Karadeniz Ereğli Çalışanlar ve Emekliler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği törenle hizmete girdi.

* Toplumsal suskunluğu bozacak ve kamuoyunda seslendirilemeyenlere dile getirmek üzere kurulan derneğin Başkanı Can Rumeli "Ereğli hızla kimlik değiştirdi ve kent, işsizler ve emekliler kentine dönmüştür" dedi.

*  Derneğin Onursal Başkanı Halil Posbıyık da "Ereğli Zonguldak'tan kötü duruma düşmüştür. Erdemir'de ücretler düştü ne sivil toplum örgütleri ne de siyasi partiler konuşmadı. Sesini çıkarmayanlar geriye gidecek" sözleriyle suskunluğa son verilmesini istedi.

Karadeniz Ereğli tarihinin en zorlu ve karanlık döneminden geçerken, konuşması ve toplumu aydınlatması gereken unsurların neredeyse tümünün sesini çıkarmadığı ve bu olumsuz gidişata "sessiz" kalarak dolaylı destek verdiği bir süreçte, adı Karadeniz Ereğli Çalışanlar ve Emekliler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği olan sivil toplum örgütü toplumsal konularda en önde koşmak için taşın altına elini koydu.
Çalışanlar ve emekliler başta olmak üzere ilçedeki toplumun bütününü ilgilendiren konuları dile getirmek ve toplumsal dayanışması geliştirmek amacıyla Karadeniz Ereğli Çalışanlar ve Emekliler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği törenle hizmete girdi. Kent Merkezi'nde Beyçayırı Stadına giderken Okkalı İşhanı üzerinde binasını açan derneğin başkanlığını Can Rumeli üstlendi. Rumeli açılışta yaptığı konuşmasına "Arkadaşlar biliyorsunuz ereğlimiz, sanayi istihdamı açısından, ülkenin önemli yerleşimlerinden biridir. Ülkenin en büyük demir ve çelik fabrikası ilçemizde kuruludur. Son dönemde sayısı artan tersaneler, çevrede ki boru ve profil fabrikaları ile birlikte çok sayıda çalışan ve bu işletmelerden emekli olmuş binlerce kişi aileleri ile birlikte bu şehirde yaşamaktadır" diyerek başladı ve şöyle devam etti:

DEMOKRATİK PLATFORM
"Son dönemde yaşanan küresel kriz tüm ülkeyi etkilerken, Ereğli'miz, bu kriz'in etkilerini çok daha şiddetli bir biçimde hissetmiştir. Çalışanların bir kısmının işlerini kaybetmesi, bir kısmının zorunlu olarak emekli edilmesi, şehir ekonomisini derinden etkilemiştir.
Ereğli son 1-2 yıllık periyotta hızlı kimlik değiştirmiş, çalışan, üreten canlı bir kentten, işsizler ve emekliler kentine dönüşmüştür.
Emeklilerin her geçen gün alım güçlerinin azalması, kriz nedeni ile çalışanların ücretlerinin düşürülmesi gibi etkenler, şehir esnafını, iş yapamaz, borcunu ödeyemez duruma getirmiş iflaslar başlamıştır.
Ereğli'mizde binlerce genç işsizdir ve gelecekten bir umudu yoktur, üniversite diplomalarının işe yaramadığı bir ortamda gençlik büyük bir açmaz ve çaresizlik içindedir.
Bütün bu olumsuzluklar bizlerin bir dernek çatısı altında toplanmasına neden olmuştur.
Derneğimizin amacı bu şehirde yaşayan insanların sorunlarına çözüm üretebilmek, toplumsal taleplerini, dile getirebilmek ve bütün sorunların tartışılabileceği demokratik bir platform oluşturabilmektir.
Derneğimizin Ereğli'de yapacağı çalışmaların, demokratik yaşam biçimi hem çalışma hayatına, hem de sosyal yaşama işlerlik kazandırmaya yönelik bin araç olacağı umudunu taşıyor, Ereğli kamuoyunun katkılarını bekliyoruz.

POSBIYIK SUSKUNLUĞA TEPKİ VERDİ
Çok sayıda katılımın olduğu açılışa Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık ile CHP ilçe Başkanı Yaşar Balcı'da başarı dileklerini sunarak destek verdi. Can Rumeli'den sonra konuşan Posbıyık "eski demokratik mücadeleyi yapan arkadaşları görüp eskiden yaptıklarımız hatırlayınca olaya umutla bakıyorum. Ereğli kötü günlerden geçiyor. Zonguldak'tan daha kötü bir durumda Ereğli. Metal sektöründeki kriz ve Erdemir hüsranının ardından maaşlarda indirime gidilmesi ve bu olaylara hiçbir kesimin ses çıkarmaması olumsuzluklar yarattı" dedi.
Derneğin Onursal Üyesi olarak sözlerini sürdüren Posbıyık konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
Korkum o ki Erdemir'deki çok birikimli arkadaşlar Erdemir'deki bu gelişmeler üzerine daha iyi ücretler ile gidiyorlar. Erdemir bilgi açısından noksanlıklar yaşamasın isterim. Tersanelerde maaşlar ödenmiyor ve bize geliyorlar. Biz  de yapacak bir şeyimiz olmamasına rağmen 'bu işler böyle gitmeyecek' gibi sözlerle motive etmeye çalışıyoruz.
Ereğli'de kimse konuşmuyor. Siyasi partiler, sivil toplum örgütleri konuşmuyor. Bezgin, ürkek, içine dönmüş ve duyarsız oldu Ereğli. Zaten hükümetin amacı bizi ümmet toplumu yapmak değil mi? Vatandaşları miat ettirmek ve bazı davalarla susturmak amacındalar.
Ben de her gün tehdit alıyorum. Ama ben mücadeleyi bırakmıyorum.
Ereğli eski Ereğli. Bu nedenle yolları dar, itfaiye geçemiyor. Her tarafa oto park yapsanız sorunları çözemezsiniz. Bu nedenle Ereğli'nin Subaşı'na kadar büyütmek istiyoruz. Buraya atölyeler kurdurup sektörel destek isteyeceğiz.
Alacaağzı'ndan silis çıkarılıp Düzce'ye götürülüyor ve orada 2 bin kişinin çalışacağı fabrika kuruluyor. Bu fabrika neden Ereğli'ye kurulmuyor ki. Bunun suçlusu siyasilerdir, TSO'dur. Bir siyasetçi olarak bu olaylardaki eksikliğimi ve suçumu da kabul ederek üzerime alıyorum. Ereğli'nin üzerine ölü toprağı serpilmiş, kımıldama yok. Bu derneğin kurulmasından dolayı son derece memnunum. Demokratik kurallar içinde mücadele etmeliyiz. Sesini çıkarmayanlar batacak ve geriye gidecektir. Peki efendim emredersiniz efendim diyen bölge geriye gidecektir. Mücadeleniz mücadelemdir hayırlı olsun."