Zonguldak'ta iki kadın, tehlikelere aldırmadan uçuruma boşaltılan inşaat molozları arasındaki metal parçaları toplayıp satarak ekmek paralarını kazanmaya çalışıyor.

Zonguldak'ta eşi ve çocukları işsiz olan 55 yaşındaki Fatma Öztürk ve eşini yıllar önce kaybeden 66 yaşındaki Hayriye Arslan, 30 yıldır her gün deniz kenarındaki uçuruma gelip kamyonlardan boşaltılan inşaat molozları arasındaki metal parçalarını toplayıp satarak ekmek paralarını kazanıyor.
Kozlu sahilinde bulunan belediyenin eski çöp toplama alanına boşaltılan inşaat molozları muhtaç durumdaki vatandaşların geçim kaynağı oldu.
1972 yılında Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) maden ocağında meydana gelen grizu faciasında eşi ölen 4 çocuk annesi Hayriye Arslan ile eşi ve çocukları işsiz olan 4 çocuk annesi Fatma Öztürk tatil bayram seyran dinlemeden her gün kamyonların uçuruma boşalttığı inşaat molozlarından çıkarttıkları metal parçaları satarak ekmek paralarını kazanmaya çalışıyor.
Yaklaşık 60 metrelik uçurumda inşaat molozlarının arasında tehlikeye aldırmadan dolaşan Öztürk, çuvallara doldurdukları metal parçaları hurdacılara satarken odun ve kömürleri sobada yakmak için evlerine getirdiğini söyledi.
30 yıldır hurda toplayarak geçimini sağladığını belirten Fatma Öztürk, şöyle konuştu: "Sabaha doğru 4'te evden çıkıyorum, bir saat yürüyüp 5'te burada oluyorum. Topladıklarımızı satıp ekmek parası yapıyorum. Günlük 5- 10 lira kazanıyorum. Bazen bir şey çıkmıyor, boş dönüyoruz. Çok zor oluyor ama yapabileceğimiz başka bir şey yok."
Uçurumda hayat mücadelesi verdiğini anlatan Öztürk, sözlerine şöyle devam etti: "Ayaklarımız kayıyor. Biz aşağıda toplarken yukarıdan araçlar hafriyat döküyor. Çok tehlikeli oluyor.
Hayriye Arslan da evli oğluyla birlikte kaldığını ifade ederek şunları söyledi: "Oğlum işsiz. Odun, kömür, demir ne bulursak topluyoruz. Bunları satıp akşam eve ekmek götüreceğiz. Zor oluyor. Her yerimiz çürük yara bere içerisinde. Ekmek parası kazanmak kolay değil. 30 senedir buradan eve ekmek götürüyorum. Yukarıdan hafriyat döküldüğünde aşağısı deniz yukarısı araç. Tehlike içerisindeyiz ama mecburuz."