Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Zühal Topcu, Gülüç Beldesi’nde Kadın Kolları tarafından düzenlenen programa katıldı. Gülüç girişinde konvoy eşliğinde karşılanan Topcu partililere seslendi iktidara tepki gösterdi. Seçim zamanı kadınların çağırıldığını seçim sonrası ise iş bitti yönetimi devir alıyoruz lafları ile geçiştirilen bir dönem yaşadıklarını belirten Topcu, kadınların toplumda belirli yerlere gelmesi gerektiğini ifade etti.  Türkiye’nin muhafazakar ve milliyetçi bir toplum olduğunu belirten Topcu, kadınların seçim süreci içerisinde çalınmadık kapı bırakmamasını ve partiye sahip çıkmalarını istedi.

 

“MİLLETE SAYGI DUYMUYORLAR”

Ülkenin önemli bir dönüm noktasında bulunduğu ve Ak Parti iktidarından süresinin dolduğunu söyleyen Topcu konuşmasında şu açıklamalara yer verdi: “17 Aralık tarihi ile birlikte rüşvet ve yolsuzluk soruşturması açığa çıkmıştır. Bunların bizim yüzümüze bakacak durumları kalmamıştır. 30 Mart önemli bir dönüm noktası derken bu arsızlıklarını bu hırsızlıklarını bu iktidara göstermek için önemli bir dönüm noktası. Bunlar artık bu millete saygı duymuyorlar. Önce dedi ki, ‘bana çıraklık için müsaade edin’ ettik ‘kalfalık için müsaade edin’ dedi bu millet onlara kalfalık için de etti, ‘ustalık için de dedi’ ama artık yeter diyoruz. Bu millet kararı 30 Mart tarihinde verecektir. Bu milletin sofrasındaki zeytine el, asgari ücrete el attı. Bu iktidar bu çocukların rızkına gençliğin geleceğine el attı, artık gitmesi lazım. Bizim umudumuz olan çocuklarımız, gençlerimiz için Türkiye’yi omuzlayan 10.5 milyon emekli, çiftçi, kadınlarımız için bu iktidar bitmiştir. Bizim umudumuz olan geleceğimizi tüketmiş, karartmıştır.

 

“İKİ ELİMİZ YAKALARINDA”

Türkiye’nin her birini her bir zerresi kanla sulanan topraklarını ne idiğü belirsiz insanlara peşkeş çekmiştir. İran’dan gelen 30 yaşındaki kendini ne edüğü belirsiz bir işadamının önüne paspas olurum diyen bakanlar üretmiştir. Ayakkabı kutularından bu ülkenin geleceğinin rıskı istiflenmiştir, kendi yandaşlarına. Haram zehir zıkkım olsun tabiki. Ben ahirette bütün buradaki kardeşlerimiz ile Türk milletinin gençliği için iki elimiz yakalarında diyoruz. Biz diyoruz ki inşallah bu millet teveccüh gösterirse iktidara gelir isek Genel Başkanımızın ifadesiyle nereye giderse gitsin yakasından tutup yüce divana teslim edeceğiz. Türkiye’nin artık bunlara ne verecek zırnık parası ne zamanı ne de toprağı var. Artık son sözü söylememiz gerekiyor. Bunların yaptığı ahlaksızlıklar, ayakkabı kutuları, para kasalarında, para sayma paralarından geçirdikleri paraların her bir kuruşunu bu millete vermeleri gerekiyor. 17 Aralık’tan sonra diktatörleşmeye başladı. Bu iktdidarda kalmam için yargıyı ele geçirmem lazım. HSYK kanunu dediğimiz kanunu meclisten geçirdiler diğer takımın elemanı olan sayın Cumhurbaşkanı da onu da imzaladı ve o kanun yürürlüğe girdi.

 

“YENİ ATAMALAR YAPILIYOR”

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunda yeni atamaları yapıyorlar. Bu süreçte rüşveti ve yolsuzluğu ortaya çıkaran savcıları hallaç pamuğu gibi attılar, savcıları, polisleri yerinden ettiler o da yetmedi medyaları çok fazla kontrol altına alamadılar ama bir Alo Fatih süreci yaşadık bu iktidar sayın Genel Başkanımızın yaptığı konuşmaların televizyon kanalında alt yazı olarak geçmesine bile tahammül edemediler. Alo Fatih vakası ortaya çıktı. Kendi oğlu ile yaptığı görüşmelerde unutmayın paraları eritmesi için oğluna yaptığı telefon görüşmelerinde halen daha bunları kapatmak için elinden geleni yapıyor. Kriptolu telefonlar bile dinleniyor deniyor anında Başbakanlıkta Mit müsteşarının da katıldığı toplantılar yapıyor kim yapar bunları? Çünkü bizim abdesimizden şüphemiz yok, kendilerinin şüphesi var. Kontrol edemedikleri ne vardı sosyal medya bunlar burada harekete geçiyorlar bütün bu yolsuzluğumuzu arsızlığımızı millete duyuruyorlar ne yapalım buna da sansür koyalım ve sansür yasası getirdiler. İnternette yazdıklarınızı artık sizin haberiniz olmadan eğer bir ucu iktidarın yolsuzluğuna dokunuyorsa artık silecekler. Bu anayasanın bireyin haber alma özgürlüğü ve düşüncesini paylaşma özgürlüğü maddelerine aykırı, anayasal suç işliyorlar. Bunu da uygulamaya geçirdiler mi geçirdiler ne kadar yaparsanız yapın ne kadar sansür yasası koyarsanız koyun, adalet sistemini kontrol adamını alırsanız alın, mecliste vekilleriniz yalnızca el kaldırıp indirerek herhangi bir görüş beyan etmeyerek yaptıkları vekilliklerle meclisi de kontrol altına alsanız iktidarda siz de olsanız bu milletin kocaman yüreği var.

 

“TÜRKİYE’Yİ BÖLMEYE GÖTÜRÜYORLAR”

Türkiye’yi bölünmeye götürüyor olmaları, çünkü Oslo’da yapılan pazarlıklar şuanda adım adım yerine getiriliyor. Terörist başıyla İmralı’da yaptıkları anlaşmalar şuanda eşbaşkan terörist başı aslında, AKP ile PKK beraber hareket ediyor, Türkiye’yi allah korusun PKK’ya verdikleri tavizlerle bölünme noktasına getirdiler şuanda mecliste yasalar görüşülüyor, şuanda da görüşülüyor hangi yasa görüşülüyor teröristlerin siyasete katılabilmesinin önünü açacak bu da bebek katiline kadar uzanacak. O yasalar geçiriliyor, bir diğeri özel okullarda kürtçe okullarda eğitime fırsat veren maddeler geçiriliyor, bin yıllık kardeşliğimizin temeline dinamit konuluyor. 30 Mart’tan sonra özellikle PKK’nın siyasi versiyonu olan BDP’li siyasetçilerin ifadelerini duyuyorsunuz, 30 Mart’tan sonra özerkliklerini ilan edecekler. Türkiye’nin akibeti korkunç duruma gidebilir bunun için ülkeye sahip çıkmak zorundayız. Biz kadınlar onlar 1 adım atıyorsa bizim 10 adım atmamız gerekiyor, onlar bir kapıyı iki kez çalıyorsa bizim 100 kere çalmamız lazım, çalmadan kapılar açılmıyor. Kadınların özellikle son günlerde en fazla şiddete maruz kaldığı, katledildiği ortamlarda ki AKP iktidarı ile kadına şiddet yüzde bin 400 artmıştır, bunların bütün söyledikleri hep lafta kaldı”

Topçu bir süre basına kapalı olarak partililer ile görüştü.