Diyaliz hastalarının, özellikle kış aylarında beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiği belirtildi.

Zonguldak ve ilçelerinde faaliyet gösteren Can Diyaliz merkezlerinin sorumlu doktoru Bünyamin Altundal, diyaliz hastalarının bağışıklık sistemlerinin diğer hastalara göre daha zayıf olduğunu hatırlatarak, kış mevsiminin daha zor geçtiğini kaydetti. Diyaliz hastalarının beslenme alışkanlıklarına dikkat etmesi gerektiğini belirten Altundal, Diyaliz hastalarının günlük hayatlarında dikkat edecekleri en önemli konu beslenmeleridir. Diyaliz öncesindeki alışkanlıkları bırakıp, diyalize uygun şekilde sıvı kısıtlaması, meyveler ve diyetisyenlerin önerdiği gıdaları önerilen şekilde almaları gerekir. Bu konuya dikkat etmeyen hastalarımız sıvı fazlalıkları ve potasyum yüksekliği dolayısıyla acil durumlarla karşılaşabilmektedir. Gerçekten birçok hastalığın, kronik hastalığın kuralları olduğu gibi diyaliz hastalarının da uyması gereken kurallar vardır. Bu kurallara uyulduğu takdirde hayat konforlarında bir değişiklik olmaksızın hayatlarına devam edebileceklerdir dedi.

AŞI UYGULAMASI YAPILIYOR

Diyaliz hastalarına uygulanan aşı ile ilgili bilgi veren Altundal, özellikle grip hastalığına yakalanmamaları için hayat bilgisi olarak nitelediği bazı kurallara dikkat edilmesini istedi. Diyaliz hastalarının vücut direnci düşük hastalar olması sebebiyle Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanan bu hastalara aşı uygulamalarının yapıldığını hatırlatan Altundal, şöyle konuştu: "Pinemekok ve grip aşıları her yıl rutin olarak yapılmakta, Pinemekok aşıları 5 yıl koruyucudur, grip aşısı ise her yıl yapılmaktadır. Tabii ki her ne kadar aşı yapılmış olsa bile gripten yüzde yüz oranında korunmamaktadır. Burada hastalarımıza düşen en önemli şey gribal enfeksiyonlardan korunmak için hayat bilgisi kurallarını uygulamalarıdır. Dışarı çıkarken soğuktan korunmasını gerektirecek ona uygun kıyafetler ve ayakkabı giymek gerekir. Sağlık Bakanlığının geçen yıllarda domuz gribi vakasında tokalaşmayın ve öpüşmeyin noktasında bir uyarısı vardı, biz bu uyarıyı yinelemek istiyoruz. Gerçekten grip olan insanlar damlacık enfeksiyonu yoluyla yani temasla ve ortak havayı teneffüs etmekle gribe yakalanabilmekte, bu da direnci düşük olan hastalarımızda prenomi, bronşit ve akciğer enfeksiyonu gibi başka enfeksiyonlara sebep olmaktadır. Bu açıdan bu basit ama önemli olan kuralı uygulamamız lazım, ellerimizi gerektiğinde yıkamayı ihmal etmemiz lazım. Ateşi yüksek hastada vücut kendisini hayati organlarını beyini ve kalbi korumak için uçlar soğuk olur, eller ve ayaklar buz gibidir. Ama alın ve göğse elimizi koyduğumuzda sıcaktır, derece ile ölçtüğümüzde ateşi yüksektir. Her evde derece var. Buna dikkat edersek, yapacağımız doktorumuzun önerdiği ateş düşürücü almak, kalın kıyafetleri çıkarmak ve gerekirse ılık suyla duş almak basit çözümlerdir."

DOKTOR TAVSİYELERİNE UYMALARINI ÖNERİYORUZ

Altundal diyaliz hastalarının beslenmeleri konusunda da önemli uyarılarda bulundu. Potasyum oranı zengin gıdıların tüketilmesini isteyen Altundal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Beslenmemize dikkat edeceğiz. Kış meyvelerinden özellikle bizim hastalarımız için potasyum olarak zengin gıdalara, örneğin mandalina ve portakalı ölçülü olarak tüketmek zorundalar, zaten muz ve diğer gıdalardan uzak dururlar ama, mevsimler meyvelerden zaman zaman aşırıya kaçılması halinde potasyum yüksekliği yaşadığımız hastalar olmuştur. Ben bu konuda hastalarımızdan beslenmelerine dikkat etmeleri ve doktorların tavsiyelerine uymalarını öneriyoruz.

OBEZİTE VE KÖTÜ BESLENME

Diyabet ve diğer hastalıklara da yakalanılmaması için obezite ve kötü beslenmeden uzak durulması gerektiğini vurgulayan Altundal, sözlerine şöyle devam etti: Ülkemizde Sağlık Bakanlığı tarafından başlatılan obezite ile savaş adlı bir kampanya var. Obezite ile savaş aynı zamanda daha sonra doğabilecek diyabet hastalığını ve her beş diyabet hastasından bir tanesi de uzun vadede diyaliz hastası olmaktadır. Dolayısıyla bataklığı kurutmak anlamında düşünürsek obezite ile kötü beslenme alışkanlığından uzak durmalılar. Diyabet hastalarına gelince, diyabetin kurallarına uymayan hastalar uzun vadede böbrek, kalp, göz ve damar sistemi ile ilgili çok ciddi problemler yaşamakta yaşamlarının geri kalanını diyalize girmek zorunda kalmaktadırlar. Burada yapılacak uyarı diyalize hastası olmadan önce bunlara tedbir alınması, gerçekten ekonomik yük olarak kamuya ve devlete gelen yükün önlenmesi açısından çok ciddi bir önem arz ediyor, artı iş gücü kaybı ve sağlığımızdan kayıp gibi üzücü sonlar yaşamaktayız. Hastalığı başında önlemek lazımdır.