Uzmanlar, son yıllarda artış gösteren intihar vakalarında aile içi iletişim eksikliği ve boğucu nem gibi iklimsel faktörlere dikkat çekiyor.

Zonguldak’ta, günlük asayiş raporu verilerine göre, günde ortalama 5 kişi intihar girişiminde bulunuyor. Bu sayı bazı günler 10’u aşıyor. İntihara teşebbüs vakalarının bir bölümü ise ölümle sonuçlanıyor. Durumu değerlendiren Zonguldak Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürü Psikolog Remzi Karakaya(46), "Bireyi intihar düşüncesine sevkeden birçok nedeni söylemek mümkündür. İntihar sadece kişinin ruhsal durumundan kaynaklanmaz. İçinde yaşanılan coğrafi iklim de dolaylı yoldan etkiye sahiptir. Örneğin şehrin havasının aşırı derecede nemli olması insanlarda sıkıntı ve bunalım gibi duyguların oluşmasına neden olabilir." dedi.

AİLE İÇİ İLETİŞİMİN ÖNEMİ
İntihar eğilimli kişilerin genelde aile içi iletişiminin de zayıf olduğuna dikkat çeken Karakaya, "İletişimin zayıf olduğu ailelerde, bireyle aile arasındaki diyalog zorunlu hallerin dışında yok denecek kadar azdır. Aileyle birlikte geçirilecek zaman tv, internet, bilgisayar oyunlarına ayrılmıştır. Aile içi iletişimle ilgili Devrek’te ortaöğretim öğrencileri arasında bir anket düzenledik. Bu anketin sonucunda azımsanmayacak oranda öğrencide özgüven eksikliği olduğunu; değersizlik, utangaçlık kendinden nefret etme, aşağılık kompleksi gibi duyguları yaşadıklarını gördük. Bu bireylerin yarının yetişkinleri olacağı unutulmamalıdır." diye konuştu.

Ailelerin çocuklarıyla daha fazla vakit geçirmesi ve onlara kaldırabileceği oranda sorumluluk vererek özgüven oluşumuna destek olması gerektiğinin altını çizen Karakaya, şunları söyledi: "Ailelerin çocuklarına ‘her koşulda biz yanındayız, seninleyiz ve sen değerlisin’ mesajını vermesi de son derece önemlidir. Çocuklarda uyku düzensizliği, mutsuzluk, yaşamdan zevk almama, amaçsızlık, karamsarlık, hayatın bir yük olarak görülmesi gibi durumlar gözlemleniyorsa mutlaka bir uzmandan yardım alınması gerekiyor."

İntihar eğilimi olan yetişkinlerin nedenlerine bakıldığında, geçim sıkıntısı, aile içi şiddet, iş bulamama, hayattan tatmin olmama, günlük yaşamın getirdiği stres, kendini boşlukta görme gibi daha da çoğaltılabilecek nedenlerin yer aldığını ifade eden Karakaya, "Bu durumun geçici olduğunun bilinmesi, hayatın zorlu ama bizlere verilmiş çok güzel bir armağan olduğunu unutmamak gerekir." şeklinde konuştu.