Eğitim Sen Zonguldak Şube Sekreteri İsmet Akyol  “İsimlerimiz Zonguldak’tan ihraç listesine eklenmiş” dedi.

Akyol Ankara'da Milli Eğitim Bakanlığına uğradım. İhraç edilme gerekçemizi ve ihraç listesine nasıl elendiğimizi öğrenmek istediğimi belirttim. Altıncı kattaki Teftiş Kurulu Başkanlığındaki ilgili yöneticiye yönlendirildim. Adım ve T.C. kimlik numaram alındı, başka bir birimden bilgiler alındı. Görüşme sonrasında bana söylenen isimlerimizin Zonguldak Valiliğinden ihraç listesine eklendi” sözleriyle öğrendiği bilgileri açıkladı.

Akyol açıklamasına şöyle devam etti:

 

“Bakanlık altıncı katından inerken soruyorum: Benim ve Çaycuma Baştemsilcimiz Gökhan Taner Günsan'ın ismi Zonguldak'ta ihraç listesine hangi gerekçelerle eklendi ve bu işlemlerde kimlerin dahli var? İhraç gerekçelerinin madde madde açıklanmasını bekliyoruz.

 

En başından bu yana söylüyoruz. İhraç edilmemiz Çaycuma’da yapılan, yapılmak istenen birçoğu da özellikle son bir yılda Türkiye gündemine oturan uygulamalardan ve tüm bunlara Eğitim Sen’in itiraz etmiş olmasından ayrı değildir. Cezalandırılmak istenen yürüttüğümüz sendikal eylem ve etkinliklerimizdir, özellikle Çaycuma’da laik ve bilimsel eğitimi kararlılıkla savunuyor olmamızdır. 

Çaycuma ve Zonguldak halkı ihraç edilmemizi kabul etmediğini kesintisiz süren dayanışmasıyla ve kısa bir sürede toplanan binlerce imzasıyla göstermiştir. Uğradığımız haksızlık yerel ve ulusal basındaki çok değerli yazarlar tarafından gündeme getirilmiştir. Toplumun her kesiminden, öğrenci velilerinden, öğretmenlerden, maarif müfettişlerinden, milli eğitim yöneticilerinden, milletvekillerinden, belediye başkanlarından, gazetecilerden, yazar ve şairlerden ihraç edilmemize tepki gelmiş ve göreve başlatılmamız talep edilmiştir. Herhangi bir suçlama yöneltilmeden, idari ve adli işlem yapılmadan, savunma hakkı bile tanınmadan kamu görevinden çıkarmak, hukuken en ağır yaptırımdır ve başta Anayasa ve yasalar olmak üzere hukuka, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Bu hukuksuzluk sona ermeli ve biran önce görevimize iade edilmeliyiz.”

Geri döneceğiz ve hiçbir hukuksal dayanağı olmadan isimlerimizi belirleyip ihraç edilmemize neden olan mülki amirler ve yöneticilerin hukuk önünde hesap vereceğinden de en küçük bir şüphemiz yoktur.