Zonguldak İl Sağlık Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Şube Müdürü Dr.Özgür Sekreter, yağışlar ve arazinin eğim yapısına göre sudaki temizlilik ve kirlilik durumunun değiştiğine dikkat çekti. Dr.Özgür Sekreter, "Bu sular, yüzeyen su kaynaklarımız olması münasebeti ile her an kirlenmeye müsait. Kimi zaman temiz, kimi zaman da kirli çıkıyorlar. Ama büyük oranla kirli çıkıyorlar. Biz vatandaşlarımıza bu tür çeşmelerden uzak durmalarını öneriyoruz, daha çok belediye şebeke sularını öneriyoruz. Çünkü onları biz takip edip kontrol altına alabiliyoruz. Halk çeşmeleri her zaman bizim kontrolümüzde olmuyor, yağmur yağışı içinin florasını değiştirebiliyor ve su kirleniyor. Kirli su içmek özellikle çocuklarda ishalle seyredebilen hastalıklara sebep olabiliyor" diye konuştu.
Özellikle yıllardır çeşme suyu tüketen vatandaşlara seslenmek istediğini belirten Dr.Özgür Sekreter, "Bazı vatandaşlarımızın 'Biz bunu yıllardır içtik. Annemiz, babamız içti, dedemiz içti bir şey olmadı' şeklinde yaklaşımları oluyor. Bu doğru bir yaklaşım değil. Çeşme suları her an kirlenebilir, değişebilir sulardır. Bir kez temiz çıkınca, ömür boyu temiz akacak diye bir şey yok. Son yaptığımız analizlerde suların yüzde 80'inin, yüzde 90'ının kirli çıktığını görüyoruz ve bu hususta dikkatli olmalarını öneriyoruz. Ücretsiz oluşu vatandaşımıza cazip geliyor olabilir, ama sağlıklı olan su şebekelerden akan klorlu sulardır. Kendi başına akan, klorlanmamış sulardan içmemelerini istiyoruz" şeklinde konuştu.
Dr.Sekreter, suları bakteriyojik açıdan mikrop olup olmadığına ve kimyasal açıdan da elementlerin sıkıntılı olup olmadığına göre sürekli takip ettiklerini kaydederek, şu uyarıyı yaptı;
"Özellikle bulaşıcı hastalıklar açısından içinde mikrop olup olmaması sağlıkla ilgili ciddi sorunlara yol açabilir, bir gün başka diğer gün başka mikrop bulaşabilir. Bir kez bulaşıcı yol varsa artık oradan Hepatit A'lar, Hepatit B'ler geçecek diye bir şey yok. Başka mikroplar da aynı yolla suya bulaşabilirler. Bir kez kirlenen su, demek ki başka zaman da kirlenebilir. Her an tehlikenin boyutu da büyüyebilir. Kısa vadede ben bir gün, iki gün ishal oldum geçti yaklaşımı çok yanlış. İleride uzun soluklu büyük hastalıklara sebebiyet verebilir. Onun için insanların bu tehlikeyi göze almamalarını öneriyoruz."
Vatandaşların sudaki kirlilik konusunun gündeme gelmesiyle işi ekonomik boyutlarda değerlendirmesinin doğru bir tespit olmadığını aktaran Dr.Sekreter, "Halkımız bunu ekonomiyle bağdaştırdığı zaman, birisi bundan para kazanıyor ben ücretsiz su alıyordum dediği zaman çok rahat kurabilecekleri bir ilişki ama bu yanlış. Çünkü hazır sular da denetleniyor üretim esnasında. Çeşmeleri de belediyelerin sunduğu şebekeleri de denetliyoruz, hangisi sağlıklıysa onu yayınlıyoruz, halka da sağlıklı olanı için diyoruz. Bu şebeke suyu da olabilir, damacana suyu da olabilir, önemli olan sağlıklı suyu tüketmek" ifadesini kullandı.