İlçede 5 köyde 20 yetiştirici tarafından üretilen, yöredeki kestane toprağında yerli kara çilekle etkileşime girerek özgün çeşit olarak ünlenen Osmanlı çileği, tadı ve aromasıyla eşsiz lezzet sunuyor.
DAHA ÜRÜN VERMEDEN SATILIYOR
Mayıs ve haziran aylarında sabahın erken saatlerinde büyük özenle toplanarak satılan çilek, rengi ve aromasıyla kozmetikten gıdaya kadar farklı sektörlerce talep ediliyor. Osmanlı çileğinin yok olmaması için çaba gösterdiklerini ve fide yetiştiriciliğini destekleyerek soruna çözüm bulduklarını belirten Osmanlı Çileğini Yaygınlaştırma ve Üreticiyi Koruma Derneği Mali Sekreteri Şaban Çetinkaya yaptığı açıklamada, çileğin daha ürün vermeden tarlasında satışının yapıldığını söyledi.
GEÇTİĞİMİZ YIL 2 TON
100 Yılı aşkın zamandır yetiştirilen çileğin kentin sanayi kenti olması nedeniyle 1980'li yıllardan sonra üretiminin azaldığını anlatan Çetinkaya, “Bize özgü Osmanlı çileğimiz olgunlaşmaya başladı. Daha önceki dönemlerde azalarak yok olduğunu söylediğimiz Osmanlı çileğinde bu azalmanın önüne geçtik. Geçtiğimiz yıl 2 ton civarında bölgede yetişen Osmanlı çileği bu yıl biraz daha artış gösterdi ve bölgemiz adına hatta ülkemiz adına son derece sevindirici bir gelişme.
“BU KADAR TALEP GÖRÜYOR, YETİŞTİRMELİYİZ”
Amacımız Osmanlı çileğinin tekrar eski konumuna ulaşmasını sağlamaktır. Osmanlı çileği sadece bu kent için değil ülkemiz için de son derece önemli bir üründür. Ekonomiye mutlaka kazandırılmasını ısrarla söylüyoruz. Çünkü daha bahçede ürün olgunlaşmadan müşterisi tarafından satın alınıyor. Bu kadar talep gören bir ürünü yetiştirmeliyiz, kapasitesini arttırmalıyız. 2 tonun üzerinde olması beklenen Osmanlı çileği satılmış durumda.
BELEDİYEDEN TAM DESTEK
Ereğli Belediyesi, Osmanlı çileğinin yaygınlaştırılması için tam destek verdi. Bizler için son derece önemli. Çileğin tescilli hale gelebilmesi için adım atıldı, hem tescillenecek hem de fide üretimindeki kapasiteyi daha da arttıracağız. Çilek üretimi gerçekleştiren ve gerçekleştirmek isteyen çiftçilerimize dağıtacağız. Dernek olarak ciddi çalışmalar içerisine girdik Batı Karadeniz Kalkınma Ajansına Osmanlı çileğinin arttırılmasına yönelik proje hazırladık, kabul edildi. Proje kapsamında 30-35 üreticimize eğitim verdik, alt yapı çalışmalarına hız verdik.
Kanayan yaramız var yurt içi ve yurtdışından çok büyük talep olduğunu hatırlatan Çetinkaya, “Özellikle İstanbul bölgesinden ciddi destekler gelmeye başlandı. Yaklaşık 2 tona yakın üretim var ancak 20 ton sadece 1 firma bizden bunu istedi. Üretimimiz yeterli düzeyde olmadığı için bu taleplere karşılık veremiyoruz. Bölgenin her boş toprağında Osmanlı çileği üretilse bunun satılamama gibi bir durumu yok” dedi.
“DAHA FAZLA DESTEK OLUNMALI”
Kocaali Mahallesi’nde 4 dönümlük alanda 35 yıldır çilek yetiştiren Ayşe Keskin (55) de Osmanlı çileğinin bir geçim kaynağı olduğunu, pazara inmeden ürünün alıcı bulduğunu belirterek, “Kokusu tadı ve aroması ile farklı bir ürün. Yıllardır üretiyoruz ve satışını yapıyoruz. Daha kış ayında bile Osmanlı çileği için bizlerden ürün isteyenler oldu. Keşke bu ürüne daha fazla sahip çıkılsa daha fazla destek olunsa” sözleri ile konuştu.
(Haber: Mustafa Kemal Bektaş)
