Zonguldak'ta İl Gıda tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ve Zonguldak Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanlığı işbirliği ile Ceviz Yetiştiriciliği Konferansı düzenlendi.


Genel Maden İşçileri Sendikası Salonu'nda gerçekleştirilen Ceviz Yetiştiriciliği Konferansına Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eski Rektörü Prof. Dr. Seyit Mehmet Şen ile Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz'in konuşmacı olarak katıldı.


Programa Zonguldak Vali Yardımcısı Ekrem Aylanç, İl Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Cemalettin Çataklı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Hayriye Göktaş, İl Genel Meclisi Üyesi Filiz Sarsık, Şube Müdürleri, daire amirleri ve davetliler katıldı.

 

Ziraat Koordinasyonları Kurulu adına Merkez Ziraat Odası Başkanı Hasan Kabarık konuşma yaptı. Kabarık, Ülkemizde halen var olan kendini bilmez bölücü kardeşlerin hain saldırıları sonucu şehit düşen asker ve güvenlik güçlerimize, ayrıca Van'da meydana gelen deprem felaketinde hayatlarını kaybeden yurttaşlarımıza rahmet, yaralılara acil şifalar dilerim. Ülkemiz, cevizin gen merkezi, ana vatanı olarak bilinmektedir. Dünyada ilk sıralarda yer almasına rağmen üretim ve ihracatta istenilen seviyeye gelinememiştir. Türkiye'nin her bölgede yetiştiricilik yapılmasına rağmen her yıl binlerce ton ithalat yapılmıştır. Cevize önem verme zamanı gelmiştir. Bir işe başlamak için önce bilgi gerekir. İnsanlar, İnternet aracılığı ile bilgi edinmektedirler. Ancak,edinilen bilgi yeterli değildir. Bu nedenle bilgi kaynağının güvenilir olması gerekir. İşin uzmanlarından bilgi alınmalıdır. Yapacağımız işin alt yapısını iyi oluşturursak verimde ve kalitede başarı şansını artırabiliriz. Ülkemizin ceviz yetiştiriciliği politikası olmalıdır. Kısa, orta ve uzun dönme stratejik amaçlar belirlenmeli, her yıl sektör analizi yapılmalıdır. ABD her yıl dünyada önemli diğer ülkelerin ceviz sektörlerini hazırlıyor. Türkiye pazarını kaybetmemek için İstanbul'da sektördeki aktörler ile toplantılar düzenliyorlar. Türkiye, ceviz sektörüne yönelik öncelik ve önlemlerin karşılaştırılmalı ve analizi yapılmalıdır. İlimiz, ceviz üretimi açısından elverişlidir. Geleceğe yönelik temel hedefimiz cevizin üretimini geliştirerek kırsal kalkınmanın sağlanması olmalıdır diye konuştu.


İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Cemalettin Çataklı ise Maalesef modern tarım tekniklerinin uygulanması, coğrafya yönünden zor olmaktadır. Tarım müdürlüğü olarak tarımı geliştirilmesi yönündeki çalışmaları aralıksız sürdürüyoruz. Amacımız çiftçimizi dar alanda en yüksek verimde tarımsal faaliyetleri sürdürmektir. Daha çok düz arazileri olan Gökçebey ve Çaycuma'da seracılıkta epey mesafe alınmıştır. Diğer ilçelerimizde tavukçuluk da büyük mesafe alınmıştır. Kdz Ereğli ve Alaplı'da ise arazi engebeli olduğu için fındık üretimi çalışmaları sürüyor. Atıl olan, terk edilmiş arazileri değerlendirebilmek için koyunculuk projesini sürdürüyor. Önümüzdeki haftalarda bu projeyi hayata geçireceğiz. Alaplı ve Ereğli'de hakim ürün fındık olmasına rağmen dünya fındık üretiminin yüzde 75'i ülkemizde gerçekleşmektedir. Dünya tüketiminin daha fazlasını biz üretiyoruz. Dünyadaki fındık ihtiyacı 600 bin ton civarındadır ama biz 800 bin tona yakın üretiyoruz. Alternatif olarak ceviz önemli hale gelmektedir. Yıllar önce yapılan çalışmalarda Zonguldak'ın arazi yapısına uygun olarak yetiştirilen en uygun ürünlerden birisi cevizdir. Çiftçimize lüzumsuz ve atıl yatırımlar yaptırmak istemiyoruz. Günümüz tabiri ile olmayacak duaya amin demek istemiyoruz. Bilimsel araştırmaların sonucunda çiftçimizi yönlendirmek istiyoruz. Sivil toplum örgütlerinin yanı sıra onun için üniversiteler ile de beraber çalışmalar yapıyoruz. Önümüzdeki haftalarda Turan Karadeniz hocamızla Kdz. Ereğli'de fındık ile ilgili konferansımız olacak. Konferanslar serisini devam ettirmek istiyoruz. Yapacağımız her şeyin bilimsel olmasını istiyoruz. Çiftçilerimizi fuarlara ve tarımda daha gelişmiş olan bölgelere taşıyarak görsel eğitimi önemsiyoruz dedi.


Vali Yardımcısı Ekrem Aylanç ise Konunun özünü burada benden önceki arkadaşlarım açıkladılar. 300 bin ton elimizde fazladan fındık kalıyor. Dolayısıyla bu geometrik olarak her yıl katlamalı olarak gidiyor. Dolayısıyla bunu değerlendirmemiz lazım gerekiyor. Bu konu üzerinde iki değerli hocamız bizlere açıklayıcı yararlı bilgiler verecektir. Değişime ayak uydurmak ve kabul edebilmek kolay değildir. Yıllardır herkes söyler, değişmeyen tek şey değişimdir. Çünkü ben fındık üretiyorum, gelirimi oradan sağlıyorum. Bana bunu değiş diyorlar yerine yaban mersini ek, ceviz ek, susam yap diyorlar. Ama çiftçimiz diyor ki neden ben yapayım. Bunlara kıstaslar getirilmiş. 400 metrenin üstündekiler bunu, 300 metrenin altındakiler şunları eksin. Ama siz ne kadar anlatmak isterseniz anlatın, verebileceğiniz karşınızdakinin alabileceği kadardır. Siz ne kadar faydalı bilgi anlatırsanız anlatın, değişime direnç meselesinde vatandaşımız anlatılan bilgileri palavra gibi görüyor. Hayır arkadaşlar kendimizi vererek hocalarımızı dinleyelim. Asla yararlı bilgiler palavra değildir, sizlerin zararına olabilecek uygulamalar değildir. Bu bilgileri alalım, kendimiz uygulayalım. Hem toplumumuz hem ailemiz hem fertlerimiz bundan yararlansın. Zira fındığın fazlası elimizde stok olarak kalıyor ve zarar ediyoruz. Bunlarla ilgili söylenecek çok sözler var. Ceviz özellikle güzel seçilmiş bir meyvedir. Cevizi kırıp baktığınız zaman beyine benziyor. Biz cevizi değerlendirirsek, tüketirsek daha çok kafası çalışan, algılaması yüksek insanlar oluruz. Ülkemizde, ben Doğu Anadolu bölgesinde bir süre çalıştım. Oradaki ceviz ağaçları o kadar çok talan edildiler ki, o kadar çok tüketildi ki, sanayi yapımında ağaç sanayinde yapıldı. Ülkeyi yeni baştan ceviz ağaçları ile donatmak gerekir. Bu konuyu seçmiş olmalarından dolayı, programı düzenleyenlere teşekkür ediyorum. Ceviz ile ilgili bizim kültürümüzle çok sözler vardır. Cevizin yaprağı narindir derler, türkülerimiz var. Ceviz bizim içimize işlemiştir, lütfen ceviz konusuna önem verelim şeklinde konuştu.


Prof. Dr. Turan Karadeniz ve Prof. Dr. Seyit Mehmet Şen, katılımcılara ceviz ile ilgili bilgiler verdi.