Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak:

TTK’nın içerisinde bulunduğu, uzun yıllardan bugüne gelen resimden dolayı hakikaten yeni bir model oluşturmak zorundayız çünkü bugünkü maliyet, rekabet, serbest piyasa koşullarında o kadar ciddi destek ve teşvik vermek zorunda kalıyor ki kamu olarak kurumsal açıdan, bu beraberinde Zonguldak şehrinin diğer alanlarda belki alabileceği destek ve teşvikler noktasında da şehri sıkıntıya sokabilme potansiyelini doğuruyor.

 

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş:

AKP ya termik santral lisansı vererek, TTK’yı müessese müessese özelleştirecek ya da işçi almayarak TTK’yı tamamen kapatacak. Eğer birinci seçenek olursa Zonguldak aynı zamanda da rant için Termik santral cehennemine dönecektir. Her iki durum da Zonguldak’ın zararınadır. Zonguldak özelleştirilmelerden ve termik santrallerden hep kaybetmiştir.

 

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2017 Bütçesinin konuşulduğu TBMM Plan Bütçe Komisyonun da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan’ı Berat Albayrak’a  Zonguldak’ın cevabını merak ettiği soruları sorduğunu ve bu sorulara da net cevaplar alamadığını bildirdi.

Demirtaş, Bakan Albayrak’a “Türkiye Taş Kömürü Kurumunun işçi açıklarını giderip giderecek misiniz? 6 bin üretim işçisi alacak mısınız? Eğer bu üretim işçilerini almayacaksınız Türkiye Taş Kömürü Kurumunu kapatacak mısınız? Eğer işçi almayacaksanız ve TTK’yı kapatmayacaksanız TTK’yı linyit modelinde olduğu gibi -az önce ifade ettiniz kendiniz- müessese müessese özelleştirip termik santral lisansı mı vereceksiniz?  Alacaağzı kömür ocağı var Zonguldak’ın ve burada bine yakın işçi çalışıyordu, rödovansçı şirket ayrıldı gitti ve şu anda iki yıldır ocak boş, terk edilmiş vaziyette ve yerin altında yerli kömürümüz, yerli madenimiz duruyor. Bunu iki defa ihaleye çıkardınız alan çıkmadı. Burada niye Türkiye Taş Kömürü Kurumu üretime devam etmiyor?” yönelttiğini ve şu yanıtı aldığını açıkladı:

 

 “ÇOK SESSİZ YÜRÜTTÜĞÜMÜZ BİR SÜREÇ VAR”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan’ı Berat Albayrak şu şekilde konuştu;

“… Hemen bir sonraki noktaya geçmek lazım; Zonguldak kömür strateji, yerli kömür mevzusu. Hakikaten burası çok önemli. Zonguldak Türkiye’de emeğin başkenti ve benim Zonguldak’a baktıkça hakikaten çok duygulandığım bir tarafı var. O da niye? Yerli kaynaklar dediğimizde Zonguldak Türkiye’de çok önemli bir yer, Türkiye’nin en kalorifik değeri noktasında önemli şehirlerinden bir tanesi, ciddi bir rezervimiz var orada. Ama dün, ama bugün, ama yarın mevcut resmin ortaya koyduğu tablo maalesef herkesin kaybettiği bir tablo. Vatandaş mutsuz, çalışan mutsuz, sendikalar mutsuz, STK’lar mutsuz, Zonguldaklıların hepsi mutsuz. Niye? TTK’nın içerisinde bulunduğu, uzun yıllardan bugüne gelen resimden dolayı hakikaten yeni bir model oluşturmak zorundayız çünkü bugünkü maliyet, rekabet, serbest piyasa koşullarında o kadar ciddi destek ve teşvik vermek zorunda kalıyor ki kamu olarak kurumsal açıdan, bu beraberinde Zonguldak şehrinin diğer alanlarda belki alabileceği destek ve teşvikler noktasında da şehri sıkıntıya sokabilme potansiyelini doğuruyor. Ha, bunun için -samimiyetle söylüyorum- çok sessiz yürüttüğümüz bir süreç var. Burada, bağımsız kurumlar üzerinden, araştırma şirketleri üzerinden, şehrin, toplumun, STK’ların, kurumların nabzını tutmaya dayalı çok ciddi bir araştırma başlattık. Bunu sıkı bir şekilde takip edip önümüzdeki dönemde sosyal paydaşların da konsolide bir tablo ortaya koyacağı şekilde bir şeyi hedefliyoruz. Bakın, neyi hedefliyoruz? Verdiğimiz bir karar yok, o konuda rahat olun yani şu anda verilmiş bir karar yok, rahat olun. Nasıl bir model hedeflediğimizi, süreç, sonunda ortaya koyacak ama üç şey olmalı, bunda mutabıksak toplum ve şehirle anlaşarak adım atacağız. Neyde mutabık olmalıyız? Benim şahsi kanaatim, gelecek bilgiler noktasında da, yorumlar noktasında da bunu güncelleyeceğiz tabii ama düşündüğümde ve baktığımda, Bir: Zonguldak’taki üretimin artması lazım yani daha fazla üretim olması lazım.

İki: Çalışanın iş güvenliği açısından ki mevcut çalışan sayısının da artması yani mevcut sayıyı korumalıyız, daha da artması lazım.

Üç: O yatırımın fizibil olması, işletilebilir olması ve tüm paydaşlarının da son kertede mutlu olması lazım. Bunu sağladığınız zaman, bunun paydaşı kamu olmuş, özel olmuş, sendika olmuş, işçi ortak olmuş…

Herkes bir şey diyor: “Yok, özelleştirme yapacaklar, onu satacaklar, bunu alacaklar.” Şu an itibarıyla çok net şunu söylüyorum: Bütün paydaşların fikirlerini son kertede dinledikten sonra, tüm bu çerçeveye uyan en doğru neticede buluşup kaynaşarak bir netice ortaya koymak lazım çünkü sonuçta kazanan da, kaybeden de Zonguldak, bu çerçevede bakılması lazım.

Ama, burada şöyle bir konu var, nasıl bir konu var, arkadaşlardan bazıları arada geliyorlar, farklı ortamlarda söylüyorlar: Zonguldak önemli bir şehrimiz, Zonguldak önemli rezervlere sahip ama bugünkü model iyi, böyle devam etsin. Bugünkü modelle… TTK’nın zararını biliyorsunuz değil mi? Takip ediyorsunuzdur. Mesela, bu yıl ne kadar zararı var, biliyorsunuz değil mi? ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) – Biliyoruz ama işçi açıklarından da kaynaklı. BERAT ALBAYRAK (İstanbul) – Hayır, “Biliyoruz ama.” değil. Ne kadardı söyler misiniz, ben söyleyeceğim yoksa. Ne kadar?ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) – 400-500 milyon gibi bir rakam. BERAT ALBAYRAK (İstanbul) – Yok, 1 katrilyonu geçti bu yıl. Şimdi, zararı artırmak konusu, rekabetçi ortam konusu hem çalışana zulüm hem şehre zulüm hem sisteme zulüm. O zaman sistemde bir iyileştirme yapmamız lazım. Ne dedim size? Çalışan sayısını koruyup daha da artıracağız, üretimi de artıracağız ve her paydaşın mutlu olduğu bir model oluşturacağız ama devlet zarar etsin, desteklesin, herkes mutsuz olsun, bu çözüm değil. Buna çalışarak devam edeceğiz…”



“ ZONGULDAK TERMİK SANTRAL CEHENNEMİNE DÖNECEK”

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, Bakan Albayrak’ın cevabına ilişkin de açıklamasında bir değerlendirmede bulunarak görüşlerini şöyle ifade etti:

 “Milletvekili olduğumdan bu yana iktidarın taşkömürü politikasını, TTK daki işçi açıkları, termik santraller ile ilgili gelişmeleri dikkatli olarak izlemekteyim ve sürekli Enerji Bakan’ına yazılı ve sorular sormaktayım. Sayın Bakan bu güne kadar sorduğumuz sorulara hep muğlak, belirsiz cevaplar verdi. Ama Bakanın hem söylediklerinden, hem söylemeye cesaret edemediklerinden ortaya çıkan şudur; AKP ya termik santral lisansı vererek, TTK’yı müessese müessese özelleştirecek ya da işçi almayarak TTK’yı tamamen kapatacak. Eğer birinci seçenek olursa Zonguldak aynı zamanda da rant için Termik santral cehennemine dönecektir. Her iki durum da Zonguldak’ın zararınadır. Zonguldak özelleştirilmelerden ve termik santrallerden hep kaybetmiştir. Bizim her iki durumu da kabul etmemiz mümkün değildir. AKP, Zonguldak’ı ve TTK’yı gözden çıkarmıştır. TTK, AKP’nin 14 yıllık hataları sonucu can çekişiyor. Oysa, TTK ıslah edilmelidir. Yılbaşına kadar 6.000 üretim işçisi derhal alınmalıdır. Yerli kömüre önem verilerek, taş kömürü üretim artırılmalıdır. Türkiye, Taş Kömürü üretiminde dışa bağımlı olmaktan kurtulmalıdır. Bir başka konu da TTK’nın zarar etmesi konusu. TTK’nın zarar etmesinin birinci derecede sorumlusu AKP iktidarıdır. 14 Yıldır TTK’yı AKP yönetiyor. Ellerinden tutan mı var? Adam gibi TTK’yı yöneterek, zararı engelleselerdi. Ama hem TTK’yı kötü yöneteceksiniz, bilerek kasten zarar ettireceksiniz hem de TTK’yı zarar ediyor deyip kapatmaya veya özelleştirmeye çalışacaksınız. Sayın Enerji Bakanı Zonguldak’lının hepsinin mutsuz olduğunu tespit etmiştir ama Zonguldaklı’nın mutsuzluğunun sebebinin 14 Yıllık AKP iktidarı olduğunu anlayamamıştır.”

**


DEMİRTAŞ’IN SORUSUNUN TAM METNİNDE BÖLGENİN İÇİNDE BULUNDUĞU SIKINTILAR GENİŞ BİR PERSPEKTİFTEN SUNULDU.   
  

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’a yönelttiği sorunun tam metni şöyle:

 …Bugün 8 Kasım Uzun Mehmet’i anma ve kömürün bulunuşunun 187’nci yılını kutluyoruz. Taşkömürü 8 Kasım 1829 tarihinde Karadeniz Ereğli’nin Kestaneci Köyü’nde Uzun Mehmet tarafından bulunmuştur. Bu sebeple 8 Kasım Uzun Mehmet’i anma ve kömürün bulunuşu gününüzü kutluyorum. Başta Uzun Mehmet olmak üzere iş kazalarında, grizularda yaşamını yitiren madencilerimizi büyük bir saygı ve rahmetle anıyorum. Sayın Bakan, “Başta yerli kömür olmak üzere işçi güvenliği de göz önünde tutularak madenlerimizi azami ölçüde kullanmak istiyoruz.” dediniz. “2019 yılına kadar yerli kömür kaynaklı elektrik üretimi 60 milyar kilovata çıkarılmasını amaçlıyoruz.” dediniz. Yerli kömürden elektrik üretecek bir model oluşturduğunuzu ifade ettiniz. Bunlar güzel öneriler. Bu şekilde “7 milyar tona yakın linyit rezervini değerlendireceğiz.” diyorsunuz. “Enerjide çeşitliliği artıracağız ve dışa bağımlılığı azaltacağız.” diyorsunuz. Bu hedefler gerçekten güzel hedefler ve güzel söylemler, hepimiz heyecanlanıyoruz. Ancak Sayın Bakan, hedefleriniz ile söylemleriniz ile yaptıklarınız bize göre uyumlu değil. İyi niyetinizden bir şüphemiz yok, elbette bu ülkeye güzel şeyler yapmak istiyorsunuz. Size ben Zonguldak’la ilgili, taşkömürüyle ilgili bazı bilgiler vereceğim ve buna göre de bazı sorular sormak istiyorum. Sayın Bakan, 2015 yılı Sayıştay raporuna göre Türkiye’de taşkömürü tüketimi 33 milyon ton. Bunun 1,3 milyon tonunu Türkiye Taşkömürü Kurumu üretmiş, 0,5 milyon tonunu da rödovansçı şirketler üretmiş; geriye 31 milyon ton taşkömürü tüketilmiş. Nereden gelmiş bu taşkömürü? İthal edilmiş. Bakın, nerelerden? Kolombiya’dan, Rusya’dan, Ukrayna’dan Güney Afrika gibi birçok ülkeden ithal edilmiş. Peki, nerede kullanılmış? Termik santrallerde, evlerde, sanayide kullanılmış. Peki, 2015 yılında ne kadar para ödemişiz? Yaklaşık 4 milyar dolar para ödemişiz. Yine, 2016 Sayıştay raporu henüz çıkmadı ama rakamların benzer olduğunu düşünüyoruz ve 2010 yılından bugüne kadar da yaklaşık 20 milyar dolar para taşkömürü ithalatına ödenmiş. Bir yandan bakıyoruz yerli taşkömürü üreten Türkiye Taşkömürü Kurumu ise iktidarınızın uyguladığı yanlış politikalar nedeniyle şu anda can çekişiyor. İktidara geldiğinizde yerli taşkömürü üretimi yaklaşık 3 milyon ton iken şu anda 1 milyon tonun altına düşmüş durumda. Zonguldak’ın altında ise 1,3 milyon ton rezerv var ve yaklaşık yüz elli yıllık bir döneme tekabül ediyor ama şu an bakıyoruz ki kurumun 6 bin üretim işçisi açığı var. Genel müdür ve Zonguldak halkı sizden altı yıldır işçi talep ettiği hâlde siz işçi almıyorsunuz. Sayın Bakan şu anda üretim işçisi sayısı 2 bin ve kurum bu şekilde üretim yapamıyor ve bu şekilde bu kurumun devam etmesi de mümkün değil. 15 Temmuz öncesinde de Zonguldak bu konuda kitlesel bir eylem yaptı, dikkatleri çekti ama maalesef Zonguldak sesini size duyuramadı, siz bunları duymazdan geldiniz. Yazılı olarak sorular sordum ama net bir cevap alamadım. Şimdi ben sizden Zonguldak adına bu soruların net olarak cevabını rica ediyorum uygun görürseniz eğer. Türkiye Taş Kömürü Kurumunun işçi açıklarını giderecek misiniz Sayın Bakan yani 6 bin üretim işçisi alacak mısınız? Eğer bu üretim işçilerini almayacaksınız Türkiye Taş Kömürü Kurumunu kapatacak mısınız? Eğer işçi almayacaksanız ve TTK’yı kapatmayacaksanız TTK’yı linyit modelinde olduğu gibi -az önce ifade ettiniz kendiniz- müessese müessese özelleştirip termik santral lisansı mı vereceksiniz? Sayın Bakan, eğer böyle bir planınız varsa bunu yapmamanızı rica ediyoruz çünkü yeterince termik santral varve hiçbiri yerli 1 ton Zonguldak kömürü kullanmıyor, ithal ediyor. Yine, termik santral yapımı var mı? Bir son sorum daha olacak benim bölgemle ilgili -az önce Faruk Bey de ifade etti- Alacaağzı kömür ocağı var Zonguldak’ın ve burada bine yakın işçi çalışıyordu, rödovansçı şirket ayrıldı gitti ve şu anda iki yıldır ocak boş, terk edilmiş vaziyette ve yerin altında yerli kömürümüz, yerli madenimiz duruyor. Bunu iki defa ihaleye çıkardınız alan çıkmadı. Burada niye Türkiye Taş Kömürü Kurumu üretime devam etmiyor.  Yani, iki yıldır boş duran bir rezerv burası. Yani bunu bu şekilde değerlen-dirsek, Türkiye Taş Kömürü Kurumu burada üretime devam etse - zaten onların ocağı- yani özelleştirmede ısrar etmesek daha doğru olmaz mı? Bakın, bin kişi çok önemli bir istihdam kaynağıdır.