Merhaba Sevgili  Kurucu Genel Başkanım,

 

Aramızdan ayrılışının 21. yılında seni ve senin yolundan  giden ; Çetin Emeç ,Bahriye Üçok, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı , Necip Hablemitoğlu ve daha nicelerini minnet , saygı ve üzüntü ile anıyoruz.

Ancak bu gün size bir mektupla seslenmek yerine size bir rapor vermeyi yeğledim. Sevimsiz fakat kısa bir rapor. Hem zamanınızı almayayım, hem de az sözle çok şey ifadeye çalışayım istedim.

 

Geçtiğimiz bir yıl içinde  ,herşey geçen yıl söz ettiğim gibi ;azalmadı, aksine iyice kötüledi. Taktik taktik üstüne .

Kemal Türkler’in katili bile serbestçe dolaşıyor. Ama Mustafa Balbay hala  gözlem altında mapusta. Tutuklu desek tutuklu değil, hükümlü desek hüküm kurulmadı. Bizde ne olduğunu anlayamadık.

Bir de anlaşılmaz bir hukuk garabeti ile cinayetten ömür boyu hapisle yargılananları tutukluluk süresinin uzunluğu savı ile salıverdiler. Sonra yanlışı anlayıp tekrar toplamaya çalıştılar. Ama dökülen su kabını doldurmadı.

Dinci terör örgütleri sadece ülkemizde bu başarıları ile kalmayıp, orta doğu ülkelerinde  hükümetler devirdiler.

Birkaç gündür kuzey afrikanın gıpta ile bakılan laik ülkesi Tunus kaynamaya başladı. Ilımlı islam teraneleri ile . Peşinden Mısır’da halk ayaklandı. Sıra Suriye de mi derken  Suriye devlet başkanı şimdilik “reform” eskivi ile  rüzgardan kurtulmaya çalışıyor. Ama hala ringden inmedi. Ne zaman indirici yumruğu yer bilinmez.

 

Asıl anlatmak istediğim  o ki; Karadeniz Ereğli’mizde hiçbir yerel basın kuruluşunda siyasilerden tutun da sivil örgütlerin  hiçbirinden size ait en küçük bir demeç gelmedi. Herkes can derdinde.Malum seçimler yaklaştı kim kimin ayağını nasıl bir planla ve ne şekilde kaydıracak onun pelşinde.

Ben de özellikle bu dönem yönetim kurulumdaki arkadaşlarımla konuşup;

-Arkadaşlar , bakalım biz biraz gecikirsek bizden başkaları da Sevgili Muammer AKSOY’un ölüm yıldönümünü hatırlayacaklar mı acaba. Bu kez bekleyelim. Yoksa Muammer AKSOY hocamız bu ülkenin geleceği için boşunamı canı nı ortaya koydu. Bunu düşünmek beni kahrediyor. “ dediğimde..

-Sayın Başkan senin dediğin olsun ama bu insanlar kendileri için canını verenleri kolay kolay unutmazlar demişlerdi…

Ben de bunu bilgisayarda 30 Ocak 2011 Pazar günü yazıp hazırladım. Ancak özellikle bu gün gönderdim. Bugün ayın  1,i. Yani   Sevgili Abdi İpekçi’nin ölüm yıldönümü. Koca gazetecinin ölümünün üzerinden kocaman 31 yıl geçti.

Bakalım kimler yazıp çizecek.

Haa. Hemen söyleyeyim; kendini solda gören ve konuya eğilmeyen birkaç entel de çıkıp; “bu işler yazıp çizmekle olmuyor “ diye bizi de eleştirecekler.  Olsun varsın.

 

21 yıl sonra yaşamımızın sonuna kadar ilke edindiğimiz şu sözleri yinelemek istiyorum;

Sizden sonra çok şey değişti.Değişmeyen tek bir şey var. Ülkemize, ulusumuza ve Cumhuriyetimize olan sevgimiz ve bağlılığımız. Bunu yüreğimizden söküp atabilecek güç ile henüz karşılaşmadık, karşılaşacağımızda sanmıyoruz.

 

Bunca olan bitene karşı rahat uyuyabildiğinizi düşünmüyoruz ama yapılacakların peşinden koştuğumuzu bilmenizi isteriz.

 

 

Atatürkçü Düşünce Derneği

Karadeniz Ereğli Şubesi

Yönetim Kurulu adına

Emin Semih ÖZKÖK