Nazire Dedeman’ın, 17 yaşındaki oğlu Umut’un 28 Eylül 1993’te öldürülmesinden sonra adalete kavuşabilmek için verdiği hukuk mücadelesi  “UMUT’SUZ ADALET – Hukuk Devleti Türkiye’de Bir Hukuk Mücadelesi” adıyla kitaplaştırıldı…

Cem Çağatay tarafından yayına hazırlanan ve Destek Yayınları tarafından yayımlanan 411 sayfalık kitapta, Umut’un öldürülmesinden itibaren tüm gelişmeler, delillerin kaybolmasından, suç aleti silahtaki parmak izlerinin silinmesine, oğlunun katilinin 40 gün sonra serbest bırakılmasından, sanıksız süren duruşmalara, verilen karardan Yargıtay’ın bozma kararına, kısacası davanın tüm seyri didik didik ediliyor. Adalete ulaşabilmek için çalmadık kapı bırakmayan, zorlu bir hukuk mücadelesi veren bir annenin nasıl adalete ulaşamadığı kanıtlarıyla ortaya konuluyor…

“Oğlum öldürüldü. Vurulduğunda on yedi yaşındaydı. ‘Kaza’ denildi… Morgda cansız bedenini görene dek ben de öyle sandım” diyor Nazire Dedeman kitaba yazdığı önsözde ve şöyle devam ediyor:

“Yüzündeki darbe izleri, ağzından sızan kan, kökünden kopmuş dişiyle sedyede yatan Umut‘kaza olmadığını’ söylüyordu.

Yargı süreci, olay yerinde yapılan özensiz delil toplama çalışmaları, kaybedilen deliller, sorulmayan sorularla başladı, oturum yapılmadan, tanıklar dinlenmeden hüküm veren yargıçlarca bitirildi…

Adalet aradım. Hukuk sistemi içindeki her yere başvurdum. Her yolu denedim. Ülkemde sesimi duyuramayınca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde sürdürdüm hak arayışımı. Yıllarca uğraştım. Adalet yerini bulmadı…”

Adalet yerini bulmadığı gibi tersine birilerinin rahatsız olduğunu, suçlandığını, hatta sanık haline getirildiğini, sorgulandığını da anlatan Nazire Dedeman, oğlunun acısının dinmediğini, zaman içerisinde onun acısıyla yaşamayı öğrendiğini ifade ediyor. Yaşadığı acı ve gelişmeler üzerine, “Toplumda, gençler arasında hukuk bilincinin yaygınlaşması, bireysel silahlanmanın engellenmesi ve şiddet konularında aydınlatıcı çalışmalar yapmak üzere” Aralık 1993 yılında Umut Vakfı’nın kurulduğuna dikkat çeken Nazire Dedeman, şunları kaydediyor:

“Umut’un kitabı kolay yazılmadı. Onlarca belge, doküman ve gazete arşivi incelendi. O yıllarda değişik görevlerde bulunanlarla konuşuldu, görüş, bilgi alındı. Sonuçta, oğlumun ölümünden sonraki süreci detayları ve belgeleriyle sunarak, yaşadıklarımı paylaştım. Genç hukukçulara, hukukla ilgili olanlara bir ‘adam öldürme’ dosyasının nasıl hazırlandığını, duruşmaları, değişik hukukçuların, adli tıp uzmanlarının, devlet görevlilerinin düşüncelerini aktarmaya çalıştım…”

Kitabı yayına hazırlayan Cem Çağatay ise “Nazire Dedeman kendi kişisel davasında hayal kırıklığı yaşasa da, hukuka olan inancını, umudunu hiçbir zaman yitirmedi. O, bir hukuk devleti olmamızı, mahkemelerde ifadesini bulan bu kavramın uygulamada iyileştirilmesini, günün birinde, bir vesile ile hak aramak için yargıya başvuran insanların, orada haklarının adil biçimde verileceğini bildikleri günler gelsin, hukukun üstünlüğü geçerli kılınsın istedi” diyor…

Nazire Dedeman’ın anlatımıyla Cem Çağatay’ın kaleme aldığı “Umut’suz Adalet” kitabı 14 Ocak tarihi itibariyle D&R ve tüm kitapçılarda raflarda…


İyi haftalar

Umut Vakfı