Muharrem ayı dolayısıyla Kdz. Ereğli Alevi Kültür Derneği tarafından Cem Evi’nde aşure dağıtıldı. Kavaklık Mahallesi'ndeki Cem Evinde düzenlenen saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan törende konuşan Dernek Başkanı Mehmet Taştan, Kerbela'nın yasını çektikleri bu ayda tüm insanlığa barış ve huzur çağrısı yaptıklarını söyledi.
"KERBELA BUGÜN BİR SİMGE OLDU"
İmam Hüseyin'in 71 yareniyle şehit edildiğini anlatan Taştan şu ifadelere yer verdi: "Kerbela olayı aradan asırlar geçse de unutulmayacak kadar derin, anlamlı, öğreticidir. Şehitler şahı İmam Hüseyin, 71 yareniyle yoldaşıyla şehit edilmiştir. Kerbela, mazlum ve zalimin iyi ile kötünün, haklı ile haksızın karşı karşıya geldiği meydandır. Kerbela bugün bir simge olmuştur. Dünyanın neresinde olursa olsun güçlünün güçsüzü ezdiği, zalimin zulüm yaptığı her yer kerbeladır. Zalime, haksızlığa, hukuksuzluğa boyun eğmeyen, hak mücadelesi veren herkes birer Hüseyin'dir. Alevilik inancında Kerbela olayı büyük bir öneme haizdir. Hazreti Hüseyin, Yezit karşısında geri dönmeyerek iyiyi, doğruyu, haklıyı cesaretlendirmiş ve bu uğurda kendini feda etmiştir.
"VAHŞİCE KATLEDİLMEKTE"
Bugün de yezit zihniyeti devam etmekte. Din adına insanla vahşice katledilmektedir. Yezit soyu devam ettiği sürece onların karşısında sen haksızsın diyebilecek Hüseyin evlatları da var olacaktır. Bugün Aleviler üzerinde oynanan oyunların yapılan hesapların farkındayız, ancak ülkemizin birliği ve beraberliği adına gösterdiğimiz hassasiyetin ve sağduyunun da herkesin farkında olmasını istiyoruz. Yıllarca asılarak kesilerek yakılarak bugüne kadar yaşamış bir inancın mensuplarıyız. Susuz bırakılarak katledilen bir neslin devamı evlad-ı Kerbeladayız. Ya birileri yezit olmaktan vazgeçer ya da biz Hüseyin olup karşısına dikiliriz"
İnanç önderlerinden Alevi Dedesi Mustafa Dedekargınoğlu da konuşmasında Muharrem ayı ve tarihi sürecine ilişkin bilgiler verdi.
"ELİN, BELİN, DİLİN, GÖZÜN, KULAĞIN, NEFSİN ORUCU VAR"
Dedekargınoğlu özetle konuşmasında şunları kaydetti: "Oruç aç kalmak demek değildir, oruç bir insanın aklı baliğ olduktan sonra ölene kadar nefsine hakim olması demektir. Oruç sadece açlık değil tasavvufa göre elin orucu, belin orucu, dilin orucu, gözün orucu, kulağın orucu ve nefsin orucu var. Elimizde çalışmayacağız, dilimizle gaybet yapmayacağız, gözümüzle görmediğimizi söylemeyeceğiz, nefsimize hakim olacağız. Belimizde namusumuza sahip olacağız.
ASLINDA ALEVİ ORUCU DEĞİLDİR
Muharrem orucunu tutuyoruz. Altını çizerek söylüyorum muharrem orucu aslında bir alevi orucu değildir. Muharrem orucunun alevilik ile ilgisi ise şudur, muharrem orucunun aslı 10 gündür. 10'ncu gününe yani aşur gününe imam Hüseyin'in kerbele da şehit edilişi denk geldiği için aleviler bu orucu daha fazla benimsemiştir ve 12 imam aşkına bu orucu 12 gün tutmuştur. Muharrem orucu bir alevi orucu gibi kalmıştır, sahipsiz kalan orucu özünde kerbela olayından dolayı aleviler sahiplendiği için muharrem orucu bir alevi orucu olarak kabul edilmektedir ama tarihsel gerçeği böyle değildir"
KATILIM YÜKSEKTİ
Alevi kültürüne ait deyişler ve mersiyeler bağlama eşliğinde seslendirildiği tören aşure dağıtımı ile sona erdi. Etkinliğe Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Belediye Başkan Yardımcısı Ayhan Atay, Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkan Yardımcısı Adil Ateş, Alevi Kültür Derneği Zonguldak Şube Başkanı Mehmet Kaplan ve çok sayıda alevi vatandaş katıldı.
(Haber: Mustafa Kemal Bektaş)
