CHP Zonguldak 1. Sıra Milletvekili adayı Prof.Dr.Mehmet Haberal, 1 Haziran 2011 tarihinde tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevinde yazdığı yazıyı Gazeteniz Önderin merkez bürosuna da ulaştırttı. Haberal imzalı oğlu Kemal Haberal aracılığı ile Önder Gazetesi'ne gönderilen yazıda, Prof.Dr.Mehmet Haberal, Zonguldaklılara şöyle seslendi.
Değerli Zonguldaklılar,
Uzun yıllar ekmeğinizi yapıp, hem sizlere yediren hem sizle birlikte yiyen suyunu sizle birlikte için ve içinizden gelen bir kişi olarak size özgürlüklerime el konulan Silivriden mektup göndermek yerine sizle elbette yüz yüze konuşmak isterdim. Burada özgürlüğüme sahip değilim ama şükürler olsun burada olmama karşın hala vatanım var ve her zaman da var olacaktır. Bu aziz vatanı önce işgalci düşmanlarla sonra da yokluklarla savaşarak kuran ve tertemiz bir biçimde bize emanet eden eşsiz Atatürkümüzü onun arkadaşlarını ve aziz şehitlerimizi her zaman olduğu gibi şimdi bir kez de burada yeni şükranla ve rahmetle anıyorum. Ülkemize ve halkımıza yeniden hizmet edebileceğim günlerime kısa bir süre sonra kavuşacağıma, yüceler yücesi Allahın emri olan ADALETin daha fazla geciktirilmesine olanak verilmeden gerçekleşeceğine içtenlikle inanıyorum.
Değerli Zonguldaklılar,
Zonguldak, özellikle doğu Karadenizliler için adeta bir kurtuluş şehriydi. Aramızdan 21 Ocak 2010 tarihinde ayrılan ve kendisine veda edemediğim gibi bu son yolculuğunda bile bulunmama izin verilmeyen merhum babam Yaşar Ali Haberal, 1948 yılında Zonguldaka gelmiş ve Çatalağzında kuruluşu o tarihlerde tamamlanmakta olan Işıkveren santralinde çalışmaya başlamıştı. Orada çalıştığı yıllarda öğrenimini de tamamlamış, Zonguldak Ticaret Lisesinden mezun olmuş ve sonra da Zonguldak Sosyal Sigortalar kurumunda memur olarak çalışmaya başlamıştı. Ben Zonguldaka 4 Eylül 1954 tarihinde beşinci sınıfa geçmiş bir ilkokul öğrencisi olarak geldim. İlkokulu doğum yerim Rize Pazar ilçesinin Subaşı Köyümde başlamıştım. İlk iki sınıfı teyzemlerin misafir odasında üçüncü ve dördüncü sınıfı da devletin bizim mahallemizde yaptırdığı benim de bir metreküp taş taşıdığım ilkokulda zaman zaman da ancak odun ateşinin ışığında ders çalışarak tamamladım. Zonguldaka geldiğimde babam, Gazi İlkokuluna kaydımı yaptırdı, öğretmenimiz Meliha Hanımın okula uyum sağlamamda çok emeği olmuştur. Kendisini her zaman rahmet ve şükranla anıyorum. Mayıs 1955 tarihinde İlkokulu bitirdim. Halamın eşi merhum İsmail Şanala ait olan ve bugün ekmek satış bayisi olan o zamanki Hemşin Fırını nda tezgahtar yardımcısı olarak çalışmaya başladım daha sonraki günlerde Soğuksudaki fırını satın aldık ve adını da Kurtuluş Fırını koyduk ikinci çalışma yerim burasıdır. Orada tezgahtarlık, çıraklık, bakkallara ekmek taşımak dahil ne gerekirse yaptım. Bu arada Gazi İlkokulu bitirdim ve Mehmet Çelikel Lisesinin ortaokul bölümüne kaydımı yaptırdım. Daha sonra da lise bölümüne devam ettim, lise öğrencisi olduğum yıllarda hem okudum hem de fırında görev aldım. Mehmet Çelikel Lisesinde öğretmenlerimiz bizlere mükemmel yetiştirdiler. Bize sadece bilgi vermekle kalmadılar, sosyal, kültürel ve spor faaliyetleriyle ve de şahsen ilgilenerek bizleri, kelimenin tam anlamıyla hayata hazırladılar Bugünlerdeki başarıları elbette ki önce Allaha sonra bu öğretmenlerimize borçluyum. Bu nedenlerle önce 1938de bu liseyi yapan merhum Mehmet Çelikel ve aramızdan ayrılan öğretmenleri de rahmetle ve minnetle anıyorum. Halen yaşamını sürdüren ve zaman zaman da ellerini öpme fırsatı bulduğum değerli öğretmenlerimi saygıyla anıyorum. Keza gerek ilkokul gerek orta ve lisede sıraları paylaştığım sınıf arkadaşlarım, sosyal ve kültürel faaliyetler sporda beraber top oynadığım devre arkadaşlarımdan da aramızdan ayrılanları rahmetle anarken yaşamını sürdürenlere de sağlık ve mutluluklar diliyorum. Bu zaman diliminde babam da memuriyetten ayrılmış işimizin başına geçerek bir yandan işimize daha çok hizmet vermemizi sağlamış bir yandan da Fırıncılar Derneği Başkanlığı, Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı ve CHP Zonguldak İl Yönetim Kurulu üyeliği yaparak Zonguldakın ticari, toplumsal ve siyasal yaşamında da görev almıştı. Mehmet Çelikel Lisesini 1961 yılında bitirdim ve aynı yıl dereceyle Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesine girdim. 30 Haziran 1967 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldum, Temmuz 1967 yılında da Hacettepe Hastanesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalında uzmanlık ihtisasına başladım. O günlerden başlayarak bilimsel, kültürel ve sosyal faaliyetleri ülkemiz ve uluslar arası düzeyde sürdürürken her zaman Zonguldaktan gelen talepleri de karşılıksız bırakmadım, çözmeye gayret gösterdim. Özellikle 1993 yılında kurmuş olduğum Başkent Üniversitesiyle Zonguldak Karaelmas Üniversitesini sağlık ve eğitim alanındaki işbirliği ve daha sonra 2004 yılında kurmuş olduğum Kanal B Televizyonunda tanıtım programlarının Zonguldaka katkı sağladığına inanıyorum. Bunler elbette yeterli değildir. Bana göre Zonguldak, İç Anadolu Bölgesinin denize açılan kapısı olmalıdır. İnşallah bu da atadan, dededen ve babadan yadigar ülkemizin belkemiği diye düşündüğüm ve CHP Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlunun söyledi halkın iktidarında gerçekleşecektir.
Hep beraber 7 gün 24 saat çalışarak, inanarak ve öncelikle ülkemizin bütünlüğüne toz kondurmamaya özen göstererek. Zonguldaklı tüm hemşerilerime en içten sağlık, mutluluk, sevgi ve selamlarımı iletiyorum.
Prof.Dr. Mehmet HABERAL (1 Haziran 2011)
5. BLOK B9 K.
SİLİVRİ İSTANBUL
PROF.DR.MEHMET HABERAL'IN FOTOĞRAF ARŞİVİNDEN...