Zonguldak'ta, maden ocaklarından emekli olanların tedavi gördüğü hastaneye yapılan "Madenci Köşesi" büyük ilgi görüyor.
Cumhuriyet'in ilk yıllarından bu yana yerin yüzlerce metre altında, çıplak ayaklarla ülke ekonomisine canıyla kanıyla ve alın teriyle katkı sağlayan emekli madenciler; tedavi olmak için geldiği hastanenin bir köşesinde sergilenen kömür yüklü vagon, madenci heykeli, baret, fener ve ocaklarda eskiden kullanılan eşyaları görünce kendilerini "Hey gidi günler!" demekten alamıyor.
Zonguldak maden havzasındaki ocaklarda çalışan işçilerin karşılaştıkları sağlık sorunlarına çözüm için 1936 yılında açılan Uzunmehmet Göğüs ve Meslek Hastalıkları Hastanesi, ilginç bir uygulamaya imza attı. Göğüs hastalıklarının dışında binlerce maden emeklisi bulunan kentte, İstanbul ve Ankara dışında dönemin tek 'mesleki hastane' olması özelliğini de taşıyan Uzunmehmet Göğüs ve Meslek Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Dr.Emin Palancı, "Hastanemiz bilindiği gibi Türkiye'deki 3 meslek hastanesinden birisidir. Hastalarımızın yüzde 90'ı madende çalışmış emeklilerdir. Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk vilayeti olan Zonguldak, bugün kömür ve maden işçileri sayesinde vardır. Bu güzide şehrimiz, zamanında çıplak ayakla ocak içinde çalışan madenci dedelerimiz sayesinde vardır. Bizler de hem onların bu aziz hatıralarını muhafaza etmek hem de gelecek nesillere örnek olması için böyle bir köşe açmaya karar verdik" dedi.
Hastaneye madenci köşesi açmaktaki amaçlarının emekli maden işçilerini o günlere tekrar götürmek, hatıralarını tekrar canlandırmak, günümüzün genç madencilerine de çalışma koşullarının nereden nereye geldiğini göstermek olduğunu belirten Dr. Palancı, şu çağrıyı yapıyor: "Emekli madencilerimizden istediğimiz, geçmişle ilgili ellerinde var olan resim, malzeme ve madenle ilgili tüm materyalleri madenci köşemizde sergilemek için bize getirmeleridir."
Bu arada, hastanede kronik bronşit ve meslekî hastalık (ocaklarda yutulan kömür tozunun ciğere yapışması gibi) şikayetiyle hastaneye gelen emekli madenciler, hastanenin müdavimleri arasında yer alıyor. Bunlardan Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu maden ocağından emekli Kemal Güleryüz (78), "Bu madencilik çok iyi bir duygu, memlekete gelir kaynağı.
Hastanede madenci köşesini görünce bir madenci olarak çıkardığımız kömürden gurur duyuyorum. Çok iyi bir şey, bizim için hatıra. Bunu buraya getirenden Allah razı olsun. Vatandaşa gösteriyor, işte kömür buymuş. Kömürün ocaktan nasıl çıktığını görmüş oluyor." diye konuştu.
Dilaver maden ocağından emekli Mehmet Maden(82) de emeklilik günlerini bir evde, bir hastanede geçirdiklerini anlatarak, "Eski arkadaşlarla bir araya gelip, madenci köşesine bakıyoruz. Eski günlere gidiyoruz. Hey gidi günler hey!" dedi. Kozlu ocağı emeklisi Musa Abacı(63), hastanenin kendileri için ikinci bir ev olduğunu dile getirdi.