Darbe girişiminin yarattığı fırtına çok yönlü biçimde toplumu etkisine aldığı bir günde daha önceden organize edilen “Gülce Kültür Sanat Grubu”nun etkinliği 16 Temmuz 2016 Cumartesi günü saat 14.00’de Kandillililer Derneği’nde gerçekleştirildi.



Kandillililer Derneği Başkanı Korhan Us ve yönetim kurulu üyelerinin ev sahipliği yaptığı etkinliğe Gülce Grubunun bir çok üyesi katıldı. Kamuoyunda “Kare dam” olarak bilinen Gülce’nin Kurucuları; Gül Güleryüz. Ayşe Hindistan, Çiğdem Çelik ve Ayşe Eren’in İlle sanat ille edebiyat”  ilkesiyle davet ettiği konuklar Ferhan Topçu’nun Ağrı Eşiği kitabı üzerinde de görüşlerini öğrenme şansını buldular.

Topçu, tüm kitaplarındaki isimlerin gerçek olduğunu da vurgulayarak Ağrı Eşiği isimli kitabıyla ilgili şunları söyledi:




KİREÇLİK’TE EYLEM VAR!

“Ballıca’ya gittik eşimle bir gün. Orada romanın başından başlayıp nasıl bitecek işte Kireçlik’e indik, orada işte Kireçlik’te sorunlar var. Termik santral yapılacak, şimdi buradan başlatıyorum, termik santralle ilgili bir sorunu dile getiriyorum, yani bilimsel bir şekilde orada başlıyor ve Ağrı’ya geliyorlar. Ben bunu böyle bıraksaydım, romanda bir dengesizlik olacaktı ama roman geliyor yine Kireçlik’te bitiyor. 4 yıl sonra geçiyor ve yazar bu sefer Kireçlik’e geliyor roman kahramanıyla tanışıyor, konuşuyor, Kireçlik’le ilgili bir eylem var, biz de katılmıştık o eyleme belki içinizden gidenler de vardır. Beraber gitmiştik, hatta Ayşe lise arkadaşımızı aradı Hocam dedi o günü nasıl da anı olduğu gibi yazmışsın de. Ben de Eyüp arkadaşın röportajından yararlanarak onu yapmıştım, farkında değildir belki de. Okumadığı için bilmez, bende girdim internetten o günün özetini çıkarttım ve okumuş olduk ki benim romanlarımda kişiler gerçek adlarıyla da yer alıyor, başında da var Yakup Okumuşoğlu sonunda da var. Çünkü ben o arkadaşa çok değer veriyorum ve büyük bir şans. Ordu da öldürülen bir avukat vardı doğa çevreci ondan sonra Türkiye’de gelen sayılı avukatlardan biri. Onun o günkü konuşmasını ben romana aldığım olduğu gibi sonunda ve romanı da öyle bitirdim.



SANATTA FAZLA SÜSÜN YIKICI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM

Bu sefer ne oldu okuyucumdan geldi yine ben de çevreyle ilgili santrallerle ilgili yani o da oraya takmış kafayı bu kadar bilgiye sahip değildim çok sağol dedi aydınlandım. Çünkü orada Yakup beyin anlattığı şeyler vardı, Türkiye’nin 30 bin kilowat/saat harcaması varken ürettiği 60 bin 30 bin fazlası var ama yine de termik santraller yapılıyor.



Bunları ben oraya aldım, romanda denge romanda kurgu benim roman sanatına verdiğim bir bakış açısı veyahut kendimin üstlendiği bir olay. Hiçbir zaman o süslü cümleler peşinde koşmayacağım. Geçen gün teknoloji dergisi var orada okudum, 10 yıkıcı davranış diye bir şey. Aşırı estetiğe kaçma diyor. Bu bir korkunç yıkım. Sanatta da ben fazla süsün fazla süslememenin yıkıcı olduğunu düşünüyorum, gerekli de görmüyorum belki de uğraşsam yapabilirim ama bundan sonra da hep böyle yazmaya devam edeceğim. “

Emekli öğretmen Cengiz Öksüz’ün de kendi görüşlerini ifade ettiği etkinliğin ardından Ferhan Topçu kitaplarını imzaladı.