*Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin İstanbul’da düzenlenen "Geleneksel Yıl Sonu Değerlendirme Toplantısı" İstanbul’da  başladı. Zirveye bölgemizden davetli olarak  katılan TGC Zonguldak Temsilcisi Osman Sav, TGC Kdz. Ereğli Temsilcisi Mustafa Kemal Bektaş ve Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkanı Atilla Öksüz katılımcıların tümünün  destek verdiği basının sorunları ve çözüm yollarını içeren  bir rapor sundu.

*Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, medyaya sansür uygulanmasını 'ilkellik' olarak niteledi. Arınç, medyanın sıkıntısının çözümünde üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getireceklerini belirterek resmi ilanlar konusunda ise, “Endişeniz olmasın, resmi ilanlar kesilmeyecek” dedi.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ve Konrad Adenauer Stiftung'un (KAS)   bugüne kadar 56 ilde birlikte düzenlediği ve 7 bine yakın gazetecinin sertifika aldığı Yerel Medya Eğitim Seminerleri'nin "Geleneksel Yıl Sonu Değerlendirme Toplantısı" Taksim Nippon Otel'de başladı. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın da katıldığı toplantının ilk gününde Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya,TGC Başkanı Orhan Erinç, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel ile İstanbul’dan ve Anadolu’dan 100 civarında gazeteci ve basın örgütü temsilcisi hazır bulundu.

RAPORA OLUMLU NOT

Toplantıya Zonguldak’tan TGC İl Temsilcisi Osman Sav, Kdz. Ereğli Temsilcisi Mustafa Kemal Bektaş, Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkanı Atilla Öksüz katıldı.

Zonguldak’ta yayınlanan çok sayıda yerel gazetenin sergilenip konuklara ulaştırıldığı buluşmada Zonguldak heyeti de ortak olarak hazırlamış oldukları basının sorunları ve çözüm yollarını içeren raporu toplantıda dağıttı. Katılımcılara da dağıtılan ve tam destek bulan raporda, yerel basının içinde bulunduğu sorunlar ile çözüm önerileri yer aldı.

KATILIMCILARA TEŞEKKÜR

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın da katıldığı toplantının açılış konuşmasını yapan TGC Başkanı Orhan Erinç, yerel basının sorunlarının yaygın basına oranla 3-4 kat daha fazla olduğunu belirterek, bu sorunların dikkate alınıp somut adımlar atılmasını istedi. Gerek basın özgürlüğü gerekse gazetecilere tanınan haklarla ilgili düzenlemelerin hayata geçmesi gerektiğini belirten Erinç, katılımcılara teşekkür etti.

ARINÇ'TAN  DESTEK SÖZÜ

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın da katıldığı toplantıda, basın özgürlüğü önündeki engellerle, yerel medyanın sorunları masaya yatırıldı. Toplantıda konuşan Arınç, değişen dünya şartları ve küreselleşme gibi etkenlerin, yerel medyanın önemini daha da arttırdığını söyledi.

Yerel medyanın sorunları ve gazetecilerin mesleklerini icra ederken karşılaştığı hukuki sorunlar ile gazetecilere açılan davalar gibi konularda görüşlerini açıklayan Arınç, medyanın demokratik toplumların vazgeçilmez bir unsuru olduğunu söyledi. Arınç, "Hükümet olarak Türkiye'de canlı dinamik, çok sesli bir iletişim ortamı olmasında ve demokrasimizin yerleşip kökleşmesinde yerel medyanın önemli olduğun düşünüyor ve bunun güçlendirilmesi içinde önemli çalışmalar yapıyoruz. Değişen dünya şartları ve kürselleşme yerel medyanın önemini arttırmıştır. Yaygın medyanın etki gücünün ulusal sınırları aştığı günümüzde yerel sorunların ve talepleri dile getirilmesi ancak yerel medya sayesinde mümkün olabilmektedir." diye konuştu.

“MEDYANIN SORUNU BİZİM SORUNUMUZ”

Yerel medyanın sorunlarını yakından takip ettiğini hatırlatan Arınç, "Yerel medyanın ekonomik ve teknolojik olmak üzere kalifiye iş gücünün istihdamı konusunda ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu biliyorum. Sorunları çözüme kavuşturmak için kendime bağlı kurumları ve devletin ilgili birimlerini müşterek çalışma içerisine koydum." dedi.

Medyanın sorunları ile yakından ilgilendiklerini vurgulayan Arınç, "Medyanın sorunu bizim sorunumuzdur. Eğer medyamız sorunlu ise demokrasimizde sorunludur." şeklinde konuştu.

"GAZETECİLERE AÇILAN DAVALAR

HÜKÜMETİMİZİ RAHATSIZ EDİYOR"

Yazdıkları haberlerden ve yorumlardan dolayı gazetecilere açılan davalar konusuna da değinen Arınç, "Bu durum hem şahsımı hem de hükümetimizi rahatsız etmektedir." dedi. Arınç, "Bugün bazı gazetecilere yazdıkları haberlerden dolayı bağımsız yargı tarafından soruşturmalar başlatılmış davalar açılmış ve cezalar verilmiştir. Bazı gazeteciler maalesef cezaevine girmiştir. Türkiye gazetecilerin yazdıklarından ya da düşüncelerini ifade ettiklerinden dolayı cezalandırıldıkları bir ülke değil, bütün gazetecilerin düşüncelerini özgürce ifade ettikleri bir ülke olmalıdır." şeklinde konuştu.

RESMİ İLANLAR KESİLMEYECEK

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yerel basına yönelik şikayet ve beklentileri dikkate aldıklarını, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü ve diğer kurumlar kanalıyla eğitim başta olmak üzere pek çok konuda destek vermeye devam edeceklerini söyledi. Yerel ve yaygın medyanın sorununun kendi sorunları olarak gördüklerini belirten Arınç, daha önceki yıllarda 2013 yılında sona ereceği ifade edilen Resmi İlanlarla ilgili yeni bir düzenleme yapmayacaklarını belirterek; “Resmi ilanlar konusunda endişeniz olmasın.  Resmi ilanlar kesilmeyecek. Biz Anadolu’da güçlü basın istiyoruz.  Bunun içinde devam eden çalışmalarımızın yanında yeni çalışmalarımız olacak” dedi.

DÜŞÜNCELERİNİ AKTARDI

İlk oturuma Başkanlığı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş yaptı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin önceki Başkanlarından Nail Güreli, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel, Vatan Gazetesi Yazarı Okay Gönensin basının son durumu ile ilgili düşüncelerini aktardı ve konuşmacıların davetlilerini aldı.

İLKİZ’DEN NET MESAJLAR

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Turgay Olcayto’nun yönettiği oturumda  Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Hukuk Danışmanı Avukat Fikret İlkiz, İhlas Haber Ajansı Genel Müdür Yardımcısı İsmail Ballı konuşmacı olarak katıldı.

İlkiz, “Basın ve hukuk” konularında düşüncelerini örnekler ile anlattı. İlkiz, basın yasasının çıkartıldığı süreçte endişelerini dile getirdiklerini gelinen noktada ise bu yasayı çıkaranların aynı endişeleri şimdi söylemelerinden de mutlu olduğunu vurguladı.

İlkiz, “Bu iş başladığında bu çorap örüldüğünde yaptıklarından dolayı şikayetçi iseler bu beni memnun eder. Bir taraftan da akılda tutulması gereken bir konu var. Biz bunu kanunu yapanlara yazanlara zamanında söylemiştik, “Bize korkmayın bir şey olmaz” dediler. Bugün Türkiye’deki Basın Özgürlüğünün ve gazetecilerin gelenleri yıl sonu değerlendirmesi yapıldığından dolayı durumumuz nedir bizim gösterdiğimiz fotoğraf nedir karşılaştırmak gerekir. Basın özgürlüğü konusunda yapılmış olan bu geniş çalışmaya rağmen sınırlı bir ilerleme kaydedilmişti. Türkiye’de her şeyi konuşabilirsiniz tartışabilirsiniz, her şeyin konuşulabildiği tartışılabildiği bir ortamda sınırlı bir ilerleme kaydedilmiştir. 2011 Aralık ayından başlamak üzere Ocak ayı içerisinde bizim en önemli problemlerimizden bir tanesi hapisteki gazeteciler olacaktır. 2011 yılında ifade özgürlüğü ile ilgili davalar sonuçlandığında 2011 yılının ilerleme raporuna atıf yapıldığında verilebilecek bir laf yoktur. Nefret söylemlerini haberlerinizde kullanmayınız. Bu şekilde yapılmış yayınlarla birlikte ortaya çıkan diğer sonuçlar sadece gazetecileri değil herkesi ilgilendirir. Şiddet, savaş politikası nefret söylemleri yasaktır” dedi.

İHA Genel Müdür Yardımcısı İsmail Ballı’da konuşmasında İHA’nın çalışmaları ve meslek hayatı ile ilgili çeşitli bilgiler aktardı ve katılımcıların sorularını yanıtladı. 

Program; ülkemizin çeşitli noktalarından gelen gazeteci temsilcilerinin çeşitli öneri ve görüşleri ile akşam geç saatlere kadar devam edecek.