‘FALANMIŞ DA, FİLANMIŞ DA’

“GMİS Genel Başkanı Sayın Ahmet Demirci ve Genel Sekreter Adnan Tıska, bir gazetecinin TTK’nın yeniden yapılandırılması ve üretim işçisi alınabilmesi konusundaki sorusu üzerine verdiği cevap, ne yazıktır ki, ne kurumu, ne de çalışanları memnun ve tatmin etmiştir. Sayın Başkan, açıklamasında, maalesef en az ses çıkartacağını düşündüğü memuru gözüne kestiriyor ve başlıyor aklının estiği gibi konuşmaya. Neymiş efendim, kurumda 3 binden fazla memur varmış da, bunlar çok fazlaymış da, resen emekli edilmeleri gerekliymiş de, falanmış da, filanmış da... Çalışanların hak ve hukukunu savunma adına kurulmuş düzeneğin adı, Sendikadır. Sendikalar ‘ben’ değil, ‘biz’ dediklerinde mücadelede daha güçlü olurlar. Aslında cevap vermek gerektiğini düşünmemekle birlikte en azından Sezar’ın hakkını yine Sezar’a vermek, ‘haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan’ olmamak adına; herkes iddiasını ispatla yükümlüdür. Kurumda 3 binden fazla memur olduğunu söyleyebilmek için fazlada bir matematik bilgisine sahip olmak da gerekmez. Toplama işleminde basamakları düzgün biçimde alt alta koymazsanız Sayın Başkanım böyle yalan yanlış sayıları beyan edersiniz. 

‘TOPLAM SAYI BİN 537’

Kurumda çalışan memur sayısı, bugün itibariyle tamamının toplamı bin 537’dir. Bu sayıya güvenlik görevlileri, üst düzey yöneticiler, bir sayılı cetvelde çalışanlar vs. da dahildir. ‘Bilgi olsun’ diye söylüyorum, kurumun Amasra, Karadon, Kozlu, Üzülmez ve Armutcuk’tan oluşan 5 üretim bölgesi ve merkezinde Genel Müdürlüğü bulunmaktadır. Üretimin araştırılıp geliştirilmesi için teknik, sevk ve idaresi içinde yüzlerce birim olmakta birlikte, birçok birimde eleman eksikliği, eğer gezilip gözlenirse, memur eleman eksikliği sizlerin de gözünden kaçmayacaktır herhalde. Herkes kendi işini yapmalıdır. GMİS Genel Başkanı olmak, o makamı doldurarak oturmak biz memur sendikaları olarak çok önemlidir. Emeğe saygı ve saygınlığı biz yöneticiler arasında birleştiremezsek, birlikte hareket edemezsek, bu işin sonunun nereye gideceğini biz sendikalar değil, bizi idare edenler yönlendirir. O da herkes bilsin ki, çalışanlar lehine olmayacaktır. Kurumda memur sayısı geçmiş yıllar itibariyle zaten erimiş, Sayın Başkanın ‘3 bin’ dediği rakamlardan bin 500 rakamlarına gelinmiştir. ‘O fazla, bu eksik’ demek yerine, ihtiyaç doğrultusunda işçi de, memur da alınması kurumun en acil eylem planı olması gerektiğini söylemek daha doğru olacaktır.

‘MEMUR-İŞÇİ ARASINA NİFAK SOKULMASIN’

Kaldı ki, teknik ve idari personel işlerinin yetişmesi için birimlerinde tüm gayretini göstererek çalıştıklarından amirleri tarafından takdir edilmektedirler. Sendikanın asli görevi o iş yerindeki çalışma barışını sağlamak ve çağdaş uygarlık düzeyine ulaştırmaktır, memur ve işçi arasına nifak sokmak değildir, sendikaların görevi. Sonuç olarak, Sayın Çok Değerli Genel Başkanım, afaki söylenmiş sözler sahibini ilgilendirse de, üzerinize düşmeyen konularda yapmış olduğunuz bu gerçekle uzaktan yakınlığı bile olmayan konuyla ilgili kurum çalışanları ve memur sendikaları tarafınızdan ‘bir özrü hak etmiştir’ diye düşünüyor, tüm çalışanların ekonomik, sosyal, kültürel ve mesleki hak ve de menfaatlerinin en çağdaş seviyeye çıkartılması noktasında birlikte daha güçlü olacağımızı tekrar ediyor, her kesin kendi faaliyet alanlarında sorumluluklarının dışına çıkmadan açıklamalar yapmasını hassaten rica ediyorum.”