Zonguldak Eğitim-Sen’den gönderilen KESK’in açıklamasında,  Türkiye genelinde başlatılan “Yoksulluğa, İşsizliğe, Güvencesizliğe Karşı Birlikte Mücadele” programı kapsamında KESK Zonguldak Şubeler Platformu üyeleri ihraç edilen KESK üyeleriyle birlikte “OHAL İnceleme Komisyonu lağvedilip hukuksal süreç başlatılsın” konulu metnin Zonguldak PTT Müdürlüğünden Cumhurbaşkanlığına faksla gönderildiği bildirildi.

 

İhraç edilen KESK üyelerinin, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu’nun savunma hakkı ve adil yargılanma hakkı başta olmak üzere Anayasa ile teminat altına alınan temel haklara aykırı olarak oluşması ve çalışmalarını yürütmesi nedeniyle Kamu Denetçiliği Kurumu Başkanlığına – Ombudsman’a da başvuru yaptıklarının da belirtildiği açıklama şöyle:

 

KESK Zonguldak Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hayri Anıl Çetin PTT Müdürlüğü önünde yaptığı açıklamada hukuksuzca ihraç edilen KESK üyeleri görevlerine iade edilinceye kadar mücadele edeceklerini söyledi. 

 

Cumhurbaşkanlığına gönderilen faks metni şöyle:

 

T.C. CUMHURBAŞKANLIĞINA

Türkiye Cumhuriyeti ulusal hukuk sistemi içerisinde mevzuatça belirlenmiş bir yargı mercii olmayan ancak OHAL KHK’ları ile ihraç edilmiş yüz binlerce kamu emekçisinin ihraç başvurularını değerlendirmek ve karar altına almakla yetkilendirilmiş olan OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonu’nun, aşağıda maddelendirilen gerekçelerle lağvedirilerek, öncelikle KHK ile ihraç tüm kamu emekçilerinin görevlerine iadesine, hakkında suça bulaştığı iddia edilen kamu emekçileri hakkında ilgili hukuki işlemlerin hukuk sistemimizde yer alan yetkili merciiler marifeti ile yürütülmesine ve devamı ile gerçekleşecek ihraçlarda iptal davalarının Türkiye Hukuk Sisteminde yetkili Mahkemeler aracılığıyla yapılmasına karar verilmesi gerekmektedir.

·      OHAL KHK’sı ile gerçekleşen ihraçların hiç birinde kamu emekçilerine savunma hakkı tanınmamıştır. OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonu çalışma usul ve esasları doğrultusunda incelediği ve incelemekte olduğu dosyaların hiç birinde başvurucular halen ne ile suçlandıklarını bilmemektedirler. Bu hali ile komisyonun varlığı uluslar arası sözleşmeler, Anayasa ve ilgili mevzuatlarda yer alan savunma ve adil yargılanma hakkına engel teşkil etmektedir.

 

·         Çalışma esaslarına göre OHAL İnceleme Komisyonu, incelemelerini “terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı” yönünden yapar. İlk yayınlanan KHK’dan bu yana Anayasanın en temel ilkesi olan hukuk devleti ilkesi görmezden gelinmektedir. Herhangi bir kişi Devletin Kurulmuş Mahkemelerinde yargılanmadıkça suçlu, fail, yasa dışı bir örgüte iltisak sahibi, aidiyete sahip ilan edilemeyeceği açık ve net iken bu temel kriterin daha Komisyon eli ile görmezden gelinmesi başvurucuların adalet beklentilerini boşa çıkarmaktadır.

 

·         Komisyon etkin ve denetlenebilir bir hukuk yolu değildir. İhraçlara ilişkin başvuruları ele alması ve sonuçlandırması dosya yoğunluğundan ötürü yılları bulmakta, mağduriyet sürelerini uzatan bir hale bürünmektedir. Komisyonca itirazları hakkında olumlu karar verilen kişilere bile tam bir onarım ve tazminat garantisi yoktur.

 

·      Komisyona başvuru yapan başvurucuların dosyalarının hangi aşamada olduğuna ve içeriğine dair karar açıklanana kadar herhangi bir bilgi alamamaktadır. Bu anlamıyla OHAL İnceleme Komisyonunun karar vermiş olduğu dosyalar da dâhil olmak üzere hiçbir aşamada açık ve şeffaf bir faaliyet yürütmemektedir.

 

KESK üyesi olarak belirttiğim gerekçelerle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonun lağvedilerek, ihraç tüm kamu emekçilerinin görevlerine iadesi ile sosyal, ekonomik ve özlük haklarımızın tam tazmini için Cumhurbaşkanlığınızın ilgili yasal süreci başlatması talebinde bulunuyorum.