Hastanelerde iki gün boyunca acil servisler dışında tüm birimler stop etti.

SAĞLIK RANT KAPISI MI: Hastalar “müşteriye”, sağlık çalışanları ise, bu piyasacı mantığın düşük ücretle, güvencesiz, uzun süreli, acımasızca çalıştırılan “elemanlarına” dönüştürülmek istenmektedir. Dolayısı ile sağlık hakkına yönelik saldırılara karşı durmak, sadece sağlık emekçilerinin değil, sağlık hizmetinden faydalanan tüm vatandaşlarımızın görevidir. Çünkü sağlık hizmetini ticarileştirmek; en temel insan haklarına aykırılık oluşturmaktadır.

*Ankara'da düzenlenen ve 30 bini aşkın sağlıkçının katıldığı  "Çok Ses Tek Yürek" mitingi ile taleplerini haykıran Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçileri Sendikası (SES),  bu kez de üretimden gelen gücünü kullanarak acil dışındaki tüm hizmetleri durdurdu. Kdz. Ereğli’deki Devlet Hastanesi önünde toplanan sağlık emekçileri “Susma sustukça sıra sana gelecek” sloganları eşliğinde okuduğu bildiriyle seslerini bir kez daha duyurmaya çalıştılar.

Sendikanın Zonguldak Şube Sekreteri Zeki İbik iktidarın taleplere kulak tıkadığını belirterek iki gün boyunca “acil haller dışında sağlık hizmeti sunmayacağız ve yaşamsal taleplerimizi yeniden ileteceğiz, yine ciddi bir uyarıda bulunacağız” dedi.

İbik, tüm emekçilerin AKP iktidarına öfkesinin her geçen gün arttığını da belirten açıklamasında şöyle konuştu:

SAĞLIK HİZMETİ METALAŞTIRILDI

Sağlık hizmetleri piyasalaştırılarak, hastalar “müşteriye”, sağlık çalışanları ise, bu piyasacı mantığın düşük ücretle, güvencesiz, uzun süreli, acımasızca çalıştırılan “elemanlarına” dönüştürülmek istenmektedir. Dolayısı ile sağlık hakkına yönelik saldırılara karşı durmak, sadece sağlık emekçilerinin değil, sağlık hizmetinden faydalanan tüm vatandaşlarımızın görevidir. Çünkü sağlık hizmetini ticarileştirmek; en temel insan haklarına aykırılık oluşturmaktadır.  Anayasal güvence altında olması gereken sağlık hizmeti artık metalaştırılmıştır, alınan-satılan bir mal haline getirilmiştir. Seçimden sonraya kurnazca bekletilen “kamu hastane birlikleri yasası” ile, sağlığın kamusal kutsallığı yerle yeksan edilecektir.  Bu birlik yasasına karşı durmak tarihsel bir görevdir.

Sağlık çalışanları  uzun süredir giderek artan oranda, gerçek anlamda sağlık hizmeti sunmak yerine, sadece ve sadece hastalarına "bakmaya" zorlanan koşullarda hizmet üretmeye devam etmektedirler. Bu yöndeki taleplerimizde ne yazık ki siyasal iktidar tarafından inatla dikkate alınmamıştır. Bu nedenle giderek olumsuzlaşan koşullar nedeniyle, sağlık çalışanları seslerini yükseltmek için; 19-20 Nisan tarihlerinde acil haller dışında çalışmayacaklardır… Bugün nasıl performansa dayalı döner sermaye çarkına inat sağlık hizmeti verirken yüreğimizi ortaya koyuyorsak, sağlık hakkı ve emeğimiz için 19-20 Nisan’da yüreğimizi ortaya koyuyoruz. Bizler; erişilemeyen sağlık hizmetini, “erişilebilir kılmak için”  bu görevi gerçekleştirip, grev yapıyoruz. 

TORBAYLA GASP ETTİLER

Yıllarca yürütülen mücadeleler sonucunda kazanılmış haklarımızı “torbalayarak” gasp edenler torbalarıyla da yetinmeyip, olağanüstü hal koşullarında istenen Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisini isteyen AKP, kazanımlarımızı hepten bitirmeye hazırlanıyor. Bütün bunlara dur denmek için; erişilebilir, ücretsiz, katkısız, parasız sağlık hizmeti için işte grevdeyiz… Tüm vatandaşlarımızı; sahip olduğumuz ve olacağımız haklarımızın korunması için duyarlı olmaya çağırıyoruz. Seçime dayalı popülist politikalarla göz boyama ustalığına girişen iktidarı; halkın ve çalışanların seslerine kulak vereye çağırıyoruz.

İKTİDARIN KADROLAŞMASI

Pervasız bir karolaşma çabası içerisinde olan iktidar; kamu işyerlerinde yıllardır biriktirilen emeğe ve çalışma disiplinine olabildiğince saldırmaktadır. Hastanemizde de son birkaç aydır böylesi bir kadrolaşma çabası izlenmektedir. Gerek ek ödemelerde, gerekse de birimler arası yer değiştirmelerde iktidara yakın sendikanın “ben yaptım oldu” mantığıyla sergilemiş olduğu, çalışma huzurunu bozan ilkesizlikleri halen yaşanmaktadır. Hiçbir dönemde hekimler ve sağlık çalışanları bu denli mağdur edilmemişti. Artık bütün bunlara dur demenin vaktidir.