ÖDP Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Elçin Kınay, 2009-2010 eğitim-öğretim döneminin yine sorunlarla başladığını belirterek, "Eğitim alanı çok ciddi sorunlarla karşı karşıyadır. Bu sorunların en öne çıkanı, eğitimi giderek bir hak olmaktan çıkartan özelleştirme uygulamalarıdır" dedi.
Kınay, yazılı açıklamasında şunları söyledi;

"EĞİTİMİN MALİYETİ
VELİLERİN SIRTINA YÜKLENDİ"
"Önceki hükümetler ve özellikle AKP hükümeti döneminde doruğa ulaşmış olan piyasacı uygulamalarla devlet eğitimle ilgili kamusal sorumluluğundan yani herkese ayrım gözetmeksizin nitelikli ve parasız eğitimi sunma görevinden iyice sıyrıldı, eğitim kişilerin maddi olanaklarına göre yararlanabilecekleri bir ayrıcalığa dönüştü. Eğitim bir hak olmaktan çıkarılarak maddi gücü oranında bireylerin ulaşabildiği bir ayrıcalığa, yüksek kar getirici işlevi olan bir yatırım alanına dönüştürüldü.
Bugün eğitimin mali sorumluluğu velilerin sırtına yüklendi. Velilerin çocuklarının eğitimi için devasa miktarlarda para harcaması gerekiyor. Eğitimde özelleştirmenin somut örneklerini okullarda bağış, karne parası, kurs ücreti vb. taleplerde görmek mümkündür. Bunların yanında sınav merkezli eğitimin piyasasını oluşturan,  emek gücünün yoğun sömürüldüğü, devasa bir sermaye birikiminin gerçekleştirildiği alanlardan birisi olan dershanelere velilerin yaptığı harcamalar çok büyük miktarlara tekabül ediyor.
Eğitim sisteminde okulları şirket, öğrencileri ve velileri müşteri olarak kabul eden düzenlemeler, çıkarılan yönetmeliklerle uygulamaya konuldu. Toplam Kalite Yönetimi (Bir işletme yönetim modeli olarak, üretimin her unsurunun daha fazla kar için yeniden düzenlenmesidir.)
Okul Gelişim Modeli gibi uygulamalar, her okulu bir işletme olarak gören uluslararası sermayenin  o kurumun çalışanlarını, veli ve öğrencileri bir bütün olarak işletme mantığına hazırlama projesidir.
Eğitimde özelleştirmenin diğer adımlarından biri de apolet yasası olarak bilinen, öğretmenlerin bir kısmını başöğretmen ve uzman öğretmen olarak sınıflandıran diğer kısmını da öğretmen olarak kategorize eden ve aynı işi yapan kişiler arasında ücret eşitsizliğine neden olan uygulamadır."

"EĞİTİM KAMUSAL
BİR HİZMET ALANIDIR"
"Bütçeden eğitime ayrılan pay günden güne düşerken, gelir dağılımındaki adaletsizlik, çalışan kesimlere yönelik vergi yükü devasa boyutlardayken, kayıt dışılığın alıp başını gittiği bir ortamda sermaye kesimine ciddi bir vergi uygulanmamakta, eğitime ayrılacak kaynağın olmadığı tezi öne sürülerek eğitimin faturası halka çıkarılıyor.
Eğitim kamusal bir hizmet alanıdır. Eğitimin piyasalaştırılmasına son verilmelidir. Eğitim herkes için eşit ve parasız olmalıdır. Eğitime bütçeden daha çok pay ayrılmalı, kamunun kaynakları sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda değil, tüm toplumun insanca yaşam olanaklarını gerçekleştirmek için kullanılmalı."