CHP Zonguldak Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Ali İhsan Köktürk, “Kadınlarımızın Cumhuriyetle kazandığı haklara mutlak olarak sahip çıkacaklarını ve savunacaklarını biliyoruz” dedi.

 

Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkı verilişinin 80. yılı nedeniyle açıklamada bulunan CHP Zonguldak Milletvekili Köktürk yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:  Türk ulusu,  Mustafa Kemal Paşa önderliğinde emperyalist işgale karşı büyük, destansı bir savaşım başlatmış,  bu savaşım sonucunda da düşmanı yurttan temizleyerek tam bağımsız bir Cumhuriyet kurmuştur. Bu bağımsızlık mücadelesinde Türk Kadını da, erkeğin yanında büyük fedakarlıklar göstermiş, cepheye kağnılarla yiyecek ve mermi taşımış, gerektiğinde at binerek, kılıç kuşanarak düşmanla mücadeleye girmiştir. Kurtuluş Savaşı zaferinde bu nedenle kadınlarımızın payı oldukça büyüktür. Nitekim, Kurtuluş Savaşımız sonuçları bakımından ulusumuzun, sosyal, ekonomik ve siyasal yaşamında büyük sıçramalar gerçekleştirmesine yol açmıştır. Öncelikle de, Kurtuluş Savaşına “kul ve ümmet” olarak giren Türk halkı, savaştan “yurttaş ve ulus” olarak çıkmıştır.  Ulusumuz kendisini karanlığa mahkûm eden anlayışı da devrimlerle yok etmiş ve çağdaş uygarlık yolunda dev adımlarla ilerlemeye başlamıştır.  Mustafa Kemal Atatürk’ün gerçekleştirdiği devrimler, Türk kadınının toplumdaki yerini de yeniden belirlemiş, Kurtuluş Savaşında etkin görevler üstlenmiş, eşinin, kardeşinin yanında vatanı düşmana karşı savunmuş, gerektiğinde bu uğurda şehit düşmüş kadınlarımıza dünyanın birçok ülkesinde olmayan hakları sağlamıştır. 

Kadınlarımızı özgürleştiren devrimler:
Öğretim Birliği Yasasından sonra, Türk tarihinde kadın hakları konusundaki en önemli adım 17 Şubat 1926 tarihinde kabul edilen “Medeni Kanun”la atılmıştır. Bu kanunla Şer’i hukuktan çağdaş hukuka geçilmiş ve Türk kadını yasalar önünde erkekle eşit hale getirilmiştir. Bu tarihten sonra kadınlara siyasal haklarını kazandırmak için çalışmalar başlatılmıştır. 3 Nisan 1930 Türk kadınına belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanınmış, yine 26 Ekim 1933’te Köy ihtiyar Heyetlerine ve Muhtarlığa seçme ve seçilme hakkı, 5 Aralık 1934’te Türk kadınına 22 yaşında seçme, 30 yaşında seçilme hakkı verilmiştir. 1 Mart 1935’te ilk toplantısını yapan 5. Dönem TBMM’de toplam 441 Milletvekilinin 18’i kadındır.     
Türkiye Kadınlara siyasal haklarını veren devletlerarasında ilk sıralarda olmasına karşın bugün kadın hakları açsından durumu pek parlak değildir;  Cumhurbaşkanı Erdoğan son konuşmalarından birinde kadın – erkek eşitliğini kabul etmediğini açıkça belirtmiştir. AKP’nin çıkardığı 4+4+4 yasası ile Cumhuriyet devriminin en büyük kazanımlarından birisi olan Eğitim ve Öğretim Birliği Yasası yerle bir edilmiştir. Bu sürecin devamı olarak “Karma Eğitimin” kaldırılarak, kız ve erkek öğrencilerin farklı sınıflarda eğitim almalarının önü açılmıştır. Bu düzenlemeler ulusal bağımsızlık mücadelesinin sonucunda kurulan Cumhuriyetimize ihanet yasa ve düzenlemeleridir.  

“Bir çok sektörde kadının 
adı geçmemekte”
Cumhuriyet devrimi ile aydınlanma sürecine girmiş ve yurttaş olma hakkına erişmiş Türk Kadınını yeniden karanlıklara gömmek asla kabul edilemez!  Yine içinden geçtiğimiz süreçte; kadına şiddet günümüzün en önemli sorunu durumuna gelmiş, kadın cinayetlerinde ülkemiz dünyada ilk sıralarda sayılmaya başlanmıştır. Türkiye’de içinde bulunduğumuz 2014 yılında 11 ayda 240 kadın öldürülmüştür. Bu konuda Hükümetin yeterli önlemleri almadığı kanaatindeyiz. Son dönemde üst görevlerde kadın görmek artık olanaksız hale gelmiştir. Neredeyse birçok sektörde kadının adı geçmemektedir.  Kadının işgücüne katılım oranı da son yıllarda yüzde 30'a gerilemiştir.  Bakanlığın, sorunun çözülmesi konusunda, yeni adımlar atması gerekmektedir.  Bu tablodan da açıkça anlaşılacağı üzere; Türk kadınımızın Cumhuriyet devrimiyle elde ettiği pek çok kazanımı kaybettiğini görmekteyiz.  Ancak; her şeye karşın, uygarlıkların geriye döndürülemeyeceğini düşünüyor, kadınlarımızın Cumhuriyetle kazandığı haklara mutlak olarak sahip çıkacaklarını ve savunacaklarını biliyoruz.  Bu bağlamda; bir kez daha kadınlarımızın siyasal haklarını kazanmalarının 80. yılını kutluyor, başta Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Kurtuluş Savaşımızda üstün başarılar gösteren Halide Edip Onbaşı’yı, Fatma Seher Hanımı, Şerife Bacı ve isimsiz on binlerce kadını bir kez daha saygı ve şükranla anıyoruz”  (Haber Merkezi)