Süleyman, yaptığı açıklamada, ülkesindeki savaş nedeniyle 3 yıl önce çok sevdiği Şam'dan kaçıp, eşi ve 4 çocuğuyla Türkiye'ye sığınmak zorunda kaldığını söyledi.
Şam'da 15 yıldır cami, mescit ve tarihi konaklara taş oyma ve çimento harcından manzara resimleri yaptığını belirten Süleyman, "Suriye'de Ulu ve Der Atiye gibi tarihi camilerin, mescitlerin ve binaların dış cephesinde taş oyma ve çimento harcıyla cami resimleri yapıyordum." dedi.
Birçok akrabasının Suriye'de kaldığını ifade eden Süleyman, oturma izni aldıktan sonra bir süre Mardin'de inşaatlarda çalıştığını, daha sonra geldiği Alaplı ilçesindeki inşaat şirketinde işe girdiğini anlattı.
"İşimi ve Türkiye'yi çok seviyorum"
Süleyman, kalıp kullanmadan tamamen el emeğiyle yapılan mesleğinin zahmetli olduğuna değinerek, şunları kaydetti:
"Harçla duvarlara resim yapmaya devam ediyorum. Benim mesleğim biraz zahmetli ve zor da olsa zevkli bir iştir. Alaplı Belediyesi, dolgu sahasında bir mescit yaptı. Ben de mescidin duvarlarına harçtan cami resmediyorum. Harcını kardıktan sonra duvara sıvasını yapıyorum ve cami şeklini veriyorum. Merak edip izlemeye gelen çok var. Mesleğimi ve Türkiye'yi çok seviyorum."
Süleyman, harçtan portre de yapabildiğini sözlerine ekledi.
Haber: Cem Sürmeneli
