KESK'e bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyeleri, dün Zonguldak Devlet Hastanesi önünde toplanarak basın açıklaması yaptı.
SES Şube Başkanı Halil Karagülmez, Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS) İl Temsilcisi Engin Kök ile SES yöneticileri ve üyelerinin katıldığı toplantıda, SES Basın Yayın Sekreteri Yelda Vural'ın okuduğu açıklamada şu görüşlere yer verildi;

"ORTA OYUNUNDA
FİGÜRAN OLMAYACAĞIZ"
"Yeni bir toplu görüşme döneminin eşiğindeyiz. Yetkili sendikalar belirlendi. Toplu görüşme dönemine grevli ve toplu sözleşmeli sendika hakkımızın hükümet tarafından inkar edildiği koşullarda giriyoruz. Bu yüzden KESK ve KESK'e bağlı sendikalar olarak bu ortaoyununun figüranı olmayacağımızı bir kez daha ilan ediyoruz. Gerek sendikamıza, gerek farklı sendikalara üye olan tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini, bu sürecin uzaktan izleyicisi değil; sıkı takipçisi ve öznesi olmaya çağırıyoruz. Kamu emekçilerinin öz örgütü olan SES ve bağlı olduğumuz konfederasyonumuz KESK kurulduğu günden bu yana tüm emekçilerin ve ezilenlerin ortak çıkarları doğrultusunda hareket etti. Hiçbir iktidarın kapıkulluğunu yapmadı, yanaşma mantığıyla örgütlenme çalışması yürütmedi."

“PAZARA NASIL ÇIKALIM?"
"Gelelim krize ve kriz koşullarına. Kriz bizi teğet geçti mi? Emekçilere sorarsanız, koca bir hayır! Sermayenin krize karşı bulduğu çözüm nedir? 'Evde durma, pazara çık!' Peki, sağlık ve sosyal hizmet çalışanları gerek sermaye örgütlerinin sözcülerine, gerek sermaye örgütlerinin payandası gibi davranan kendi sendikalarına sormazlar mı? Tamam, evde durmayalım, pazara çıkalım da hangi parayla? Zonguldak genelindeki pek çok hastane ve İl Sağlık Müdürlüğü tarafından iki-üç aydır ödenmeyen ya da ödenemeyen döner sermayelerle mi? Yoksa iki yıldır toplu görüşme döneminde KESK dışındaki konfederasyonlar tarafından teklif edilip imza atılan; sonrasında da basının önünde ikiyüzlülükle karşı çıkılan yüzde 2.5-3'lük zamlarla mı?"

"DÖNER SERMAYE YÖNETMELİĞİ NEREDE?"
"Hiç kimse sağlık emekçilerini kandırmaya, günlük söylem ve politikalarla günü kurtarmaya kalkmasın. 'Keser döner, sap döner; gün olur hesap döner' demiş eskiler. Çalışanlara döner sermaye ek ödemelerinin başladığı günden bu yana sürekli uyardık. 'Döner sermaye uygulaması eşitsizliği daha da artırır, adalet duygusunu zedeler, çalışma barışını bozar' dedik. 'Hastaları müşteri, biz sağlık emekçilerini ise tahsildar durumuna indirger' diye de altını çizdik. Ayrıca ilgili döner sermaye yönetmeliğinin, 'Döner sermaye ek ödemelerinde uygulanacak temel esasları düzenleyen 5.maddesinin 1. fıkrasının a bendine de vurgu yaptık. İlgili yerde denmektedir ki: Elde edilen gelirlerden öncelikle hazine payı, SHÇEK payı, Sağlık Bakanlığı merkez payı ayrıldıktan sonra kalan miktarın hastanelerde yüzde 50'si, birinci basamak hizmetlerinde yüzde 35'i kurum ve kuruluşların ihtiyaçlarının karşılanması ve vadesi gelen borçların ödenmesi için ayrılır. Kalan kısım personele ek ödeme olarak dağıtılabilir."

"TALEPLERİMİZİ HAYKIRIYORUZ"
"Tekrar vurguluyoruz. Personele döner sermaye gelirlerinden ek ödeme yapılması uygulaması keyfi ve geleceği olmayan bir uygulamadır. Sağlık emekçileri ek ödemeden faydalandığı gerekçesiyle ek zamlardan da faydalanamıyor. Ödenmeyen döner sermaye ek ödemeleri var olan ekonomik kriz koşullarında sağlık emekçileri için ikinci bir kriz kaynağıdır. Bu krize neden olanlar çözümünü de bulup sağlık emekçilerinin mağduriyetlerini gidermek zorundadır.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası olarak, bu konudaki temel talebimiz emekliliğimize de yansıyacak şekilde temel ücretlerdeki ve sosyal haklardaki artıştır. Sağlık emekçilerine unutturulmaya çalışılan taleplerimizi hep birlikte haykırıyoruz: Maaşıma zam istiyorum. Yaşasın grevli toplu sözleşmeli sendika hakkımız."