KESK'e bağlı Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Orhan Yılmaz, 15 Ağustos'ta başlayacak toplu görüşmelerine tepki göstererek, "Bu oyuna son vermek, toplu görüşme masasını reddetmek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve iç hukukumuzun bizlere tanıdığı hakkı kullanmak, toplu görüşme değil, toplu sözleşme ve gerekirse grev yapmak bizlerin elindedir" dedi.
Yılmaz, yazılı açıklamasında şunları söyledi;
"TOPLU GÖRÜŞME BİR ALDATMACADIR!"
"AKP, kamu emekçilerin toplu sözleşme hakkını gasp ederek, tabela sendikaları ile toplu görüşme metinleri imzalamayı gelenek haline getirmiştir. Hak arayan, emeğinin onuru için meydanlarda "Krizin bedelini ödemeyeceğiz" diye haykıran emekçilere copla, gazla, panzerlerle saldırmayı marifet haline getirmiştir.  Yüzde 4,5'luk yarıyıl zammı AKP ve yandaş sendikaların her yıl iştahla sergiledikleri 'toplu görüşme' oyununun doğal sonucudur. Buradan emekçilerin hakkı için sokağa çıkacağına 'evde oturma pazara çık' kampanyalarıyla sermayeye destek çıkan yandaş sendika Kamu-Sen ve sırtını hükümetin partizan kadrolaşmasına dayamış Memur-Sen üyelerine sesleniyorum. '2010 yılı için kamu çalışanlarına Maliye Bakanlığı yetkililerinin ön gördüğü zam oranı yüzde 5,6 olarak açıklanmıştır. 15 Ağustos tarihinde başlayacak olan 'toplu görüşme tiyatrosu'na bu yıl katılacak olan Memur-Sen Genel Başkanı, bu rakama imza atmayacağını söyleyerek sözüm ona tavrını ortaya koymuştur. Ama neye imza atacağı konusunda ise bizim öngörümüz vardır. Toplu görüşmelerin bitiminde bundan önce her yıl o masaya 15 gün boyunca oturup hiçbir şey almadan yalnızca verilenle yetinenlerin yaptığı gibi verilenin yüzde 0,1 puan üstünde bir maaş zammını zafer olarak açıklayacaklardır. Yani Maliye Bakanlığı yüzde 5,6 verirken toplu görüşme sonucunda yüzde 5,7 veya yüzde 6'lık zammı büyük bir kazanım olarak dillendirilecektir. Ancak bu oyuna son vermek, toplu görüşme masasını reddetmek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve iç hukukumuzun bizlere tanıdığı hakkı kullanmak, toplu görüşme değil, toplu sözleşme ve gerekirse grev yapmak bizlerin elindedir. Yoksa bu ortaoyunu bundan önce olduğu gibi bundan sonrada böyle devam edip gidecektir. 'Toplu İş Sözleşmesi Yoksa Grev Var' diye 15 Haziran'da İzmir'de, 20 Haziran'da Ankara'da meydanlarda haykırdığımız uyarımızı bir kez daha tekrar ediyoruz. Özgür, demokratik, barış içinde bir ülkede emeğimizin hakkıyla yaşamak için insanca ücret istiyoruz. Kardeşliğin, emeğin, dayanışmanın, özgürlüğün,  temel değerler olduğu bir ülke istiyoruz."