Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın  “Türkiye’deki başıboş hayvan sorununun tek nedeni görevini yapmayan belediyelerdir” sözü ile etkin kısırlaştırmanın gündeme geldiğine dikkat çekildi.

TBMM’nin yaz tatiline girmeden bu konuda yasal düzeleme yapacağını change.org da dile getiren Özge Uyan, “Türkiye’de, son yıllarda vicdanları derinden yaralayan hayvana şiddet vakaları, gün geçtikçe daha da vahim bir hal alıyor. 
Kafasına kürekle vurularak öldürülenler, hortumla dövülenler, iğne ile uyuşturulup canlı canlı gömülenler ve daha duyup duymadığımız, görüp görmediğimiz nicesi”  dedi.

SOLOTÜRK, Giresun'da gösteri uçuşu gerçekleştirdi SOLOTÜRK, Giresun'da gösteri uçuşu gerçekleştirdi

Kamuoyunun bu konuda duyarlı olmasının vurgulandığı açıklamada şu çağrı yapıldı:

Usulsüz, hayvanların acı yakarışlarına ve hayvan severlerin tepkilerine aldırmadan yapılan toplamalar ve sayısız faili meçhul zehirleme vakası…

Bir canlının en temel hayatta kalma içgüdüsü olan beslenme üzerinden, çaresiz ve aç bir hayvanı bir lokma buldum umuduyla acılar içinde kıvranmasına sebep olarak öldürmek en basit tabirle kalleşliktir.

Bu ülkede kadın, çocuk, yaşlı, hatta sadece insan olmak bile çok zorken aslında en zoru hayvan olmak. Yaşam ve özgürlük haklarını kendilerinin savunamadığı bu çaresiz hayvanları koruması gereken en önemli organın devlet olması beklenirken ise maalesef her gün devlet kurulumlarından, içinde vicdan taşıyan herkesi derinden yaralayan haberler duyuyoruz.

Ve şimdi bunlar yetmiyormuş gibi, tüm sokak hayvanlarının barınaklara toplatıldığı ve sahiplenilmeleri için kısa bir süre tanınmasının ardından sahiplenilmeyenlerin uyutulacağı bir taslak hazırlanıyor.

Batılı ülkelerin tüm iyi uygulamaları göz ardı edilip hatta yeri geldiğinde tü kaka edilirken bu uygulamanın örnek alınması kabul edilemez. Bu durumun din, inanç, hayvan seven, sevmez ayırmaksızın vicdanı olan ve yaşam hakkını kutsal kabul eden herkesi derinden rahatsız etmesi bir yana; müslüman toplumuyla övünen bir ülkenin böyle bir uygulama hazırlığında olması iki yüzlülükten başka bir şey değil.

Vicdanı olan her vatandaş geç olmadan bu karara tepki göstermeli ve yetkililer bu yanlıştan yol yakınken dönmeli.

Türkiye’deki başıboş hayvan sorununun tek nedeni görevini yapmayan belediyelerdir.

Tüm belediyelerin eş zamanlı başlattığı agresif bir kısırlaştırma projesiyle hem bugüne kadar önü alınamayan başıboş hayvan popülasyonunun artışı durdurulmuş olabilirdi, hem de sokakta gördükleri şiddet ve açlık sonucu travmatik hayvanların yarattığı şiddet sorununa kimsenin canı yanmadan çözüm bulunabilirdi.

Ve hala geç değil. 

Öldürmek çözüm değil. Yaşatmak için savaşmalıyız. Çünkü hiçbir canlının yaşamı üzerinde söz söyleme hakkımız yok.

Bizim sokaklarımız gözümüzün içine minnet duygusuyla bakan, başlarını okşadığımızda tüm mutsuzluğumuzu ve umutsuzluğumu bir anlıkta olsa unutmamızı sağlayan kedi ve köpeklerimizle güzel.

Onların yaşam haklarının ellerinden alınmasına dur diyelim çünkü onların kendi yaşamlarını savunmalarının imkanı yok. Bu tek tarafın söz hakkının olduğu, adil olmayan bir dava.

İMZA VERMEK İSTER MİSİNİZ?

https://www.change.org/p/37795620/psf/offer/subscription?offer_id=15236