Kdz.Ereğli'de öğrencileri okullara yerleştirilemeyen bir grup veli basın açıklaması yaparak mağduriyetlerini dile getirdi. Öğrencilerin tercih hatalarından kaynaklı bir durum olduğunu belirten veliler, ek kontenjan açılmasını isteyerek yetkililere seslendi.

"BURADA ŞUAN 37 AİLEYİZ"

Bir veli, "Tüm siyasi partilerin ilçe başkanlarına sesleniyoruz. Eğer bu konu siyasi ise gelinsin bu konu konuşulsun. Burada ki mağduriyet görülsün. Öğrencilerin tercih hatalarından kaynaklı bir durum sebebi ile biz buradayız. Okul kontenjanların açılmasını istiyoruz. Herkesin hak ettiği not ortalamalarına göre yerlere yerleştirilmesini istiyoruz. İmam Hatip Lisesi’ne gitmek istemiyoruz. Ormanlı’ya gitmek istemiyoruz. Güneşli’ye gitmek istemiyoruz. Bunun bilinmesini istiyoruz. Şu an burada 37 aileyiz. Yukarıda (Kaymakamlık) 187 tane dosya var. Bu konuyu görüşmek için geldik buraya ama Şube Komisyon Başkanı ile bizi görüştürdüler. O da, ‘benim yapabilecek bir şeyim yok, kontenjan açılmadı’ dedi.

"92,5 İLE AÇIKTA KALDI"

Başka bir veli de konuşmasında, "Çocuklarımız, kendilerine verilen geçen senenin tercih puanlarına göre seçimlerini yaptılar. Geçen senenin puanlarına göre benim çocuğuma; rehber öğretmeni; ‘pandemi süreci var’ diye yalan-yanlış, yarım-yamalak form doldurttu. 4 tane okul yazdık. Kızımın puanı 92,5’tur. Ondan daha düşük puanlı çocuklar Anadolu liselerine yerleşiyor ama kızım açıkta kaldı. Bize ‘ilk tercihte yanlış yaptınız’ diyorlar. 

"ÇOK BİRŞEY İSTEMİYORUZ"

Başka bir veli de, "Milli Eğitim Bakanımız ekranlara çıktı, ‘biz artık nitelikli eğitime geçiyoruz’ dedi. Nitelikli eğitim bu mu? Nitelikli eğitim mağduriyet mi? Çocuğun hak ettiği puan ile yerleştirilmesi varken, siz eski okul puanlarına göre gösterip sistemde yanlışlık yapıp, ondan sonra ‘bizde sorun yok. Sorun velide’ deyip mağdur etmek mi eğitim sistemi? Çok bir şey istemiyoruz. Sadece, açıkta kalan çocuklarımız için kontenjan açılsın. Devletim bu kadar büyük bir devletken; herkes parmağı ile benim Devletimi gösterirken, benim Devletim şuradakileri mi sahip çıkamayacak? Benim Devletim 300 tane çocuğu mu açıkta bırakacak? Benim Devletim büyük bir devlettir. Ben buranın halkıyım. Buradaki insanlar, mevkilerini benim sayemde elde etti. Kaymakam, Milli Eğitim Müdürü benim sayemde oturuyor. Herkes mevkisini kullanmak zorunda. Didinecek, benim için çalışacak. Ben seni oraya oturtturduysam sende benim için çalışacaksın.  Milli Eğitim Bakanı, 'geleceğimiz çocuklarımızın elinde’ diyor. O zaman, benim bu kadar akıllı, pırlanta gibi çocuklarımı; sistem yanlışlığından dolayı mağdur etmemeli. Makamlarda oturanlar, görevlerini yapmadıkları için mağduruz."

Göz yaşlarına boğulan bir öğrenci ise, 92,5 ortalamasına rağmen bir yere yerleştirilemediğini söyledi.