Kdz. Ereğli Belediyesi’nin bu mahalledeki anıtta yaptığı düzenlemeler ile yeni çehresine kavuşan alanda yapılan resmi törene katılamayanlar gönderdikleri mesajlarla görüşlerini şöyle ifade  ettiler:

 

“ZONGULDAK KÖMÜR SAYESİNDE BULUNDU”

AKP Zonguldak Milletvekili Özcan Ulupınar, “8 Kasım Uzun Mehmet’ i Anma ve Kömürün Bulunuş Günü” ile ilgili yayımladığı mesajında şöyle dedi:

“Uzun süre ülkemizin taşkömürü talebini karşılayan TTK nın üzerine aldığı sorumluluk devletin genel sanayi ve enerji politikalarına uygun olarak taşkömürü rezervlerinin mümkün olan en ucuz maliyetle ve çevreye en az zararı verecek şekilde değerlendirilerek ekonomiye kazandırılmasıdır. Hedef ise Taşkömürü madenciliğinde ileri ve yeni teknolojilerin kullanılarak üretim ve verimliliğin artırılması, maliyetlerin düşürülmesi başta demir-çelik sektörü olmak üzere ülkemiz sanayisinde kullanılan taşkömürü ihtiyacının önemli bir kısmını karşılamaktır.

Türkiye Taşkömürü Kurumu’nu ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlayabilen bir işletme haline getirmek amacıyla yeniden yapılanma programı ve üretimi artırma çalışmalarına hız verilmiştir.

2015 yılı yatırım tutarı 35,6 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Yıllardan beri gecikmiş ve kurum için önem arz eden bazı projeler hizmet alımı yolu ile yaptırılmaktadır. Maden kanununda yapılan değişiklikle kurum tarafından işletilemeyen ve atıl durumdaki kömür rezervleri rödevans yolu ile üçüncü şahıslara verilmiştir.

    Zonguldak, kömür sayesinde büyümüş ve kömür sayesinde tanınmıştır. Zonguldak kömür sayesinde o kadar önem kazanmıştır ki Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra, kanunla ilk kurulan vilayet olmuştur. Zonguldak, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde koruma altına alınması gereken en önemli üç ilden birisiydi. Türkiye'de üretilecek demir-çelik için olmazsa olmaz olan, tek stratejik önem taşıyan maden taş kömürüydü. Zonguldaklılar da bu önemli maden için her zaman gereğini yapmış ve bu uğurda bugüne kadar 5 binden fazla maden şehidi vermiştir.

Bu vesile ile taşkömürünü bulan ve tarihe “ilk maden şehidi” olarak geçen Uzun Mehmet’e ve bugüne kadar madenlerde hayatını kaybetmiş bütün maden şehitlerine Allah'tan rahmet dilerken minnetle anıyor, madenlerde canı pahasına alın teri döken tüm madencilere Yüce Yaradan'ın kolaylıklar vermesini diliyor, selam ve saygılarımı sunuyorum.”

 


“EN SON NOKTA”

 

CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu, “Uzun Mehmet’i Anma ve Taşkömürünün Bulunması Günü” Nedeniyle yayımladığı mesajda şu vurgularda bulundu:

 

 “Ülkemizin sanayileşmesine, ekonomik ve toplumsal gelişimine büyük katkılar yapan, bu uğurda beş binden fazla maden şehidi veren, meslek hastalıkları nedeniyle sağlığını kaybeden, on binlerce madencisi sakat kalan Zonguldak’ın bugün geldiğimiz noktada durumu içler acısıdır.

 

Zonguldak iktidar tarafından ihmal edilmiş, olanakları yok edilmiş, taş üstüne taş konmadığı gibi fırsatları elinden alınmış, yoksun bırakılmak için adeta uğraşılmış bir şehirdir.  Bugün Zonguldak olarak, AKP iktidarının çelişkileriyle, işsizlikle, göçle, ekonomik buhranla ve zorluklarla yüz yüze geldiğimiz durumun en son noktasındayız. 

 

Bu nedenle ana gündem maddemiz, ekonomik olarak çöküş yaşayan Zonguldak’ın geleceğini nasıl kurtarırız, nasıl yeniden ayağa kaldırırız, kaybedilmiş yılları nasıl hızla telafi ederiz olmalıdır.

 

İktidar söylemlerinde tutarlı olmalı, bahsetmiş olduğu `yerli kömür` vurgusunun altını Zonguldak’ı da kapsayacak şekilde doldurmalıdır. Türkiye sanayisine yön vermiş TTK ile ilgili tartışma sadece Zonguldak’ın veya bölgenin sorunu değildir, ülkenin bir sorunudur. AKP’nin izlemiş olduğu yanlış kömür politikalarının Zonguldak’ın üzerinde ekonomik ve sosyal etkileri vardır.  İktidar bu sorunları çözmek zorundadır. Gerekli yatırım yapılarak ve işçi açığı giderilerek, Türkiye’nin ihtiyacı olan taşkömürü üretimi miktarının artırılması ve ekonomiye katma değeri sağlanmalıdır.”

 

“MAALESEF TAŞKÖMÜRÜNDE DIŞA BAĞIMLIYIZ”

CHP milletvekillerinden Ünal Demirtaş da Uzun Mehmet’i Anma gününde yaptığı açıklamada, AKP’nin Zonguldak’ı yok etmeye çalıştığını belirterek şu görüşleri savundu:

“Türkiye, üretmek ve ekonomik olarak kalkınmak istiyorsa, üretimdeki en önemli girdi maddesi olan taşkömürünü dışarıdan satın almak yerine, kendisi üretmelidir. Bu yadsınamaz bir gerçektir.
Ancak bugün Türkiye’nin taşkömürü üretimindeki tablosuna baktığımızda, çok acı bir tablo ile karşılaşıyoruz: maalesef taşkömüründe dışa bağımlıyız.
Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ)’nun 2015 yılında yayımlanan Sektör Raporu’na göre, 2014 yılında tüketilen 33 milyon ton taşkömürünün yalnızca 2 milyon tonunu üretmişiz. Geri kalan 31 milyon ton taşkömürü yurt dışından ithal edilmiş. Yani taşkömürü tüketiminin yüzde 92’sinde dışa bağımlıyız.
 Zonguldak’taki kömür sahalarının ruhsatlarının tamamı Türkiye Taşkömürleri Kurumu’na aittir. Öngörülebilen bu 1,3 milyar tonluk taşkömürü rezervi, bugünkü verilere göre 150 yıl yetecek büyüklükte bir servettir.
Bu rezervin yüzde 67’si, özellikle demir-çelik sektöründe kullanılan, kalorisi yüksek ve çok değerli olan koklaşabilir kömür özelliğine sahiptir. Bu sebeple, Türkiye bu rezervden yoksun bırakılmamalıdır.
Ve bu rezerv, yandaş şirketler tarafından değil devletin kurumu olan TTK tarafından değerlendirilmelidir.
     Bu üretimi, devlet bizzat kendisi yapmalı, buradan sanayiye daha az maliyetli girdi yaratmalı ve ülkenin kalkınmasını sağlamalıdır.
Bugün Uzun Mehmet’in kömürü bulma, maden emekçilerinin de kömürü çıkarma mücadelelerini sahip çıkma zamanıdır.  Maden ocaklarımıza yapılacak yatırım ve yenileme çalışmaları TTK’yı yeniden ayağa kaldıracak ve sonuçta milyarlarca doların yurtdışına akışı engellenmiş olacaktır. Bu sadece Zonguldak için değil, ülkemizin varlığı ve bağımsızlığı için temel zorunluluktur.”          


AK PARTİ ZONGULDAK MİLLETVEKİLİ FARUK ÇATUROĞLU:

AK Parti Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu; “8 Kasım Uzun Mehmet’i Anma ve Kömürün Bulunuş Günü” ile ilgi kutlama mesajı yayınladı.

Milletvekili Çaturoğlu yayınladığı kutlama mesajında şu ifadelere yer verdi; “08 Kasım 1829 yılında Zonguldak Ereğli Kestaneci köyünde taş kömürünü ilk defa bulan Uzun Mehmet, askerliğini bahriye emrinde yapmıştır. İlimizde karaelmas serüveni aynı yıl başlamış ve bölgemizin kaderini de değiştirmiştir.

1848 yılında havza sınırları belirlenmiş ve Hazine-i Hassa adına taşkömürü işletmeciliğine başlanmıştır. Ülkemizin kalkınmasında ve sanayileşmesinde Zonguldak havzası yıllarca önemli bir lokomotif görevi görmüş ve bu lokomotif görev halen devam etmektedir. 1940 tarihli ve 3867 sayılı Kanunun 1. maddesi ile Amasra ve Ereğli arasındaki sahada bulunan tüm ocakların devletçe işletilmesine karar verilmiştir. Ayrıca, İkinci Beş Yıllık Kalkınma Planı ve müteakip beş yıllık kalkınma planlarında; Demir-Çelik ve Enerji Sanayisinin koklaşabilir kömür ihtiyacının karşılanmasına yönelik kömür havzasının genişletilmesi ile üretimin arttırılması projelerine yer verilmiştir.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımız son zamanlarda aldığı kararlarla yerli kömür kullanımına önem vermekte ve 2023 yılına kadar yerli linyit ve taşkömürü kaynaklarının tamamının elektrik üretim amaçlı değerlendirmesini hedeflemektedir.

Yapılan kanuni düzenlemelerle Zonguldak Havzasında rödevans yoluyla üretim yapılabilmesinin önü açılmış ve böylece havzadaki taşkömürü ve diğer yer altı kaynaklarımızın en iyi şekilde değerlendirilmesi, üretim ve istihdamın arttırılması ile bölgemiz ekonomisine canlılık kazandırılması sağlanmıştır. Ayrıca TTK Genel Müdürlüğü de Zonguldak havzasında bulunan rezervin değerlendirilmesine, yüksek verimin sağlanmasına ve çevrim teknolojilerinin kullanılmasına önem vermektedir.

Bu vesileyle; ilk maden şehidimiz olan Uzun Mehmet’i ve bugüne kadar madenlerde hayatını yitiren tüm maden şehitlerimizi rahmet ve şükranla yad ediyor, canı pahasına maden ocaklarında görev yapan madencilerimize kolaylıklar diliyorum.” 



“UZUN MEHMET YAPI TAŞIMIZDIR”

 

Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı’nın, Uzun Mehmet’i Anma ve Kömür Bayramı nedeniyle bir yayımladığı mesajı şöyle:

 

“Her yıl, 8 Kasım’da, kömür kâşifi olarak tarihe geçen Uzun Mehmet anılıyor. Bugün ayrıca, kömür bayramı olarak kutlanıyor. Uzun Mehmet kömürü ilk bulan kişi olduğu kadar, ilk kömür şehidi olarak da tarihe geçmiştir. Onun hayatı, Zonguldak’ın kara yazgısını da anlatan acıklı bir öyküdür. Kentimiz, toprağın derinliklerinde gizli cevheri, ülke ekonomisine kazandırmak için, Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan daha fazla şehit vererek, çok ağır bedeller ödemiş, ancak bunun karşılığını alamamıştır.

 

Bunun sonucu olarak, ülkenin dört bir yanında yaşayan insanlar için ekmek kapısı olan Zonguldak, içinde yaşayanların başka memleketlerde iş aradığı bir kent haline geldi. Tüm şehrin nüfusu azaldı, işsizlik arttı. Dünya genelinde, pek çok kömür havzasında da benzer süreçler yaşandı. Ancak geleceğini planlamayı bilen ülkeler, gerek yarattıkları alternatif sektörler, gerekse sosyal dönüşüm politikalarıyla bu sorunu en az hasarla aşmayı başardı. Bizdeyse, geleceğin belirsiz olması nedeniyle tam bir kaos ve çaresizlik ortaya çıktı.

 

Kömür bu kentin varlık sebebidir. Ancak uzun vadede kent ekonomisini taşıması mümkün görünmemektedir. Dünyadaki gelişmeler, fosil yakıt tüketiminin azaltılması yönündedir. Bu eğilim de göz önüne alınıp, kömür sonrasında Zonguldak’ın nasıl bir ekonomik yapıya kavuşturulacağı ciddi şekilde tartışılmalı, ilgili tüm çevrelerin katılımıyla bir ulusal program ortaya çıkarılarak, ödünsüz bir şekilde hayata geçirilmelidir. Sorunu ancak yenilikçi ve akılcı yaklaşımlarla çözebiliriz.  Ezber cümleler üzerinden yapılacak tartışmaların kimseye hayrı olmadığı ortadadır.”