Herkese merhabalar!

Uzun bir aradan sonra tekrar buradayım.2012 yılının Son zamanlarında da yaşadığım olumsuz olaylardan sonra bünyem daha fazla dayanamadı ve sağlığım bozuldu.

Şimdi burada neler yaşadığımı birebir anlatacak değilim. Anlatıp da kimsenin canını sıkmaya hakkım yok. Ama fikir sahibi olmayanlar ve “ Ha sahi sen nerelerdesin. Uzun zamandır görünmüyorsun?” diye soranlara, ya da bilip de bilmezliğe yatanlara kısa ve öz anlatayım “ 5 Ekim 2012 tarihinde Bel fıtığı teşhisi ile önce fizik tedaviye alındım ve ardından da Bel fıtığı ameliyatı oldum. Ne hikmet ise bel fıtığı ameliyatından 2 gün sonra omurilik çökmesi midir, ya da göçmesi midir ( Tıp daha iyi bilir ) tekrar apar topar ameliyata alındım. İşte o gündür, bugündür yatar durumdaydım. Ne gezebildim. Ne ayağa kalkabildim. Hastahaneden sonra eve kapandım. Kendimi dinledim. Gerçek dostlarımı, Dost olarak saydıklarımı Ve dostum olduğunu sandıklarımı gördüm.
Hayat, her zaman lay lay lom bir yaşam sunmuyor bizlere. Her şey bizler için.
Bilmiyorum belki de bazı şeylerin bedelini ödüyorum. Hayatta her zaman bir şeylerin savaşın verdim. Vermeye de devam ediyorum. Nihayetin de bu ameliyat sonrası acılar ve sancılardan tamamen kurtulamazsam da başa çıkmayı öğrendim. Buna destek olan aileme ve de (her ne kadar durumdan tam olarak haberleri olmasa da !) arkadaşlarıma borçluyum.
Şükür ki Şu anda çelik korse ile de olsa ayaktayım. Allaha Şükür şimdilik iyiyim.
Bir kere daha gördüm ki psikolojiniz düzgünse bedeniniz de düzgün.
Benim psikolojim yerine geldi. İnşallah bedenim de düzelir.
Ufff yaa kısa yazacaktım. Ama yine uzatmışım. Ne olur Bu yazımın uzunluğunu sizi özlemişliğime bağışlayın.
Kısa kes Aydın havası olsun” diyenlerin kulakları çınlasın !