, "Bir yanda 3 aydır alamadıkları maaşlarının ödenmesini istedikleri için işten atılmakla tehdit edilen maden işçileri, diğer yanda ocağa girmeme eylemi yaptıkları için işten atılan maden işçileri varken sorumlu olması gerekenler hâlâ sessiz kalıyor"
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Yönetim Kurulu, basın açık laması yaparak kaçak ocakların denetim altına alınmasını istedi.
Önceki gün, bir kaçak ocakta meydana gelen iş kazasında yaşamını yitiren Yıldız Tutal'a Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileğin de bulunan GMİS Yönetim Kurulu'nun açıklaması şöyle; "Gelik bölgesindeki bir kaçak ocakta meydana gelen kazada henüz 17 yaşındaki Yıldız Tutal yaşamını yitirdi. Merhuma Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. İki arkadaşın işçi olarak çalıştıkları kaçak maden ocağının henüz kime ait olduğu tespit edilemedi. İki kişinin çalıştığı ocağa maden ocağı denilemez. Ama herkes biliyor ki bu kuytu köşelerden çıkarılan kömürün bir alıcısı var. Bir şekilde piyasaya giren ve sisteme dahil olan bu kanlı kömürün takibini yapmakla sorumlu olanlar derhal harekete geçmelidir. Özellikle bu mevsimde artan kaçak ocaklarda yaşanan bu kazalara maden kazası demek de mümkün değildir. Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), kurumdan saha kiralayan şirketler ve bu üretim sürecini denetlemekle görevli olan devlet mutlaka bir çözüm üretmelidir. Yeraltında 170 yıllık üretim kültürüne sahip olan Zonguldak Havzası'nda bulunan özel şirketler hâlâ TTK gibi kurumsal bir yapıya kavuşamamışsa ve hâlâ insanlarımız böylesi ucuz yoldan canını kaybediyorsa, kamu düzeninden ve sosyal devletten sorumlu olan hükümetimiz de kendi sorumluluklarını bir kez daha gözden geçirmelidir.
Özel şirketlerde; bir yanda, 3 aydır alamadıkları maaşlarının ödenmesini istedikleri için işten atılmakla tehdit edilen maden işçileri, diğer yanda ocağa girmeme eylemi yaptıkları için işten atılan maden işçileri varken sorumlu olması gerekenler hâlâ sessiz kalıyorsa, 17 yaşındaki gencecik insanlarımız yaşamlarını kaybetmeye devam edecek demektir."
