Kdz.Ereğli Belediyesinin meclis  toplantısında, ilçenin Belen Mahallesinde 2017 performans raporlarına konulan 2 dönüm alanın mezarlığa dönüştürülmesi  gündem maddesi görüşüldüğü sırada;  CHP'li Özkan Özyağcı'nın sorusuna yanıt veren Meclis Başkanı Uysal, "Ben öldüğüm zaman ne şehir mezarlığında ne başka bir yerde, ben kendi doğmuş olduğum köyde gömüleceğim. Ben aileme de bunu söylüyorum, 'ben belediye başkanı oldum, beni şehir mezarlığına anıt mezarlığına falan gömün' demiyorum" dedi.

Kdz.Ereğli Belediye Meclisi'nin Kasım ayı 5. birleşimi Atatürk Kültür Merkezi Nikah Salonunda Hüseyin Uysal Başkanlığında gerçekleştirildi.


"İNSANLARI DİKİNE Mİ GÖMECEKSİNİZ?"

Meclis gündeminde yer alan, 'müdürlüklerin performans raporları' meclis üyelerinin onayına sunuldu. Ereğli Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğü'nün 2017 performans raporlarında yer alan, Belen mevkisinde 2 dönüm alanın mezarlığa dönüştürülmesi  görüşülürken söz alan CHP Grup Sözcüsü Özkan Özyağcı, alanın küçük olduğuna dikkati çekerek, "İnsanları dikine mi gömeceksiniz?" sorusunu yöneltti.  

Belediye Başkan Uysal da, 2 dönüm alanın yeterli olacağını belirttiği konuşmasında, vatandaşların kendi doğup büyüdüğü yerlerde defin işlemlerinin yapılmak istendiğini aynı duyguları kendisinin de paylaştığını belirtirken şunları söyledi:


"SİZDE BİLİYORSUNUZ"

"Bizim, bu yıl 2 dönüm yapacağımızı bundan sonraki yıllarda da 2 dönümle devam edeceğimiz niyetinizi okuduğunuz için seni (Özkan Özyağcı) tebrik ediyorum. Sizin mantığınızla her sene 2 dönüm mü yapacağız yani, böyle birşeyin olmadığını, olamayacağını sizde iyi biliyorsunuz.


"EREĞLİ BÜTÇESİNİ BURAYA AKTARAMAZSINIZ"

Ereğli Belediyesi'nin öncelikleri olduğunu biliyorsunuz. Çevremiz hakkında Kırmacı'daki çöpümüz, atık su arıtma tesisleri, kent meydanımızın, ulaşım sistemi, pazaryerleri, spor tesislerinin, mahallelerdeki kanalizasyon ve su problemlerinin olduğu yerde Ereğli bütçesini buraya aktarıp da yapamazsınız.






"EREĞLİ'MİZDE BİR ÖLÜM HIZI VAR"

Biliyorsunuz Türkiye Cumhuriyeti'nde yani veya bizim Ereğli'mizde bir ölüm hızı vardır. Ölüm hızına fazlasıyla cevap verecek sayıda mezarlık yerini hazırlıyoruz. Bu konuda kimsenin kuşkusu olmasın. Ancak eskiden kalan bizim şuan şehir mezarlığına ait problemlerimiz var. Bu problemleri çözdüğümüz zaman orada ciddi bir alanımız var. Ancak bu benim söylediğim bir mazeret değil, biz dedik ki gerçekçi olalım. Bu sene taş duvarlarını yaptık, 2 dönüm arazimizi hazırlayalım ama ondan sonraki yıllarda Ereğli'mizin örneğin Kültür Merkezi, Kent Meydanı, yollarımız, pazaryerlerimiz, çevreye olan önceliklerimiz bittikten sonra tabi ki mezar, burada arkadaşlara şunu söyledim. Son yolculuğuna giderken insanlara saygılı davranalım, bunu eksik yapamayız.


"HAVADA CAKA SATMIYORUZ"

Mevcut olan mezarlıklarımızı düzenleyelim, eksiklerimiz varsa, kapalı alan, musalla taşı, taş döşenmesi, insanların oraya her zaman aileleri ile birlikte gelmeleri, cenazelerini ziyaret edebilmelerinin hazırlıklarını yapalım ama çok fazla bir popülist olma gibi 80 dönüm arazinin biz tamamını yapıyoruz diye kimseye havada caka satmıyoruz, gerçekçi oluyoruz. Ölüm hızımızın o kadar hızlı olmadığını, ayırdığımız 2 dönüm arazinin yeteceğini düşünüyorum.


"BEN AİLEME DE BUNU SÖYLÜYORUM"

Çünkü sizler de biliyorsunuz  Kıyıcak, Göktepe'deki bir insan kendi mevkisinde gömülmek isteniyor, Kemer'deki bir insanı alıp da ben sizi şehir mezarlığına gömecek diyemiyorum. Ben öldüğüm zaman ne şehir mezarlığında ne bir yerde, ben kendi doğmuş olduğum köyde gömüleceğim. Ben aileme de bunu söylüyorum, 'ben belediye başkanı oldum, beni şehir mezarlığına anıt mezarlığına falan gömün' demiyorum. Şunu anlatmak istiyorum bizim örf ve adetlerimizde kültürümüzde insanlar yaşadıkları bağlı oldukları ve ailesi tarafından ziyaret edilecekleri yerlere gömülmek isterler. Belki benim çocuklarım diyecekler ki biz anne babamı seviyoruz, yakınımız burada biz buraya gömmek istiyoruz diyebilirler ama benim şuanki görüşüm ben doğduğum yerde gömülmek istiyorum"



(Haber: Mustafa Kemal Bektaş)