Hukukçuların başlattığı “Hukuk İstiyoruz” kampanyasına Atatürkçü Düşünce Dernekleri de tam destek veriyor.

 

ADD Genel Yönetim Kurulu Üyeleri olarak, Üniversitelerimizin, Atatürk ilke ve devrimlerinin uygulanmasında taraf olması gerektiğine inanıyoruz. Bunları uygulayan rektörlerimize ve öğretim elemanlarımıza karşı yapılan hukuksuzlukları ve adaletsizlikleri dikkatle takip ediyor ve toplumun bu konudaki rahatsızlıklarını da paylaşıyoruz.

 

Atatürkçü Düşünce Derneği Kdz. Ereğli Şubesi tarafından yapılan açıklamada, “Akademisyenlerin imzaya açmış olduğu “Hukuk İstiyoruz” başlıklı bildirisine yürekten katılıyoruz ve imzalarımız ile destekliyoruz. (www.hukukistiyoruz.com )” denildi. Ülkenin önemli bir süreçten geçtiği,  Anayasal düzenin, Cumhuriyetin değerlerini savunup sürdürmeye, geliştirmeye çalışan, Atatürkçü, aydın, yurtsever ve çağdaş rektörlerin tutuklanmış olmalarından büyük rahatsızlık duyduklarını ifade eden ADD “Bu aydınlarımızın haklarında uygulanan hukuksuzluğun bir an önce son bulması, tahliye edilmeleri ve özgür kalmaları gerekmektedir. Tüm yaşamını bilime, çağdaş eğitime, toplumun aydınlanmasına adamış bulunan rektörlerimizin ve öğretim elemanlarımızın insan haklarına ve hukuka aykırı bir şekilde işlem görmelerinden büyük rahatsızlık duyuyoruz” sözleriyle görüşlerini açıkladı. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin yazılı açıklaması şöyle: Soruşturma usulüne uyulmadan, ifade için çağrılmadan, evlerinin ve iş yerlerinin aranmasını, sağlıklarının hiç dikkate alınmamasını, üniversitelerin bir suç yuvası gibi görülüp aranmasını, üniversitelerin seçkin öğretim elemanlarının ve yöneticilerinin terör suçlusu gibi gösterilmeleri bilim insanına yapılan en ağır bir hakarettir. ADD Genel Yönetim Kurulu Üyeleri olarak, Üniversitelerimizin, Atatürk ilke ve devrimlerinin uygulanmasında taraf olması gerektiğine inanıyoruz. Bunları uygulayan rektörlerimize ve öğretim elemanlarımıza karşı yapılan hukuksuzlukları ve adaletsizlikleri dikkatle takip ediyor ve toplumun bu konudaki rahatsızlıklarını da paylaşıyoruz. Demokrasi herkesin düşüncelerini rahatça ifade ettiği bir rejimdir. Çağımızda ifade özgürlüğü en temel insan haklarından biridir. Bilimin, basının, aydınların ve toplumun susturulmasıyla demokrasimiz geliştirilemez ve kökleştirilemez. Sırf düşüncelerinden ve ifadelerinden dolayı, tutuklanmış bulunan aydınlarımızın uzun süreden beri iddianame düzenlenmeden tutuklu kalmaları devletimizin saygınlığını zedelemektedir. Ayrıca demokrasimiz de yara almaktadır. Tutuklanan rektörlerimiz, subaylarımız, gazetecilerimiz, yazarlarımız, aydınlarımız, Atatürk Cumhuriyetini, laik düzeni korumaya ve yaşatmaya çalışmışlar, Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda çağdaş eğitim vermeye özen gösteren, ülkemizin aydınlık geleceği için halkımızı bilgilendirmeye büyük gayret sarf eden kişilerdir. Onlar, Laik Cumhuriyeti yıkmak için değil, yaşatmak için çalışmışlar, laik cumhuriyetin, demokrasimizin ve sosyal hukuk devletinin gelişmesine, üniter yapımıza ve tam bağımsızlığımıza büyük katkı koymuşlardır. Bu nedenle, Atatürkçüler olarak geleceğimize daha güvenle bakabilmek, laik cumhuriyetimizi, demokrasimizi kökleştirebilmek adına, hukukun egemen olduğu bir düzen yaratılması için, hukuk devletinin hakim kılınmasını istiyoruz ve bekliyoruz.

Bu düşüncelerimiz çerçevesinde hukuka ve usule aykırı bir şekilde soruşturma geçiren Atatürkçülerin, rektörlerimizin, öğretim elemanlarımızın, gazetecilerimizin ve tüm aydınlarımızın tahliye edilmelerini ve özgürlüklerine kavuşmalarını diliyoruz.”