Biz hep biliriz ki “Eşek sütü anne sütüne eşdeğerdir”.

Böylesine değerli sütün litre fiyatı da öyle ucuz mucuz değildir.

Tam tamına 100 lira.

Eşek deyip geçmeyin yani.

Hele ki dişi ve sütü de bol ise.

Sağ sağ sat.

Birden çok eşeğin de sahibi isen değme keyfine.

O anırsın, sen kazan!

*

Ancak Akdeniz Üniversitesi'nden Farmakoloji Uzmanı Prof. Dr. Coşkun Usta işi bozdu.

Prof. Dr. Usta diyor ki:

“İşin içinde suistimal var. Faydalı bile olsa bu fiyatlarda satılması hiç doğru değil. Her hayvanın sütü, o hayvanın gelişimi için uygundur. Anne sütü de insana uygundur. İçindeki proteinlerin ölmemesi lazım. Eşek sütünü öyle koşullarda içiriyorlar ki bir süre sonra o proteinler ölüyor ve hiçbir faydası kalmıyor. Kanseri önlediğine dair hiçbir çalışma yok. Bu kadarcık basit bilgilerle 'kansere iyi geliyor' denmesi bir suiistimaldir."

Hayda!

Bu ne ya?

Bu toplumu eşek sütünün yararlarını saydırarak yönlendirenler de bilim adamı.

Ne olacak şimdi?

*

Kime inanacağımızı şaşırdık vallahi!

Bir prof öyle diyor, öteki prof böyle diyor.

Şanzımanlı Arçelik oldu bizim toplumsal konularımız.

O yana bu yana sallandırıyorlar bizi.

Peki ya eşek sahipleri.

Onlara yazık değil mi?

Geçimini eşek sütüne bağlayan üreticiyi aldatanlar hesap vermeli.

Ya da “eşek sütü yararsız” diye görüş savunan Prof. Usta’ya hesap sormalı.

Bu iş diğerleri gibi sürüncemede bırakılmamalı ki, eşek efendilerin onurları ile oynanmış olmasın.

Hele ki dişi eşekler.

Para kazandırdıkları için ne de gururluydular.

Erkeklerine “eve ben bakıyorum eşek bey” diye hava basarken, havalarının söndürülmeleri hayvan haklarına yamuk yapmak değil mi?

Olmaz olmaz!

Bu işe bir eşeklik karıştı da kim karıştı bir ortaya çıksın.

Çıkarılsın da, bilelim eşekliği yapan kim?