Hıdırellez ya da Hıdrellez, Orta Asya, Ortadoğu, Anadolu ve Balkanlar'da kutlanan mevsimlik bayramlardan biridir. Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan Hıdırellez günü, dünyada darda kalanların yardımcısı olduğu düşünülen Hızır ile denizlerin hakimi olduğuna inanılan İlyas'ın yeryüzünde buluştukları gün olarak düşünülür ve kutlanır. Hızır ve Hıdırellezin kökeni hakkında çeşitli fikirler ortaya atılmıştır. Bunlardan bazıları Hıdırellezin Orta Asya, Ortadoğu ile Anadolu kültürlerine ait olduğu; bazıları ise İslamiyet öncesi Orta Asya Türk kültür ve inançlarına ait olduğu yolundadır. (1)

 “Şaman Gözü” (Kham Karak) kitabının yazarı olan Asu Mansur da Hıdırellez konusunda “Bereketin, Şifanın ve niyetlerin orucu” vurgusunu yaptıktan sonra “Kesici alet ele alınmaz (makas bıçak)” uyarısında bulunup şöyle diyor:


“- Hiç bir yeşil koparılmaz ve eve yeşil sokulmaz. Evin dış kapısına güneş battıktan sonra yeşil dallar toplayıp asabilirsiniz.
Apartmanda yaşıyorsanız pencerenize asıp camı açık bırakıyorsunuz. Hızır Ata tüm yeryüzünü dolaşırken sizi kolay bulması için.

- Odun, çalı çırpı eve girmez..
- Dışardan içeri su sokulmaz.
- Ve dışarı para asla verilmez.
Bunların hepsi güneş batana kadar ..

Ne yapılır?

-Evimizi ve kendimizi arındırmalıyız.

-Ateşten atlama sansınız yoksa ellerinizi bir ateş üzerinde gezdirip bedeninizi süpürür gibi temizleyebilirsiniz. (Dileklerinizi oluşturmadan hemen önce.)

-Dilekler şifa içinse taşa çizilir.
Ev, araba, toprak vb şeyler içinse çamurdan yapılır.
-Dilekler Gül ağacının dibine konur (biz gömmüyoruz) 5 Mayıs akşamı.
-Gece kavanozların ,cüzdanların vb ağzı açık bırakılır. (Bereket için)

Ve yatmadan önce ay ışığını görecek şekilde dışarı bir bardak su koyun.
(Sabah bu Suyu ağzınıza alıp yine bereketi çoğaltmak istediğiniz yere püskürtün . (Sadece bir ağız dolusu olacak)

6 Mayıs ta topladığınız bir kaç kır çiçeğini kaynatıp banyo yaparsanız şifalandırır. Çünkü 5 Mayıs gecesi tüm yeşile ve suya şifa yağıyor.”