Yurt dışında yaşayan yakın bir arkadaşlarımdan biri  mesaj göndermiş  “Natali Avazyan diye biri Ereğli-Zonguldak fotoğrafları paylaşıyor” notunu da iliştirerek.



Verdiği ismi aradım, taradım, buldum ve mesaj gönderdim; “Sosyal medyada paylaştığınız fotoğraflar arasında Ereğli ve Zonguldak’ta var. Bu fotoğrafları kullanabilir miyim? Sizin bu konudaki görüşlerini haber olarak yayımlayabilirim” diye.  Natali Avazyan; görüşmek istediğime dönük iletime dönüş yaptığında telefon numaramı istedi. Sosyal medyada paylaştığı fotoların kaynağını Ereğli ve Zonguldak ile ilgili bağlantılarını öğrenmek için yanıp tutuşurken aradı. 14 dakika konuştuk karşılıklı. Kendisini, ailesini, dedesini anlattı. Anlatırken, Türkiye ve Dünyadan paylaştığı fotoğrafları çoğunlukla iletişim kurdukları tarafından gönderdiğini belirtirken “Ben de ki fotolar ile birlikte büyük bir arşivim oluştu” dedi.

Konuşmamızın sonunda , “Bu fotolarla ilgili Ereğli’de bir etkinlik düzenlemiş olsak gelir misiniz?” diye sordum. Çok mutlu olduğunu hissettiğim ses tonu ile  “Gelirim tabi” dedi.

Kendisiyle ilgili ayrıntılı bilgi taleplerime  “Cumhuriyet Gazetesi’nde yayımlanan röportajımın linkini göndereyim” sözleriyle yanıt veren Natali Avazyan ile ilgili yaptığım araştırmada kendisinin “Sanal Bir Kahraman” olduğu bilgisine ulaştım.

Natali Avazyan’ın paylaştıkları bu fotoğraflar arasında mutlaka bir çoğu biliniyordur. Bilinmeyenler bizim kazancımız. Örneğin, kapak fotoğrafındaki rüzgar değirmenlerinin Ereğli’de olduğu yazılıyor. Üzerlerinde posta pullarının yapışık olduğu foto kartlar kimbilir hangi döneme ait. *Eyüp Bektaş


                 
  CUMHURİYET’TE YAYIMLANAN RÖPORTAJI

“Büyükbabam Malatya Hekimhan’a ekspres trenle getirtirmiş Cumhuriyet gazetesini. Bir evde okunması için, bir de Hekimhan Ortaokulu’nda. Ayda 4.5 lira ödermiş. O dönemde görev yapan Vecihi Timuroğlu ‘Cumhuriyet gazetesini üç yıl okuyan kişi lise mezunu kadar bilgi sahibi olur’ dermiş. Vecihi Bey’i araştırın.”Twitter’ın son dönemdeki fenomenlerinden Natali Avazyan’dan geliyor yukarıdaki mesaj. E-posta aracılığıyla yaptığımız röportajın gazetede ne zaman yayımlanacağını Twitter üzerinden sorarken yukarıdaki anekdotu aktarmayı ihmal etmiyor. Tam da ondan beklenecek türden bir bilgilendirme. Sosyal medyadaki tarihi fotoğraf paylaşımlarıyla bir fenomene dönüşen, kısa sürede 63 bin takipçiye ulaşan ve gerçek bir kişilik olup olmadığı çok kişi tarafından merak edilen bir isim o. Ya da bir marka belki de. Her gün bir, bazen iki ayrı şehre, bölgeye ait fotoğrafları 1900’lerden başlayıp, tüm 20’nci yüzyıla yayılan fotoğraflarla anlatacak bir arşiv nasıl oluşmuş olabilir ki? Üstelik çeşmesini, köprüsünü, insanını, en dar sokağını bile gösterebilecek detaylarla, sayısı yüzleri bulan fotoğrafları paylaşmak insanın nereden aklına gelir ki? Muhteşem miras Natali Avazyan, Malatya Hekimhanlı. Kendisinin de ‘muhteşem’ diye tanımladığı arşivinin başlangıcı büyükbabasına dayanıyor. Büyükbabası 20 yıl önce 100 yaşındayken vefat etmiş. Bu nedenle arşivin yaklaşık 100 yıllık bir geçmişi olduğunu tahmin ediyor. Büyükbabası ABD’ye gidip geldikten sonra ticaret yaptığı için Türkiye’nin her bölgesini il il gezmeye, gezerken de hem fotoğraf toplamaya hem de kendisi çekmeye başlamış. Aileden gelen tek koleksiyon fotoğraf da değil. Aynı zamanda halı-kilim koleksiyonları varmış. Twitter’da fotoğraf paylaşmaya tarih merakı nedeniyle başlamış. Bir kenti araştırırken fotoğrafları hesabında göstermek istemiş. Sonra bir bakmış ki fotoğraflar büyük ilgi topluyor. “İnsanların yaşadığı bölgeyi, kenti tanımadığını fark ettim” diyor. “Yirmi yıl boyunca İstanbul’da yaşayıp hayatında hiç Büyükada’ya gitmeyen insanlar olduğunu gördüm.” 

Evet, arşiv büyük ama paylaştıkça iş başka bir noktaya gitmiş. Türkiye’den ve dünyanın değişik ülkelerinden insanlar Natali Avazyan’a fotoğraf göndermeye başlamış. Örneğin Antep doğumlu 75 yaşındaki doktor Alex Bezciyan şehre ait pek çok belge ve fotoğraf yollamış. Avazyan da bu fotoğrafları hesabından paylaşmış. Buna benzer şekilde kendisine ulaştırılan fotoğraflarla arşiv giderek genişlemeye başlamış. 

Şimdiye dek Twitter üzerinden yayımladığı fotoğrafların sayısını hatırlamıyor. “Var olanların yanında bana ulaştırılanları da paylaşmaya devam ediyorum” diyor. İlk başlarda kendisi için paylaşımda bulunurken, bir süre sonra bu gönüllü bir işe dönüşmüş. Artık gelen fotoğrafları illere ve bölgelere göre ayırıyor, tarihlerini, dipnotlarını kaydediyor ve yayımlamaya başlıyor.

Bir yandan paylaşırken bir yandan da kendi arşivini genişletmeyi sürdürüyor. İstanbul’da yaşıyor ve eskicileri, Cihangir, Çukurcuma sokaklarını dolaşıyor, eski fotoğraflar satan internet sitelerini takip edip buralardan alım yapıyor.

Gelelim en çok merak edilen kritik soruya: Sahiden Natali Avazyan mı? Yoksa bu onun twitter’daki takma ismi mi? 

“Başka Natali Avazyan mı var?” diye cevap veriyor, yanına bir gülümseyen yüz ekleyerek... 

Eğer Natali Avazyan ise neden asla kimliğine dair bir paylaşımda bulunmuyor? Özel hayatını sosyal medyada sergilemek istemediğini söylüyor Avazyan. Buna gerekçe olarak da iş ve sosyal çevresini gösteriyor.

Kim olduğunu ise kendi üslubuyla şöyle tarif ediyor: “Natali, tarih ve edebiyat aşığı. Bir de Murathan Mungan. Natali, Milli Eğitim Bakanı olsaydı Sabahattin Ali’nin kitaplarını ders kitabı olarak okuturdu. Sanırım Natali’yi anlatmış oldum.” 

GÜNDE 60 TWEET 

Twitter’a 2012 Ocak’ında katılmış. Aradan geçen 3 yıl 4 ay içerisinde 72 bin 400 tweet atmış. Yani twitter’da 40 aydır var ve ayda ortalama 1800, günde 60 tweet atıyor. Bu inanılmaz bir trafik demek. 62 bin 800 takipçisi var. Paylaştığı fotoğraf sayısı ise, sıkı durun, 26 bin 800!

TEZLERDE ONA BAŞVURUYORLAR 

Natali Avazyan’ın şöhreti tarih konusunda çalışan öğrenciler arasında da yayılmış durumda. Üniversite öğrencileri arasından tezi için ondan yardım isteyen çok. Ayrıca dünyada da takip edildiğini söylüyor. “Türkiye’nin tanıtımına çok büyük katkıda bulunduğumu düşünüyorum. Fotoğraflarla birlikte verdiğim kısa bilgilerle bir nevi insanların hafızası haline geldim. Bu nedenle ilgi gösteren tüm takipçilerime sizin aracılığınızla sonsuz teşekkür ediyor, sevgilerimi yolluyorum.”

Eray Özer

KAYNAK: http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/sokak/263793/Sanal_kahraman_Natali_Avazyan.html



Natali Avazyan'ı bilip tanıyanlar, kendisine "Sanal Kahraman" diyor.